Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, "2022'de kişi başına gelirimizin, 10 bin dolar seviyesini aşacağını öngörüyoruz. Kişi başına gelirimiz, bu yıl inşallah daha da yükselerek, 12 bin doların üzerine çıkacak" dedi.
Nebati, Dolmabahçe Çalışma Ofisi'nde, "2022 Yılı Değerlendirmesi 2023 Yılı Hedefleri Programı"nda konuştu."Türkiye Ekonomi Modeli ile önemli bir başarı hikâyesi yazdık" diyen Nebati, bütçe açığının 139,1 milyar lira olarak gerçekleştiğini açıkladı. 2022'de yeniden faiz dışı fazla verildiğini belirten Nebati, "Döviz tevdiat hesaplarında cumhuriyet tarihindeki en büyük düşüşe imza attık" diye konuştu.
Nebati, Türkiye Ekonomi Modeli'nin temel politika araçlarını, "TL tasarrufların özendirilmesi, selektif kredi politikası ve yatırım ortamının iyileştirilmesi" olarak belirlediklerini anımsatarak, bu politika araçlarının etkin kullanımıyla birlikte dengeli ve sürdürülebilir bir büyümeyi hedeflediklerini kaydetti.
Nebati, 2022'nin ikinci yarısından itibaren döviz kurlarında istikrarı sağlarken finansal istikrarı da sağlamlaştırdıklarını, TL'nin reel olarak değer kazandığını ifade etti. Nebati, TL'ye cazibeyi artırmak için ayrıca 6,6 milyar TL'ye ulaşan Gelire Endeksli Senet ihraç ettiklerini ve DİBS ile temettü gelirlerinde stopaj indirimi yaptıklarını anlattı.
Nebati, altın sertifikası ihraçları, Altın Tasarruf EkoSistemi ve Altın Dönüşümlü KKM uygulamasıyla 2022'de altın rezervlerinin 129 ton artırılmasına katkıda bulunduklarını belirterek, brüt rezervlerin de 129 milyar dolarla son 8 yılın en yüksek seviyesine ulaştığını kaydetti.
Nebati, "Brüt rezervimizin 2022'de önceki yıla göre 18 milyar dolar artış kaydetmesinde KKM hesaplarının 1,4 trilyon TL'ye ulaşması, 11 milyar dolar tutarında eurobond ihracı yapmamız ve ihracatımızın rekor seviyeye yükselmiş olması etkili olmuştur" dedi.
Borsa İstanbul'daki yatırımcı sayısının 1,4 milyon kişi artmasıyla yatırımcı tabanının genişlediğini ifade eden Nebati, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Son bir yılda borsa şirketlerinin piyasa değeri, yüzde 184 artışla 6,2 trilyon liraya ulaşmıştır. Halka arzları vergisel açıdan teşvik ederek şirketlerimizin 19,3 milyar liralık ek finansmana erişimine imkan sağladık. Böylece, 2022'de 40 yeni şirket, Borsa İstanbul'da işlem görmeye başladı. Türkiye, borsa performansıyla gerek gelişmiş gerekse gelişmekte olan ülkelerden olumlu ayrıştı. Böylece, Borsa İstanbul, 2022'de dolar bazında yüzde 111 ile en yüksek getiriyi sağladı. Yatırım, girişim sermayesi ve gayrimenkul yatırım fon büyüklükleri de sermaye piyasamızın derinleşmesi konusunda katettiğimiz mesafeyi açıkça ortaya koyuyor."
Nebati, 2022 sonunda BES'te toplam katılımcı sayısının 1,3 milyon artışla yaklaşık 15 milyon kişiye ulaştığını anımsatarak, sigortacılığın diğer bir alanı olan Türk Katılım Reasürans A.Ş.'yi kurmak suretiyle katılım ekosistemini daha da güçlendirdiklerini söyledi.
Geçen yıl 2021'e göre iç borçlanmanın ortalama vadesini 17 ay uzatarak 70 aya yükselttiklerini, maliyetini ise 14,9 puan azaltarak yüzde 10,7'ye düşürdüklerini bildiren Nebati, 2022'de hedefledikleri 11 milyar dolar tutarında yurt dışı tahvil ihracını başarıyla tamamladıklarını, zorlu piyasa koşullarında en yüksek ihracı gerçekleştiren gelişmekte olan ülke olmayı başardıklarını vurguladı.
Nebati, Dünya Bankası, çeşitli uluslararası finans kuruluşları ve ticari bankalar vasıtasıyla 3,5 milyar dolarlık yurt dışı finansman temin ettiklerini aktardı.
