Bakan Kurum: Krizlerle mücadele için daha çok iş birliğine ve dayanışmaya ihtiyacımız var

Bakan Kurum: Krizlerle mücadele için daha çok iş birliğine ve dayanışmaya ihtiyacımız var

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, "Bugün dünyamız maalesef Covid-19, iklim, ve çatışma gibi doğal yaşam dengesini bozan sorunlarla karşı karşıya. Bu krizlerle mücadele için daha çok iş birliğine ve dayanışmaya ihtiyacımız var. Ülke olarak bu dayanışmayı sadece kendi vatandaşlarımız için değil, tüm insanlık alemi için arzuluyoruz" dedi. 

Her yıl ekim ayının ilk pazartesi günü düzenlenen ve bu yıl Balıkesir’de gerçekleştirilecek olan ‘36. Dünya Habitat Günü’ lansmanı yapıldı. Birleşmiş Milletler Habitat İcra Direktörü Maimunah Mohd Sharif ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz’ın da katılımıyla gerçekleştirilen programda konuşan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, şu açıklamaları yaptı:

"Kültürümüzün ve kimliğimizin şekillendiği yaşam alanları tüm insanlığın ortak değeridir"

"3 Ekim 2022 tarihinde Cumhurbaşkanımızın liderliği, Emine Erdoğan hanımefendinin teşrifleri, bakanlığımızın koordinasyonu ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanlığımızın ev sahipliğinde gerçekleştireceğimiz Dünya HABİTAT günü için milletimizi bilgilendirmek için bir aradayız. Bu özel günün ülkemiz için, vatandaşlarımız için, tüm insanlık için hayırlar getirmesini temenni ediyorum. Şehirlerimiz insanlığın kadim değerlerinin inşa edildiği yerlerdir. Kültürümüzün ve kimliğimizin şekillendiği yaşam alanları tüm insanlığın ortak değeridir, geçmişidir, geleceğidir. Birleşmiş Milletler HABİTAT, şehirlerimizde ve tüm yerleşim alanlarında, çalışmalarını, faaliyetlerini titizlikle sürdürmeye devam ediyor. Dünyanın tüm şehirlerinde ortaya çıkan sorunlar, eşitsizlikler, yoksulluk, iklim değişikliği, dirençli şehirler gibi konularda örnek projeler yürütüyor. Düzenlediği önemli etkinliklerin başında gelen Dünya Habitat Günü’nü de 1986 yılından bu yana her yılın ilk Pazartesi günü kutluyoruz. Bu özel gün daha önceki yıllarda, evsizler için barınma, daha güvenli şehirler, bizim semtimiz, sıfır atık yönetimi ve iklim değişikliği gibi çarpıcı temalarla kutlandı ve hakikaten küresel çapta ses getirdi. 

Geçtiğimiz yıl ‘karbonsuz bir dünya için kentsel hareketi hızlandırmak’ teması ile Kamerun’un Yaunde şehrinin ev sahipliğinde düzenlendi. Bu kutlamalarda, tüm insanlığa kıymetli mesajlar verildi, hakikaten biz de Türkiye olarak son derece istifade ettik. İnşallah şimdi de Türkiye’nin ev sahipliğinde 1-4 Ekim tarihleri arasında, sergilerimizi, panellerimizi, forum ve yuvarlak masa toplantılarımızı ve diğer sosyal etkinliklerimizi hep birlikte gerçekleştireceğiz. Bakanlık olarak bu anlamlı etkinliğe ev sahibi olmak adına; BM Habitat İcra Direktörü Meymune Mohd Şerif hanımefendi ile “iyi niyet beyanı”nı New-York’ta BM Genel Kurulu ziyaretimiz esnasında imzalamıştık. Ben sizlerin huzurunda her platformda Türkiye’yi ve ‘Sıfır Atık Hareketi’ni destekleyen, artık bizden biri olan Sayın Şerif’e ülkemiz ve milletimiz adına sonsuz şükranlarımı sunuyorum. 

