MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bundan sonra, Türkiye içinde ses getirecek örtülü operasyonların, saldırıların ve ölümle sonuçlanacak suikastların olabileceği uyarısında bulundu.
MHP Genel Başkanı Bahçeli , partisinin istişare toplantısının ardından düzenlediği basın toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye hayati bir dönemden, sorunlarla dolu bir kavşaktan geçtiğini, bunalımların ise hiç olmadığı kadar biriktiğini savundu.
Bahçeli, toplantıda, partinin TBMM grup faaliyetleri, Anayasa Uzlaşma Komisyonu çalışmaları, dış politikadaki uygulamalar, ekonomideki son gelişmeler, gelecek yıl yapılacak mahalli idareler seçimleri ve “bölücü terörün ulaştığı seviyeyle birlikte süren ihanet müzakerelerinin” görüşüldüğünü bildirdi.
“Mücadeleyle kazanılan Türk vatanı, müzakereyle devredilmek ve ulufe gibi dağıtılmak istenmektedir” iddiası bulunan Bahçeli, “Varlığımızda ve birliğimizde hak sahibi olmayan bir zihniyet, bölücülüğün bitpazarında, ehl-i salibin yüzyıllardır açık duran müzayede ortamında Türkiye'yi elden çıkarmaya karar vermiştir” diye konuştu.
Bahçeli, şöyle devam etti:
“Demokrasinin imkanlarıyla iktidara gelenler, ne ibretliktir ki demokrasinin boğazına çökmüş, milli iradenin kafasına çuval geçirmiştir. Başkent Ankara'nın ruhu, İmralı dayatmalarıyla, Kandil Dağı talepleriyle incinmiş ve dağlanmıştır.
AKP yönetiminin milli tehlike sinyalleri veren dış politikadaki zaaf, tutarsızlık ve tavizleri ülkemiz üzerinde hesapları olanların iştahlarını daha da kabartmıştır.
AKP hükümeti yönünü çoktan kaybetmiş ve güvenirliğini uzun zaman önce yitirmiştir. Bölücülük AKP'yle tahakkuk etmiş, biten terör AKP'yle ayaklanmıştır. Milletimizin kalp atışları AKP'yle zayıflamış, devletimizin istikrarı AKP'yle kaybolmuştur.”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ısrarla terörle mücadele ve siyasetle müzakere sözlerini söylediğini belirten Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Burada aklımıza, Başbakan Erdoğan'ın zihni melekelerinin askıda olduğu, değilse bile ferasetinin tamamıyla tıkandığı hususu gelmektedir. Terörle mücadele, siyasetle müzakere sözleri ne anlama gelmektedir? Düne kadar ağzına ne geliyorsa söylediği, hakaretler yağdırdığı, terörün parçası olarak ilan ettiği ve nekrofiller diye suçladığı BDP midir gösterdiği adres?
Başbakan siyasetle müzakere derken neyi anlatmakta ve neyi ima etmektedir? Bölücü terörün yörüngesine çivilenmiş olan BDP ise şayet kastettiği, o halde bugüne kadar yenilir yutulur türden olmayan sözlerini nereye koyacak, nasıl tevil edecektir? Başbakan Erdoğan İmralı'da müebbet hapis cezasıyla hükümlü olarak yatan terör suçlusuyla müzakere yaptığına göre, caniyi siyasetçi olarak mı görmekte, böyle mi kabullendirmeye çalışmaktadır? Bu nasıl bir bakış, bu nasıl bir Başbakanlık yapmaktır? Hatırlatmak isterim ki Başbakan İmralı'nın, Kandil'in değil, Türkiye'nin siyasi sorumluluğunu taşımaktadır. Aklını başına alması, teslimiyetçi kirlilikten, baş eğen kölelikten ve her topu kalesine alan yenilmişlikten arınması lazımdır. Cezaevindeki bir terör mahkumunun siyasetçi mertebesine çıkarılması en hafif ifadeyle helalin haramla lekelenmesi ve karıştırılması anlamına gelecektir.
Tüm sözlerinden tornistan yapan, bölücülüğü markalaştıran, U dönüşleriyle, çarklarla, sapışları meşhur olan, akla karayı birbirinden ayıramayacak kadar basireti bağlanan birisinin Türkiye'yi yönetmesi hepimiz adına utanç vericidir.”
Konuşmasında PKK'lı 3 kadına Paris'te yapılan suikasta değinen Bahçeli, şöyle konuştu:
“PKK'nın Paris'teki bir bürosuna yapılan saldırıda üç militanın infaz edilmesi, her şeyden önce ölüm üzerinden kurulan kanlı bir denklemin sonucu, rüzgar ekenin fırtına biçeceğinin açık bir göstergesidir. Elbette su testisi su yolunda kırılacaktır ve öyle de olmuştur.
İşi gücü öldürmek, katletmek olan bir terör şebekesinin, iç hesaplaşma veya değişik ülkelerin istihbarat teşkilatlarıyla kurduğu gizli ilişki ve temaslar sonucunda böylesi bir neticeyle karşılaşması doğal ve kaçınılmazdır.”
Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ın, öldürülen ve İnterpol tarafından da kırmızı bültenle aranan terör örgütü kurucularıyla “düzenli görüşüyorduk” diyen Fransa Cumhurbaşkanının sözlerini eleştirdiğini anımsatarak, “Adama demezler mi ki sen teröristlerin başıyla görüşüyorsun, televizyon veriyorsun, siyaset çemberine sokuyorsun ve özel bakıma alıyorsun da bizim mi görüşmemizi yadırgıyorsun?” görüşünü dile getirdi.
Bahçeli ayrıca, bundan sonra, Türkiye içinde ses getirecek örtülü operasyonların, saldırıların ve ölümle sonuçlanacak suikastların olabileceği uyarısında bulundu.
Bahçeli bir gazetecinin Paris'te öldürülen PKK'lıların cenazelerinin Diyarbakır'da toprağa verilmek üzere Türkiye'ye getirileceğini söylemesi üzerine “Bir yanlışlığa düşüp Habur maskaralığına çevirmesinler” dedi.
Devlet Bahçeli, Öcalan'ın hücresine televizyon verilmesi ile ilgili bir soruyu yanıtlarken de televizyonunun içinden dinleme cihazı çıktığı medyaya yansıyan Edirne Belediyesi'ne atıfta bulunarak, “Edirne belediyesi gibi olmasın” diye yanıtladı.