Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, BM Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi 15. Taraflar Konferansı’nda yaptığı konuşmada, “Kalkınmaya yönelik eylemlerimiz doğayla uyumlu olmazsa çok büyük kayıplar vermeye devam edeceğiz” dedi.
Kanada’nın Montreal kentinde düzenlenen Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, BM Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi 15. Taraflar Konferansı’nda konuştu. Konferansta alınan kararların dünya ve insanlık için faydalı olması temennisinde bulunan Kirişci, “İklim değişikliği, pandemi ve kirlilik gibi sorunlar doğayı, gelir kaynaklarını ve insanları ciddi manada tehdit etmekte. Bu sorunları ancak entegre bir yaklaşımla çözebiliriz. Dolayısıyla bizler şu anda biyolojik çeşitliliğin önemi ve değerinin daha fazla farkındayız. Doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımının öneminin daha da farkındayız. Ancak maalesef kalkınmaya yönelik eylemlerimiz doğayla uyumlu olmazsa çok büyük kayıplar vermeye devam edeceğiz. Dolayısıyla küresel bir eyleme ihtiyacımız var” dedi.
Biyolojik çeşitliliğin azalmasını tersine döndürebilmek için doğal ulusal tedbirlere de ihtiyaç olduğunu vurgulayan Kirişci, “COP15’in aktif bir katılımcısı olarak ve Antalya'daki COP16’ının ev sahibi olarak Türkiye bu amaca yönelik çalışmalarını en üst düzeyde sürdürmek konusunda kararlı. Bu bilinçle birlikte, sözleşmenin bir sonraki başkanlığını yürütmekten çok büyük bir memnuniyet duyacağız” diye konuştu.
Türkiye’nin biyolojik çeşitliliğine vurgu yapan Kirişci, “Avrupa ve Asya arasındaki geçiş noktasında olmamızın önemi çerçevesiyle farklı ekolojik karakterlere sahip denizlerle çevrili olmasıyla birlikte yükseklik farklılıkları ve iklim çeşitliliğiyle birlikte Türkiye biyolojik çeşitlilik açısından zengin bir ülkedir. Bu kadar zengin bir biyolojik çeşitliliğe sahip olmanın sorumluluğunun farkında olarak çok büyük bir kararlılıkla bunu gelecek nesillere bırakmaya ve korumaya devam edeceğiz. Bu bağlamda biyolojik çeşitliliği korumayı, ulusal kalkınma planlarımıza dahil ettik. Ulusal biyolojik çeşitlilik stratejisi ve eylem planı, projeler ve faaliyetlerle uygulanmakta” ifadelerini kullandı.
Kirişci, “Bir ulusal politika olarak biz biyolojik çeşitliliğin entegrasyonunu ve ana akımlaştırılmasını tüm sektörlerde destekliyoruz ve Türkiye'de yapılan yatırımların önemli bir unsuru olarak bunu kabul ediyoruz. Bizler deniz ve kıta ekosistemlerinin direncinin dayanıklılığının arttırılması çerçevesinde projeler uyguluyoruz. Tehlike altındaki türlerin nesillerin tükenmesini önlemek üzere eylem planları hazırlıyor ve uyguluyoruz. Sağlıklı popülasyonları arttırmak üzere çalışmalar yapıyoruz. Bununla birlikte genetik kaynaklara ilişkin bilgilerimizi binlerce yıllık geleneksel kültürümüzle birleştiriyoruz” dedi.
Türkiye’nin kaynakların korunması ve kullanımı açısından acil adımlar atılmasının öneminin farkında olduğunun altı çizen Kirişci, “Türkiye olarak özellikle 2020 sonrası küresel biyolojik çeşitlilik çerçevesiyle ilgili olarak sorumluluklarımızı yerine getirmeye hazırız. Ancak görevlerimizin kolay olmadığını biliyoruz. Bu yüzden herkese şu çağrıda bulunuyorum. Biyolojik çeşitliliği, doğayı ve insanları korumak üzere hemen erişilebilir, hedefli eylemler alalım. Son olarak adil ve eşitlikçi bir dünya için daha iyi bir gelecek için insanların tüm varlıklarla uyum içerisinde birlikte yaşamasını diliyorum” şeklinde konuştu. (İHA)