Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin demokratikleşmenin yolunun kadın-erkek eşitliğinden geçtiğini belirterek "Görevde olduğum sürece kadın hakları konusunda kadın örgütlerinin hizmetkârı olmaya devam edeceğim” dedi.
Başakşehir Belediyesi ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi işbirliği ile gerçekleştirilen ‘Kadına Yönelik Şiddet ve Ayrımcılık’ teması ile bu sene ikinci defa sinemaseverlerin karşısına çıkan 2. Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali’nin açılış töreni yapıldı.
Dünyaca ünlü yönetmen ve sanatçılar ile İstanbul Üniversitesi öğrencilerinin yoğun katılımıyla yapılan “Suçu: Kadın olmak; Cezası: Müebbet” konulu panele Türk Sinemasının Sultanı Türkan Şoray, ödüllü yönetmen Zeki Demirkubuz ve yazar Selim İleri katıldı.
Prof. Dr. Bengi Semerci’nin oturum başkanlığında gerçekleşen panelde beyazperdede oynadığı her kadın rolüyle kadının toplumdaki yerini gözlemlediğini belirten Türkan Şoray şöyle konuştu:
“Canlandırdığım kadınların hayatına benzer bir hayat yaşadım. Karakterlerimi çalışırken aynı zamanda toplumdaki kadının rolünü sorguladım. Mesela Mine filmi bazı kadınların zincirlerini kırmasına yol açmıştır. Bu film birkaç kadının hayatını değiştirdiyse bile mutlu olurum.”
Türkiye’de kadına yönelik yaşanan şiddet nedeniyle sorumluluk ve suçluluk duyduğunun altını çizen Şoray “Eğitimli kadına uygulanan şiddet beni çok ilgilendirmiyor. Ben eğitimli kadının buna izin vermemesi gerektiğine inanıyorum. Ben kadınlara uygulanan şiddeti bedenimde hissediyorum” diye konuştu.
Kendisi de dahil yönetmenlerin kadın konusunda özel bir duyarlılık göstermediğini vurgulayan yönetmen Zeki Demirkubuz ise şunları söyledi:
"Son yıllarda yaşanan kadın tartışmalarını çok gerçekçi bulmuyorum. Toplumumuzda kadın konusu yakıcı yanıyla değil, modernize ederek tartışıyoruz. Namus cinayetlerini tartışırken, bu cinayetleri gerçekleştiren erkeğin yükünü de anlamak lazım. Namus cinayetlerinin ülkede karşılığı var.”
1800’lü yıllarda yazarların toplumdaki muhafazakarlıktan etkilenerek eserlerinde kadın temasını işlemediğine dikkat çeken Selim İleri “Kadına yönelik şiddet konusunda iki tarafı da görmeliyiz” dedi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin beyazperdenin toplumun doğru yönlendirilmesinde çok etkili bir araç olduğunu vurgulayarak sinemadaki tek bir karenin bile yüzlerce yazıdan daha etkili olduğunu söyledi.
Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal da kadınların haklarını koruyabilmek, destekleyebilmek adına hukuk ve adalet anlamında Türkiye’de çok şeyler yapıldığını, yapılmaya devam edildiğini hatırlatarak “Ama hala eksiklerimiz var. Reformları devam ettirmek içinde tüm topluma görevler düşüyor. Toplum-bireyler-medya olarak, suç-ceza ve adaleti konuşuyoruz. Bu kadar çok konuşulan bir konuyu da bir festival aracılığı ile tüm topluma yayarak etkili bir tartışma ortamı oluşturmak istedik” dedi.
Bakan Fatma Şahin, kadın hareketine verdiği katkılardan dolayı avukat Hülya Gülbahar’a plaket verdi. Türkan Şoray da Festival Sinema Onur Ödülü’nü geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz yönetmen Lütfi Ömer Akad anısına torunu Eda Akad’a verdi.