-Bakan Günay'a fahri doktora DENİZLİ (A.A) - 24.12.2011 - Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'a, Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) tarafından ''kültür, sanat, turizm, il ve ülke tanıtımına yaptığı önemli katkılar'' nedeniyle ''fahri doktora'' diploması verildi. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, ilk olarak, Devlet Tiyatroları Denizli Sahnesi'nin de bulunduğu PAÜ Hasan Kasapoğlu Kültür Merkezi ile Eğitim Fakültesi Müzik Ana Bilim Dalı ve Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi'nin açılışlarını gerçekleştirdi. Günay, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'deki bütün kültür ve sanat gruplarının, Denizli'ye kültür ve sanatı taşıma konusunda yoğun bir çaba içerisinde olacağını söyledi. Denizli Turizm Kültür Sanat ve Tanıtım Vakfı (DESAV) Yönetim Kurulu Başkanı Müjdat Keçeci'nin Yunan mitolojisinde Zeus ile Demeter'in kızı toprak ve bereket tanrıçası Persephone'nin mermer kabartmasını hediye ettiği Bakan Günay, kendisine verilen kabartmayı inceledikten sonra aldığı hediyeyle çok mutlu olduğunu dile getirdi. Açılışın ardından Bakan Günay'a, PAÜ Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen törende, ''Türk arkeolojisinin dünyaya tanıtımına, arkeolojik zenginliklerin kazılıp ortaya çıkarılmasında çok önemli katkı sağlayarak arkeoloji biliminin gelişmesine, arkeoloji biliminin gelişmesine, ulusal ve uluslararası yaptığı sergilerle Anadolu kültürünün görkemini ve zenginliğini dünyaya tanıtması, ata yadigarı olan eserlerin korunması ve yaşatılmasında büyük çabalar sarf ederek bilimsel araştırmalar, kültür, sanat, turizm, il ve ülke tanıtımına yaptığı önemli katkılar'' nedeniyle PAÜ Senatosu tarafından verilmesi kararlaştırılan ''fahri doktora'' diploması, PAÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Bağcı tarafından takdim edildi. Akademik kıyafet giydirilen Günay, 20. yılına erişmiş, öğrencisi, öğretim üyesi ve öğretim görevlileri ile 40 bin kişiye yaklaşan mevcudu olan bir üniversiteden bu unvanı almış olmanın, çok büyük bir onur olduğunu ifade etti. -"Tarihi ayağa kaldırmaya çalışıyoruz" Türkiye için iyi şeyler yapmaya çalıştıklarını dile getiren Günay, şöyle konuştu: ''Ne yapıyorsak, aslında milletimizin ve devletimizin imkanlarıyla yapıyoruz. Milletimizin her kuruşunu, milletimiz için değerlendirmeye çalışıyoruz. Son yıllarda Denizli'de bazı sözler verdik ve bunların yerine gelmiş olmasının mutluluğunu yaşıyoruz. Türkiye'nin her yerinde tarihi ayağa kaldırmaya çalışıyoruz. Anadolu, tarih, kültür ve arkeoloji açısından zengin topraklardır. Üzerinde sayısız uygarlığın ayak izleri var. Biz, Türkiye Cumhuriyeti olarak hangi dönemden ne kalmışsa ayrımsız hepsine sahip çıkmaya çalışıyoruz. Bunlar, insanlığın önünde bize emanettir. Çocuklarımıza baktığımız gibi, gözümüze baktığımız gibi bunlara bakmamız ve dünyanın önünde bütün bunları iftiharla sergilememiz gerekir. Bu anlayışla çalışıyoruz.'' Bakan Günay, yerel yönetimlerle birlikte, Türkiye'nin kültür varlığına sahip çıktıklarını belirterek, ''Türkiye'nin kültür varlığına ne kadar sahip çıkarsak, ülkemizin dünyadaki saygınlığı da o kadar yükselecektir. Cumhuriyet'in 100. yıl dönümünde, Mustafa Kemal'in hayalini bir hayal olmaktan çıkarıp gerçek yapma hedefimiz var. Bu unvanı sadece kendi adıma kabul etmiyorum. Ören yerlerinin bekçilerinden bakanlığımızın temizlik işçilerine, genel müdürlerimden müsteşarlarıma kadar ve turizm dünyasında beraber çalıştıklarım arkadaşlarımın adına bu unvanı kabul etmek istiyorum'' diye konuştu.Herkesin hayatında iniş ve çıkışlar olduğunu anlatan Günay, şöyle devam etti: ''Annem ve babam keşke benim hayatımın güzel günlerini görselerdi, çok isterdim. Ne yazık ki delikanlı yaşta milletvekili olduğumu gördüler ama sonra gök kubbenin hem Türkiye'nin hem benim üzerime haksız bir biçimde çöktüğünü gördüler ve gerisini çok fazla anlamadılar. Sonraki güzel günleri, ne yazık ki görmediler. İnşallah bizi bir yerlerden görüyorlardır. Onları rahmetle anıyorum.''