Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Türkiye'nin yurt dışı müteahhitlik alanında bir marka haline geldiğini belirterek, "2020 yılı Nisan ayı sonu itibariyle 127 farklı ülkede 403,4 milyar dolar değerinde 10 bin 197 proje üstlenmiş bulunmaktayız. Geçen yıl 19,2 milyar dolarlık proje büyüklüğüne ulaşmıştık. Hedefimiz 20 milyar doları aşmak" dedi.
Bakan Pekcan, 'Türkiye Müteahhitler Birliği Yönetim Kurulu' toplantısına video konferans aracılığıyla katıldı. Bakan Pekcan, ekonomi ve ticaret alanında da sağlık alanında olduğu gibi bir mücadele verildiğini kaydederek, "Ekonomik alandaki ortak mücadelemizi ve dayanışmamızı sürdürerek, bu süreci en az kayıpla atlatacak ülkelerden biri olacağımıza inanıyorum. Bildiğiniz gibi yurt dışı müteahhitlik hizmetleri sektörü, global ekonomik değişimlerden hızlı etkilenmektedir. Bu kapsamda, küresel ekonomide yaşanan durgunluk ve güvensizlik, ticaret savaşları, müteahhitlerimizin proje üstlendiği bölgelerde yaşanan siyasi gerginlikler ve enerji fiyatlarındaki dalgalanmalar, yurt dışı yeni müteahhitlik hizmetlerimizi öncelikli olarak etkilemektedir. Bütün bu sorunlara ek olarak küresel ekonomi, Covid-19 salgını nedeniyle son 100 yılın belki en zor sürecini yaşamaktadır. Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) ise küresel ekonominin iyimser senaryoda yüzde 2,5, kötümser senaryoda ise yüzde 8,8 küçüleceğini öngörmekte. Salgın nedeniyle küresel ekonomideki yaşanan olumsuz gelişmeler, yurt dışı müteahhitlik sektörünü de doğrudan etkiliyor" dedi.
Ticaret müşavirlikler vasıtasıyla tüm firmaların proje bazlı durumunun her ülke özelinde takip edildiğini kaydeden Bakan Pekcan, "8 Nisan 2020 tarihinde Türkiye Müteahhitler Birliği ve bütün ticaret müşavirliklerimize bir yazı iletilerek, firmalardan salgın nedeniyle geçici olarak durdurulan, iptal olan ve iptal olma olasılığı bulunan projelere ilişkin bilgi toplanması talep edilmiştir. Türkiye Müteahhitler Birliği'nden(TMB) alınan şifahi bilgiler ve ticaret müşavirliklerimizin birçoğundan ulaşan yazılar kapsamında, salgın çerçevesinde iptal olan herhangi bir proje bulunmadığı öğrenilmiştir. Ayrıca işveren idarenin veya ülkedeki önlem sıkılığının durumuna göre geçici olarak durdurulan bazı projelerin bulunduğu, bu sayının da çok fazla olmadığı, genelde projelerin devam ettiği yavaşla görülmüştür. Konuya ilişkin olarak firmalarımızdan alınan değerlendirmeler genellikle işçi ve malzeme temininde yaşanan sıkıntılar ağırlıklı olup, hakedişler ile ilgili henüz ciddi bir sorun bize intikal etmemiştir" ifadesini kullandı.
Pekcan, salgın kapsamındaki küresel kısıtlamaların uzun süre devam etmesi durumunda, tüm ülkelerin ekonomilerine ciddi bir zarar vereceği ve bunun da firmaların hakedişlerine etki edebileceğinin göz önüne alınması gerektiğine vurgu yaparak, "Bu kapsamda, süreç, firma özelinde Ticaret Müşavirliklerimizce ve ilgili genel müdürlüğümüzce yakından izlenmektedir. İlerleyen dönemlerde yaşanabilecek olası sıkıntılarda gerekli ticaret diplomasisi araçlarını kullanarak sektörümüzün sorunlarını çözmek için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Bu süreçte ülke kaynaklarının da dikkatli bir şekilde kullanılması gerektiğine dikkati çeken Bakan Pekcan, şunları kaydetti: "Dolayıyla ülkemiz ekonomisinin bu süreci de en az hasarla atlatmasının sağlanması büyük önem taşıyor. Hep birlikte gerekli fedakarlıkları yaparak ve bize yakışan milli dayanışma ruhunu sergileyerek bu süreci atlatacağımızı umuyorum. Firmalarımızın devam eden işleri kapsamında ilgili ülkelere işçilerini götürmeleri talep edilmektedir. Bununla birlikte, tüm dünyada ciddi bir seyahat kısıtlaması mevcuttur. Buna rağmen bazı ülkelerin devam eden projeler kapsamında kendi ülkelerine giriş prosedürlerine ilişkin bilgiler hızlıca temin edilip sektörle paylaşılmaktadır" ifadesini kaydetti.
Pekcan, Türkiye'nin, yurt dışı müteahhitlik alanında bir marka haline geldiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"2020 yılı Nisan ayı sonu itibariyle 127 farklı ülkede 403,4 milyar dolar değerinde 10 bin 197 proje üstlenmiş bulunmaktayız. Geçen yıl 19,2 milyar dolarlık proje büyüklüğüne ulaşmıştık. Hedefimiz 20 milyar doları aşmak. Arzu ettiğimiz, hak ettiğimiz seviyeleri kısa sürede yakalayacağımıza yürekten inanıyorum. Bu süreç zorlukların ve sınamaların yanı sıra birçok sektörümüz için yeni fırsatları doğacaktır. Bunlardan birisi sağlık sektörü sağlık turizmi açısından önemli katkıları olacaktır. Ülkemizin sağlık sektörünün ne kadar güçlü olduğunu tüm dünya gördü. Özellikle ülkemizin büyük tecrübeye sahip olduğu sağlık sektörüne yönelik projelerin artacak olması firmalarımız adına yeni bir fırsattır. Bunlardan birisi de sağlık sektörü. Ülkemizin sağlık sektörünün ne kadar güçlü olduğunu bütün dünya gördü. Sağlık turizmi açısından olumlu katkıları olacağına inanıyoruz. Sizler için bu ülkelerdeki sağlık yatırımlarına daha çok ağırlık vereceğini, sizlerin sağlık alanında daha çok proje üstleneceğini tahmin ediyoruz."