Selektif kredi anlayışıyla ve Hazine Destekli Kefalet Sistemi'yle 116 milyar lira kredi imkanı oluşturduklarını belirten Nebati, "İmalat sanayi öncülüğünde kullandırılan ticari kredi büyümesi 2021'in 25 puan üzerine çıkarak yüzde 36,1 seviyesine ulaşmıştır. Bu yüksek tutardaki ve orandaki ticari kredilerimizi güçlü bankacılık sektörümüz sayesinde işletmelerimize sağlıyoruz" dedi.
Nebati, Türkiye'deki bankaların tahsili gecikmiş alacak oranının diğer gelişmekte olan ülkelerden daha düşük bir seviyede olduğunun altını çizdi.
Nebati, küresel pazarlardaki yavaşlama ve paritenin olumsuz etkilerine rağmen ihracatın 254,2 milyar dolarla rekor seviyeye ulaştığını aktararak, ilk üç çeyrekte gerçekleşen büyümenin yüzde 60'ının makine ve teçhizat yatırımları ile net ihracattan kaynaklandığını söyledi.
Ocak-Eylül 2022 döneminde yakaladıkları yüzde 6,2'lik büyümeye işaret eden Nebati, küresel büyüme tahminleri aşağı yönlü revize edilirken, Türkiye'nin büyüme tahmininin yukarı yönlü revize edildiğini belirtti.
Nebati, şöyle dedi:
"İlk üç çeyrekte ülke ekonomimizin performansını diğer ülkelerle kıyasladığımızda çok berrak bir tablo ortaya çıkmaktadır. Bu dönemde Çin bizim yarımız, ABD ve Almanya ise yarımızdan da düşük bir oranda büyüme kaydetmiştir. Yüksek büyüme performansımızın etkisiyle 2022'de kişi başına gelirimizin 10 bin dolar seviyesini aşacağını öngörüyoruz ki bu, Orta Vadeli Program tahmininizin de üzerindedir. 2023'te de kişi başına gelirimizin inşallah daha da yükselerek 12 bin doların üzerine çıkacağını öngörüyoruz."
Nebati, Türkiye Ekonomi Modeli ile büyümede kırdıkları rekorları sağlam bir zemin üzerine inşa ettiklerini, bu zeminin önemli bir parçasının üretim olduğunu vurgulayarak, salgın öncesine göre üretimi yüzde 20 artırdıklarını, bu artışın AB'nin beş katına, ABD'nin ise 7,5 katına tekabül ettiğini söyledi.
Turizmde geçen yıl 51,5 milyon ziyaretçi ve 46 milyar dolar gelir elde etmeyi beklediklerini aktaran Nebati, Kasım 2022 itibarıyla enerji ve altın hariç cari fazlanın 2021'e göre 14,3 milyar dolar iyileşerek 51,3 milyar dolara ulaştığını kaydetti.
Nebati, geçen yıl yaşanan küresel emtia fiyatlarındaki artıştan, tedarik zincirlerindeki kırılmaların sürmesinden, yüksek enflasyondan bahsederek, kasım itibarıyla enflasyonda başlayan düşüş eğiliminin süreceğini vurguladı.
Geçen yıl 290,4 milyar TL vergi gelirinden vatandaşlar lehine vazgeçtiklerini aktaran Nebati, istihdamın kasım itibarıyla 31,6 milyon kişiyle tarihi yüksek seviyeye ulaştığını söyledi. Nebati, kadınların iş gücüne katılım oranının yüzde 36,4 ile rekor seviyede gerçekleştiğini, gençleri pek çok yönden çeşitli program ve projelerle desteklediklerini, genç girişimcilere uygun imkanlar sunduklarını, gelir vergisi istisnası tanıdıklarını anlattı.
Nebati, Türkiye Ekonomi Modeli ile birçok makro ekonomik göstergede rekorlar kıran ülkenin brüt dış borç stokunun 440 milyar dolar seviyelerinde yatay seyrettiğini, GSYH'ye oranla brüt dış borç stokunun gerilemeye devam ettiğini, toplam borçluluğu da azalttıklarını söyledi.
"2021'e kıyasla toplam borçluluğumuzu GSYH'ye oran olarak 23 yüzde puan azaltırken, gelişmekte olan ekonomilerde bu oran artış kaydetmiştir" diyen Nebati, hanehalkı, reel sektör, kamu ve finansal sektörün borçlarının GSYH'ye oranında da birçok ülkeye göre oldukça sağlam durumda olduklarını vurguladı.
