Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin 3600 ek gösterge toplantısı öncesinde konuştu. Bilgin 3600 ek göstergeye ilişkin olarak "Kamu çalışanlarının 3600 ek göstergeyle adil bir şekilde, onların beklentilerini karşılayacak düzenlemeyi yapacağız" diye konuştu.
Enflasyonun tüm dünyanın problemi olduğunu ifade eden Bilgin, "Salgın tüm dünyada ekonomik anlamda dalgalanmaya yol açtı. ABD ve gelişmiş ülkeler olmak üzere tüm ülkeler salgın şartlarından olumsuz etkilenmektedirler. Dünyada daha önce görülmeyen enflasyonla tanışmamış ülkeler bile ciddi enflasyon sorunları yaşamaktadır" dedi.
Çalışanların enflasyona ezdirilmeyeceğini de belirten Bilgin "Enflasyonist ortam, yaptığımız toplu sözleşmelerde ciddi aşınmalara yol açtı. Ancak ona karşı başka tedbirleri devreye soktuk. Enflasyon yüzde 36'yken 6 aylık yüzde 31 zam yaptık. Temmzuda da benzeri bir durumla karşı karşıya kaldığımızda benzer uygulamayı yapacağız. Çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeme sözünün gereğini yapacağız." ifadelerini kullandı.
TIKLAYIN: 3600 ek gösterge için kritik gün: Hükûmet ve Memur-Sen masaya oturuyor
Bakan Bilgin'in açıklamalarında öne çıkanlar şöyle:
"3600 bir temenni ve vaat olmaktan çıkarmıştık. Bugünde bakanlık içinde bunun çalışmalarını değerlendirdik. Fakat bu sadece bizi ilgilendiren bir mesele değil. Aynı zamanda maliye, strateji, bütçe ve diğer kamu kuruluşlarını da ilgilendiren bir mesele. Kamu personelini de ilgilendiren bir mesele olduğundan kamuda çalışan herkesin bu konuyla ilgili beklentileri var. Biz meseleyi sosyal paydaşlarımızlar, sendikalarımızla bir çalışma başlatacağımızı duyurmuştuk.
İlk komisyon toplantımızı bugün başlatmış bulunuyoruz. 3600 mesele çok önemli. Kamu personel sisteminde çok eskiden gelen çeşitli düzenlemeler reform adı altında yapılmıştır ancak Kamu personel sistemi bugüne dek bütüncül bir şekilde ele alınmadığı için farklı düzenlemelerle içinden çıkılmaz hale gelmiş, eşitsizlikleri meydana getirmiştir. Adalet duygusunu zedeleyici düzenlemeler yapılmıştır.
Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu karar kamuda 3600 ek gösterge meselesinin adil bir şekilde kamu çalışanları arasında adalet duygusunu derinleştirecek, yaygınlaştıracak şekilde düzenlenmesini kapsamaktaydı. Biz de bu meseleyi bu şekilde ele alıyoruz. 3600 ek gösterge meselesi bugün daha önemli hale gelmiştir. Hepinizin bildiği gibi tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgını var. Salgın halen etkisini çeşitli varyantlarla etkisini devam ettiriyor. Bunun sağlık boyutu var ama bir de toplumsal ve ekonomik hayata yansıyan boyutu var.
Salgın tüm dünyada ekonomik anlamda dalgalanmaya yol açtı. ABD ve gelişmiş ülkeler olmak üzere tüm ülkeler salgın şartlarından olumsuz etkilenmektedirler. Dünyada daha önce görülmeyen enflasyonla tanışmamış ülkeler bile ciddi enflasyon sorunları yaşamaktadır. Bilhassa enerji fiyatlarındaki yükseliş enerji fiyatlarının getirdiği maliye artışı lojistik problemlerinin ortaya çıkışı tedarik zincirlerindeki kopuş tüm dünyada yeni bir ekonomik kriz atmosferine neden olmuştur. Türkiye'de bu atmosferden etkilenmiştir. Türkiye netice itibariyle 800 milyar dolarlık bir ekonomidir. Ve bu ekonominin büyümesi kalkınma sorununun aşılması Türkiye'nin kat ettiği mesafeler, bunların meydana getirdiği sorunları dikkate aldığımızda küresel dalgalarla olumsuz şartlardan etkilenen bu sorunların Türkiye için enflasyona yol açması yaşadığımız sorunlara sebep olmasını göz önünde bulundurmamız gerekir.
Bu ekonomik problemlerin aşılması konusunda hükümet olarak önemli adımlar atıyoruz. Yeni ekonomik model kapsamında atılan adımlar bu sorunların aşılması için önemli bir imkan haline gelmiştir. Bunlar daha da hızlandırarak Türkiye'nin ekonomik sorunlarını daha da etkin çözme imkanına sahip olacağımızı düşünüyoruz. Açıklanan makroekonomik verilere baktığımızda sanayideki büyüme Türkiye'nin sanayi ekseninde büyümeye devam ettiğini gösteriyor. Küresel sorunlara rağmen.
Enflasyonist ortam, yaptığımız toplu sözleşmelerde ciddi aşınmalara yol açtı. Ancak ona karşı başka tedbirleri devreye soktuk biliyorsunuz enflasyon farkını vermekle kalmadık sosyal denge desteği de verdik. En düşük emekli maaşını 2 bin 500 liraya çıkararak, onların üzerinde yüzde artışlar gerçekleştirerek tedbirler almaya devam ediyoruz. Elbette bunlar yeterli değil ama bunlara ilave yapacağız. Enflasyon yüzde 36'yken 6 aylık yüzde 31 zam yaptık. Temmzuda da benzeri bir durumla karşı karşıya kaldığımızda benzer uygulamayı yapacağız. Çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeme sözünün gereğini yapacağız.