“Krizlerle mücadele için daha çok iş birliğine ve dayanışmaya ihtiyacımız var” 

Dünya Habitat Günü’nün bu yıl ki temasına çok anlamlı ‘kimseyi ve hiçbir yeri geride bırakma’ olarak belirlendi. Türkiye olarak bu özel temaya uygun etkinlikler hazırladık. Bilhassa şehirlerde artan eşitsizlik ve zorluklara birbirinden değerli katılımcılarla, üniversitelerimizle, hocalarımızla, yurtdışından gelen misafirlerimizle birlikte bu konuların hepsine odaklanacağız. Hem biz hem de dünyanın tüm ülkeleri buradaki istişarelerden istifade edecekler. Bugün dünyamız maalesef, üç “C” krizleri olarak adlandırdığımız, Covid-19, iklim, ve çatışma gibi doğal yaşam dengesini bozan sorunlarla karşı karşıya. Bu krizlerle mücadele için daha çok iş birliğine ve dayanışmaya ihtiyacımız var. Ülke olarak bu dayanışmayı sadece kendi vatandaşlarımız için değil, tüm insanlık alemi için arzuluyoruz.

“İnsanlığın ortak tecrübesine kulak kesileceğiz” 

Balıkesir’de, hep beraber tüm dünyada, terminolojik ifadesiyle mekânsal adaleti ve eşitliği sağlayan mekanizmaların oluşturulması için bir istişare sürecini işleteceğiz. Plansız kentleşmenin olumsuz etkilerini gidermenin, şehirlerimizi ekonomiyi güçlendiren birer aktöre dönüştürmenin yeni yollarını ortaya koymak için özel bir gayreti ortaya koyacağız. Doğamızı ve insanımızı koruyarak gerçekleşen sürdürülebilir kalkınmayı en iyi şekilde gerçekleştirmeye dair de, ihtiyaç duyduğumuz fikir alışverişini, panellerimizle, toplantılarımızla gerçekleştireceğiz ve insanlığın ortak tecrübesine kulak kesileceğiz.

“Şehircilikte, insanın mutluluğu esastır” 

Şehircilikte, insanın mutluluğu esastır. Şehirlerimizi güzelleştirmek temiz, sağlıklı ve güvenli yaşam alanları haline getirmek istiyoruz. İstisna gözetmeksizin her bir insanımızın, şehrin sunduğu imkânlardan eşit ve adil bir şekilde yararlanmasını arzu ediyoruz. Biz Türkiye olarak tüm şehircilik adımlarımızı, kökleri binlerce yıl maziye uzanan kadim medeniyetimizden aldığımız ilhamla atıyoruz. Cumhurbaşkanımızın veciz ifadeleriyle daha adil bir dünyanın mümkün olduğuna tüm kalbimizle inanıyoruz. Bu şuurla insanlığın savaşlar, çatışmalar ve krizler nedeniyle yaşadığı sorunların en hızlı ve kararlı adımlarla çözülmesi noktasında, en aktif, gönüllü ve öncü rollere talip oluyor ve bu rolü en doğru şekilde uyguluyoruz. Tabii ki bizim kültürümüzde istişare, en değerli başvuru kaynağıdır.

"Bu darboğaz günlerinde bile milletinin barınma ihtiyacını gideren, sosyal devlet ilkesinden asla taviz vermeyen Türkiye, Dünya’ya örnek olmaya devam ediyor"

BM Genel Sekreteri Sayın Guterres, bizim de olduğumuz bir görüşmede; 'bugün dünyada her gün en az 96 bin yeni konuta ve dönüşüme ihtiyaç olduğunu' ifade etmişti. Bu gerçekten hareketle dünyanın daha alacak çok yolu olduğuna inanıyoruz. Türkiye olarak, milletimizin barınma ihtiyacına verdiğimiz kalıcı çözümler ve cevaplarla dünyanın doğusundan batısına her yerinde ürettiğimiz sağlıklı yuvalarla tüm dostlarımıza örnek olacak bir iddiayı taşıyor ve gerçekleştiriyoruz. Biz, hemen hemen her yıl sıklığı ve şiddeti artarak devam eden deprem, sel, yangın ve heyelan gibi afetlere maruz kalan bir ülkeyiz. Buna rağmen; çok kısa bir süre içeresinde vatandaşlarımıza yeni konutlarını, yuvalarını teslim eden çok özel bir devlet tecrübesine de sahibiz. Bu tecrübeyi bütün dünyaya sunabileceğimizi de buradan ifade ediyorum. 