Nebati, 2022 bütçe sonuçlarının yüzlerini güldürdüğünü ifade ederek, şu bilgileri verdi:
"Makro göstergeler açısından son derece başarılı bir yıl olan 2022'de toplam bütçe giderimiz 2 trilyon 941 milyar lira, bütçe gelirimiz ise 2 trilyon 802 milyar lira olarak gerçekleşti ve bunun sonucunda bütçe açığımız yılın tamamında sadece 139,1 milyar lira oldu. Ayrıca, toplamda 171,8 milyar lira faiz dışı fazla verdik. Dolayısıyla küresel ekonomide sert türbülanslar yaşanırken, ülkemiz 4 yıllık aradan sonra 2022 yılında yeniden faiz dışı fazla vermeyi başardı. Böylece bütçe öngörümüzden 139,3 milyar, OVP hedefimizden ise 322,1 milyar lira daha düşük bir bütçe açığıyla seneyi kapatmış bulunuyoruz. Orta Vadeli Program'da 131,4 milyar lira faiz dışı açık tahmininde bulunmuştuk. 2022'de sağladığımız yüksek bütçe performansıyla bu açığı telafi ettiğimiz gibi 171,8 milyar lira faiz dışı fazla vermeyi de başardık. Bu durum mutluluğumuzu ikiye katladı."
Nebati, bütçe açığının GSYH'nin yüzde 3,5 seviyelerinde gerçekleşeceğini öngördüklerini ve OVP'de bu oranı yüzde 3,4 olarak revize ettiklerini belirterek, "OVP'de ilan ettiğimiz GSYH rakamı esas alındığında, bütçe açığının GSYH'ye oranının yüzde 1 olarak gerçekleşeceğini görüyoruz. Ancak, öyle ki GSYH gerçekleşmelerinin OVP beklentilerimizden daha yüksek seviyede olacağına ilişkin öncü göstergeler, bütçe açığımızın da yüzde 1'in altında gerçekleşeceğini işaret ediyor. 2022'deki tüm zorlu koşullara rağmen son 20 yılın en iyi bütçe performanslarından birini yakaladık. Bu yüksek performans, kesinlikle çok önemli bir başarıdır" dedi.
Türkiye'nin bütçe açığının GSYH'ye oranında, gelişmiş ve gelişmekte olan birçok ekonomiye göre çok daha olumlu performans gösterdiğini kaydeden Nebati, "Bu yıl sadece bütçe açığını düşürmekle kalmadık, mesnetsiz bazı iddiaların tam aksine faiz harcamalarının bütçe içindeki payını da azalttık. 2022 başlangıç bütçesinde yüzde 13,7 olarak öngörülen faiz giderlerinin bütçe içindeki payını yüzde 10,6'ya düşürdük" diye konuştu.
Yıllardır korudukları sağlam duruşları sayesinde 2002'de yüzde 11,1 seviyesinde devraldıkları bütçe açığının GSYH'ye oranını, 2022'de yüzde 1'e düşürdüklerini aktaran Nebati, 2002'de faizin bütçe içerisindeki payının yüzde 43 iken, 2022'de bu oranın yüzde 10,6'ya düştüğünü bildirdi.
Nebati, 2002'de toplanan her 100 liralık verginin 85,7 lirasının faiz harcamalarına giderken, 2022'de sadece 13,2 lirasının faiz harcamalarına gittiğini belirterek, şunları söyledi:
"Uyguladığımız mali disiplin ve etkin borç yönetimi sonucunda AB tanımlı Genel Yönetim Borç Stoku'nun GSYH'ye oranını 2002'de yüzde 71,5 iken, 2022 üçüncü çeyrek itibarıyla yüzde 34,8'e kadar düşürdük. Bu oran, 2021 sonuna göre 7 puan gerilemiştir. Mezkur oranın yıl sonunda OVP tahminimizin de altında gerçekleşeceğini öngörüyoruz. Hatırlatmak isterim ki AB üyesi ülkelerin borç stokunun GSYH'ye oranı ise tam yüzde 86,4 seviyesindedir."
