Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, enflasyonla mücadelenin gelecek dönemde en öncelikli konu olarak ön plana çıktığını belirterek, "Enflasyonla mücadelede, koordinasyon ve iletişimin güçlendirilmesi, etkin para politikası, kamu maliyesindeki ihtiyatlı yaklaşımın yanında makro ihtiyati politikaların kapsamlı ve etkin uygulanması önem arz ediyor." ifadesini kullandı.
Nebati, AK Parti 30. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı kapsamında sunum gerçekleştirdi. Sunumunda, küresel ekonomik aktivitenin son dönemlerde yavaşladığını, büyüme oranlarının aşağı yönlü güncellendiğini bildiren Nebati, TÜFE ve ÜFE enflasyonlarının tarihi yüksek seviyelere çıkması ve Amerikan Merkez Bankası'nın (Fed) faiz artırımına gitmesinin, küresel likidite koşullarını zayıflattığını ve tahvil faizlerinin artmasına neden olduğunu vurguladı.
Nebati, küresel ekonomide likidite ve talep koşullarının zayıfladığı bir dönemde Türkiye ekonomisinin, güçlü ve dengeli büyüme, kuvvetli istihdam artışı, ihracattaki rekor seviyeler ve tüm zorluklara rağmen artışını sürdüren makine teçhizat yatırımlarıyla ön plana çıktığına dikkati çekerek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Öncü göstergeler, yılın ikinci çeyreğinde ekonominin olumlu görünümünü sürdürdüğüne işaret etmektedir. Türkiye'nin küresel ekonomide zorlukların arttığı bu dönemde elde ettiği olumlu performansta, güçlü kamu mali dengeleri, düşük borçluluğu, reel kesim döviz açık pozisyonunda son yıllarda görülen azalma ve sağlam bankacılık sektörü yanında ihracatı, yatırımları ve istihdamı önceliklendiren politika seti etkili olmuştur. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile beraber uygulanan bu politika setiyle birlikte ticarete konu olan ve döviz kazandırıcı sanayi ve turizm gibi sektörlerin yeniden hız kazanması önemli bir motivasyon kaynağı olmuştur."
Bakan Nebati, enflasyonla mücadelenin gelecek dönemde en öncelikli konu olarak ön plana çıktığına işaret etti.
Nebati, bugüne kadar enflasyonla mücadele kapsamında vergi indirimleri, dış ticaret tedbirleri, enerjide sübvansiyon, tarımsal destekler, finansmana erişimin kolaylaştırılması, selektif kredi politikasının yanı sıra döviz piyasasında istikrarı sağlamak üzere Kur Korumalı Türk Lirası Mevduat ve Katılma Hesabı (KKM) uygulamalarına gidildiğini hatırlattı.
Gelecek dönemde ise enflasyonla mücadelede, koordinasyon ve iletişimin güçlendirilmesi, etkin para politikası, kamu maliyesindeki ihtiyatlı yaklaşımın yanında makro ihtiyati politikaların kapsamlı ve etkin uygulanmasının önem arz ettiğini vurgulayan Nebati, öte yandan KKM uygulamasıyla döviz kurunda sağlanan göreceli istikrar ve ters dolarizasyonun devamının, enflasyondaki düşüş eğilimi için kritik öneme haiz olduğunu kaydetti.(AA)