Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, "Mahkemeler, yürütme hiyerarşisi içinde bir taşra müdürlüğü değildir, Adalet Bakanlığının bir il müdürlüğü değildir. Yargının hukukun değil, vesayet düzeninin bekçiliğini yaptığı dönemler geride kalmıştır" diye konuştu.
2021 Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi ve 2019 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerine katılan Bakan Gül, milletvekillerine sunum yaptı.
Bakan Gül, yargının tarafsız olduğunu öne sürerken, "Bütün renkleriyle, diliyle, inancıyla ve yaşam tarzıyla milletin tamamına eşit yakınlıktadır. Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı; milletin yargıya güvenini artıracak, 'adalet yerini buldu' duygusunu geliştirecek en temel anayasal ilkedir. Her zaman söylediğimiz gibi, mahkemeler, yürütme hiyerarşisi içinde bir taşra müdürlüğü değildir, Adalet Bakanlığının bir il müdürlüğü değildir" ifadelerini kullandı.
Bakan Gül şöyle konuştu:
"Yargının hukukun değil, vesayet düzeninin bekçiliğini yaptığı dönemler geride kalmıştır. 27 Mayıs'ın Yassı Adası'nı, 12 Eylül'ün gençleri bir sağdan bir soldan kıydığını unutmak mümkün değildir. Yine, 28 Şubat'ta insanımızı en temel haklarından mahrum eden, brifing alan yargının millet-devlet-adalet birliğine tahribatı da hafızalarımızda tazedir. O karanlık ve zalim süreçte yargı, toplum mühendisliğinin taşıyıcı kolonu olarak milletin önünde dikenli bir tel örgü gibi kullanılmıştır. Vesayet odaklarının çizdiği tipe uymayan vatandaşlar bu tel örgüye takılmıştır. O dönemin yaralarını sarmaya çalışırken hukuk düzenimiz bu defa 40 yıllık hain bir terör örgütünü karşısında buldu. FETÖ, 17-25 Aralık'ta darbenin aparatı olmanın da ötesinde, bizatihi faili olmuştu. Bu süreçleri hep beraber, bedeller ödeyerek yaşadık, gördük. Böyle bir yakın tarihi, ortak kaderi yaşamış, görmüş, bilmiş bir ülkenin vesayetin yerine adaleti koyması tarihi bir dönüşümdür. Bir ülkede vesayet varsa, orada adalet yoktur."
Bakan Gül, 2020 yılının Ocak ayında yayınlanan genelgesine atıf yaparak, "HSK'nın 15 Ocak 2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan kararla, Hakimler ve Savcılar Kurulu tarafından hakimlerin vermiş olduğu kararlar, Anayasa Mahkemesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi karara yönelik ihlal söz konusuysa, ihlali yapan hakim ve savcılara terfisinde dikkate alınacak ve terfileriyle ilgili bir uygulama Ocak ayıyla birlikte başlamış oldu" dedi.
Gül, ceza adaleti sisteminin suçlular için caydırıcı, masumlar ve mağdurlar için ise koruyucu olduğu ölçüde etkin ve adil olduğunu belirterek, "Masum bir vatandaşımızın hukuktan emin olması, onurunun ve itibarının asla lekelenmemesi gerekir. Bu inançla 2017 yılında CMK'da yaptığımız düzenleme büyük bir güvence sağlamıştır. Hiçbir delile dayanmayan, soyut ve genel nitelikteki ihbarlar üzerine 'soruşturma yapılmasına yer olmadığı' kararı verilmektedir. Bu usul, geçen üç yılda lekelenmeme hakkını korudu, geliştirdi. 2020 yılında da çok olumlu sonuçlar aldık. Söz konusu değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren toplam 455 bin ihbarda 292 bin adet soruşturma yapılmasına yer olmadığı kararı verilmiştir" diye konuştu.