Bu çerçevede TOKİ eliyle tüm dünya için model olacak bir çalışma yürüterek 1 milyon 170 bin sosyal konut ürettik. 81 ilimizde 3 milyon konutun dönüşümünü sağladık. Bütün dünyanın dikkatle izlediği gibi, dünyanın geçtiği, deyim yerindeyse bu darboğaz günlerinde bile milletinin barınma ihtiyacını gideren, sosyal devlet ilkesinden asla taviz vermeyen Türkiye, Dünya’ya örnek olmaya devam ediyor. 

"Dünya mazlumlarını ve gönül coğrafyamızı da bu noktada destekledik, destekliyoruz"

Dünya mazlumlarını ve gönül coğrafyamızı da bu noktada destekledik, destekliyoruz. En son Arnavutluk, Ukrayna ve Pakistan’da yaşanan afetlere duyarsız kalmadık, kalmıyoruz. Sosyal politikalarda sınırları aşan adımlar atıyoruz. Az evvel de ifade ettiğim gibi, daha adil bir dünyanın kurulmasının yolunun bu tür kalıcı çalışmalardan, tecrübemizi dünyayla paylaşmaktan geçtiğini çok iyi biliyoruz, bu iddiaya öncülük ediyoruz, dünyaya da bu tecrübeden istifade etmeyi teklif ediyoruz. 

Cumhuriyet tarihimizin en büyük sosyal konut hamlesini Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ilan etmişlerdi. Toplam 500 bin sosyal konut, 250 bin arsa ve 50 bin işyerleriyle 800 bin bağımsız birimin çalışmalarını başlattık. Dün itibariyle de, Sayın Cumhurbaşkanımız, milletimizden gelen yoğun talep üzerine, bizlere altyapısı tamamlanarak milletimize sunduğumuz konut amaçlı arsa sayısını 1 milyona çıkarma talimatını verdiler. Hâlihazırda devam eden çalışmalarımızı daha da hızlandırdık. İnşallah TOKİ’mizle, İller Bankamızla, diğer birimlerimizin yoğun mesaisiyle arsalarımızı oluşturacağız, müjdesini de Cumhurbaşkanımız milletimize verecektir. 

“Konutta adeta bir devrim niteliği taşıyan bu dev yatırımın; dünyada eşi ve benzeri olduğunu düşünmüyorum” 

Barınma ihtiyacına cevap veren, sosyal konutta adeta bir devrim niteliği taşıyan bu dev yatırımın; dünyada eşi ve benzeri olduğunu düşünmüyorum. Türkiye olarak mekansal adaleti ve erişilebilirliği sosyal yaşamın her alanında gerçekleştirecek adımları da bir bir atıyoruz. Tüm projelerde mahalle kültürünü, komşuluk ahlakına sıkı sıkıya bağlı kalıyoruz. Sosyal, ekonomik ve mekansal eşitsizliğin olmadığı, çözüm üreten şehirler inşa ediyoruz. Her biri birer açık hava müzesi olan 81 şehrimizi, 972 ilçemizi barındırdığı tüm doğal, kültürel ve tarihi dokuya uygun olarak yeniden yorumluyor çağın ihtiyaçlarına cevap verecek tarzda yeniden imar ediyoruz. İşte Türkiye, kuşandığı tüm bu birikim ve uygulamalarla, ‘Dünya Habitat Günü’ kutlamalarına hazırlanıyor. Ben gerçekleştirilecek tüm etkinliklerin, dünyanın her yerinde yaşanan eşitsizlikleri gidermemize, insanlık için yeni hikayelerinin başlamasına vesile olmasını temenni ediyorum. Aziz milletimizin her bir ferdini etkinliklerimize Balıkesir’imize davet ediyoruz." (İHA)