Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın “Öğrencileri sabahın kör karanlığında okula gitmekten kurtardık” açıklamasına tepki geldi. MEB verilerine göre öğrencilerin çoğu ikili öğretim görüyor. Bu da sabahçı öğrencilerin saat 07.00’de derse başlaması anlamına geliyor.
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, ‘’Öğrencileri, arka arkaya, teneffüsüz, birleştirilmiş derslerde sabahın kör karanlığında okula gitmekten kurtardık ve öğleden sonra gelenler için de akşamın kış dönemlerinde, biraz da gece karanlığında eve gelmekten kurtardık” dedi. MEB’in paylaştığı verilere göre ise, halen öğrencilerin çoğu ikili öğretim görüyor. Bu da sabahçı öğrencilerin okula çok erken saatte gelmesi anlamına geliyor. Saat 07.00’de, 07.30’da derse başlayan öğrenciler bulunuyor. İkili öğretim oranı okul öncesi eğitimde yüzde 90’ı geçiyor.
Cumhuriyet'te yer alan habere göre Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, Bakan Yılmaz’ın ‘’Başbakan Binali Yıldırım’ın talimatıyla ikili eğitimi kaldıracağız’’ sözüne dikkat çekerek şunları söyledi:
“(İkili eğitimi tamamen kaldıracağız, tam gün eğitime geçeceğiz) söyleminin hiçbir karşılığı yoktur. Okul öncesinde yüzde 90, ilkokulda yüzde 49, ortaokullarda yüzde 38, tüm okul türlerinde yüzde 34 olan ikili eğitimi hangi altyapı hazırlığıyla tamamen ortadan kaldıracaklar? MEB’in paylaştığı veriler üzerinden eğitim sisteminde tam gün eğitime geçişi gerçekleştirmek mümkün değildir, son derece popülist söylemlerdir. İkili öğretimin plansız kaldırılması hem öğretmen sürgünü hem de sınıf mevcutlarının artması anlamına geliyor. İkili öğretim olan bir okulda 80 öğretmen varsa, 40’a düşecek, 40 öğretmen kontrolsuz biçimde dağıtılacak. Öğrenci mevcudu da 20 ise 40’a çıkacak.’’
Okul öncesinin devlet okullarında zorunlu, parasız ve tam gün olmamasının, velileri özel eğitim kurumlarına ya da “sıbyan okulları’’ adı altında cemaat yapılarına mahkûm ettiğini vurgulayan Aydoğan, “Devlet okullarında öğrencilerin yüzde 90’ının okul öncesinde eğitim gördüğü koşullarda ön bir çalışma, planlama, okul, derslik ve öğretmen ataması yetersizliği nedeniyle tam gün eğitime geçmelerinin hiçbir maddi temeli bulunmamaktadır’’ dedi.
Ortaokullarda da öğrencilerin yüzde 38’inin ikili eğitim gördüğü koşullarda okul, derslik, öğretmen ataması yetersizliği göz önüne alındığında tam gün eğitime geçişin mümkün olmadığını belirten Aydoğan, şöyle devam etti:
“Veriler üzerinden baktığımızda okul türleri arasında ayrımcı politikalar da devam etmektedir. Ortaokul türlerinde ikili eğitim oranı yüzde 38 iken, imam hatip ortaokulunda bu oranın yüzde 20 olması varolan bu durumun kanıtıdır.
Lise açısından önümüzdeki öğretim yılında bırakın tam gün eğitime geçişi, ikili eğitimin artışı söz konusu olacaktır. Her konuda MEB plansız programsız eğitim politikalarına devam etmektedir. Var olan hali ile gerekli altyapı çalışmaları tamamlanmadan tam gün eğitime geçiş konusunda ısrar devam ederse bu durum hem öğretmenlerin fiili sürgününe hem de öğrencilerin mağduriyetine neden olacaktır.”