Giderlere bakıldığında, gerçekleşmelerin OVP tahminlerinin 192 milyar altında kalırken, faiz hariç giderlerin ise 173 milyar liranın altında gerçekleştiğini aktaran Nebati, şöyle devam etti:
"Bütçe giderlerinin geçen yıla kıyasla en fazla artış gösterdiği harcama kalemlerinin; cari transferler, personel giderleri, yatırım harcamaları ve borç verme alanlarında olduğunu görüyoruz. Peki, bu alanlarda neden bu kadar artış meydana geldi? Kısaca, bu hususlara değinmek istiyorum. Kamu görevlilerimizin ve emeklilerimizin aylıklarında önemli artışlar yaptık. Sağlık hizmetlerinde verimliliği artırmak hedefiyle kayda değer düzenlemeler gerçekleştirdik. Mahalli idarelere aktardığımız kaynakları artırarak vatandaşlarımıza yerelde sunulan hizmetlerin de kalitesinin artırılmasını sağladık. Ülkemizin büyüme potansiyelini artıracak yatırımlara daha fazla kaynak ayırdık. Yüksek oranlı enerji sübvansiyonları sağladık. Tarım sektörü yatırımları, kredi sübvansiyonları ve müdahale alımları ile tarımsal KİT destekleri için ilave harcamalar yaptık. Sosyal amaçlı harcamalara ayırdığımız kaynağı daha da artırdık."
Nebati, 2022 gelir performanslarının son derece güçlü gerçekleştiğini vurgulayarak, "2022 sonu itibarıyla merkezi yönetim bütçe gelirleri 2 trilyon 802 milyar lira, vergi gelirleri ise 2 trilyon 353 milyar lira olmuştur. Böylece, OVP'de öngördüğümüz bütçe gelir tahminimizi aşmış bulunuyoruz" dedi.
Bu güçlü performansın, son dönemde vatandaşları desteklemek amacıyla yaptıkları düzenlemelerin gelir azaltıcı etkisine rağmen yakalandığına işaret eden Nebati, bu durumun son derece önemli olduğunu kaydetti.
Nebati, vergi türleri açısından en güçlü gerçekleşmenin yüzde 185 artışla kurumlar vergisinden kaynaklandığını, böylece kurumlar vergisinin vergi gelirleri içerisindeki payını yüzde 21,6'ya çıkarttıklarını bildirdi.
Bu güçlü performansı yakalarken vergi yükünü artırmadıklarını, tam tersine önemli ölçüde düşürdüklerini ifade eden Nebati, şunları kaydetti:
"Ülkemiz, OECD içinde en düşük vergi yüküne sahip 5'inci ülkedir. Dolaylı vergilerin toplam vergi gelirleri içindeki payını yüzde 42'ye düşürdük. Böylece son 19 yılda vergi gelirleri içinde dolaylı vergilerin payını 5 puan azaltmış olduk. Bir diğer önemli konu ise mükelleflerimize yaptığımız vergi iadeleri. Vergi iadelerimiz, topladığımız net vergi gelirlerimizin yaklaşık yüzde 15'ini oluşturmaktadır. Bakın, 2022'de 350,8 milyar lira vergi iadesi yaptık. 2021 ve önceki 4 yılın iade artış hızı ortalama yüzde 30 civarında iken, 2022'de iadeler, bir önceki yıla göre yüzde 107 oranında muazzam bir artış göstermiştir. Sadece bu veri bile bizim yatırım yapanın, üretenin, ihraç edenin yanında olduğumuzun en somut göstergesidir."
Türkiye Ekonomi Modeli'nin sağladığı güçlü büyüme sayesinde bütçenin de, kasanın da sağlam durumda olduğunu vurgulayan Nebati, "Kamu maliyesi göstergelerinde bozulmaya bugüne kadar izin vermedik, bundan sonra da vermeye niyetimiz yoktur. Türkiye Ekonomi Modeli'nin sağladığı potansiyel sayesinde OVP'de açıkladığımız 2023 bütçe hedeflerine ulaşma noktasında herhangi bir şüphemiz söz konusu değildir" dedi.
2023'te yatırım, istihdam, üretim ve ihracatı önceleyen, üretkenlik odaklı vergi politikaları uygulamalarına devam edeceklerini bildiren Nebati, şu değerlendirmelerde bulundu:
"1 Milyon İstihdam Projesi'yle nitelikli iş gücünün oluşması ve işverenle iş gücünün buluşmasını sağlamayı sürdüreceğiz. Yeşil, sosyal ve sürdürülebilir alanlar için yeşil tahvil ihracı planlıyoruz. İşletmelerimizin finansman ihtiyaçları için 200 milyar TL kefalet ile 250 milyar liralık kredi imkanı sunuyoruz. Bir hafta içinde esnafımıza ve çiftçilerimize finansmana erişim için verdiğimiz müjdeleri hatırlatmak isterim. Bu müjdelere ilaveten bu paket, birçok kesimin finansmana rahatlıkla erişebilmesini sağlayacaktır. Finansal mimari çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ülkemizin vizyon projelerinden olan Togg'a yönelik kamu alım garantisini de hayata geçiriyoruz."
(AA)