Bakan Soylu: Küresel aktörlere, küresel şirketlere tabi olsaydık Ukrayna’dan daha zor durumda kalırdık

Antalya Diplomasi Forumu’na (ADF) katılan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, ‘Terörizmle Mücadele: Eksik olan nedir’ başlıklı panele konuşmacı olarak katıldı. Panelde, Orta Afrika Cumhuriyeti (OAC) Dışişleri Bakanı Sylvie Baipo Temon, Ekvator Ginesi Dışişleri Bakanı Simeón Oyono Esono Angue, Bahreyn Dışişleri Bakanı Abdullatif Bin Rashid Al Zayani, Uluslararası Enstitüsü (IIJ) İcra Sekreteri Thomas Wucthe birer konuşma yaptı.

Panel başlığını çok kritik olarak nitelendiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 2022 Küresel Terörizm Endeksi Raporu’na göre son 14 yılda Kuzey Amerika’da 153, Avrupa’da 2 bin 779, Mena bölgesinde 21 bin 926 terörist saldırı olduğunu söyledi. Soylu, "Beni bağışlayın, dünyadaki terörizmin kaynağı devletlerdir. Devletsiz bir terörizm olması mümkün değildir." ifadelerini kullandı.

Rakka’nın IŞİD’in elindeyken, PYD-PKK’nın eline bir tek kurşun atılmadan nasıl geçtiğini soran Bakan Soylu, şöyle konuştu:

"Rakka’da DEAŞ’lılar ne oldu?"

"Yani Rakka’da DEAŞ’lılar ne oldu? Bunlar bir terör örgütüydü. Nereye gittiler bunlar? Gittikleri yeri söyleyeyim. Afganistan, Doğu Türkistan- Çin arasındaki bir bölgeye yeni bir istikrarsızlığı ortaya çıkartmak için sevk edildiler. Yani yeni bir süreç yönetmek için.

DEAŞ nereden çıktı, bir terör örgütü. El Kaide’yi kim, niçin üretmişti? Kim niye kaldırdı sonra? DEAŞ, El-Kaide’nin bir türevidir. Düşünce, felsefi, sistematik olarak da onun bir türevidir.

Bütün bu soruları sormamın bir tek sebebi var. Biz 20’nci asrın sonuna giderken Avrupa’da yepyeni bir süreç başladı. 21’inci asrın ilk 10 yılında Londra’nın merkezinde ağır silahlı polisler, insanlar metroyla seyahat etmekten korkuyor, Berlin’de bir uluslararası toplantı yapılırken kıyamet yarısı bir şey kopuyor, herkes birbirine giriyor. Avrupa’nın birçok yerinde böyle."

Dünyada vekalet savaşı olduğunu belirten Soylu, kendi kanaatini ise şöyle açıkladı:

"Batı bütün problemlerini Doğu’ya yıkmak istiyor"

"Dünya var olduğu günden bugüne kadar Doğu ve Batı arasındaki bu mücadelede acımasız bir şekilde sürüyor. Batı bütün problemlerini Doğu’ya yıkmak istiyor. 40-50 bin dolarlık kişi başına gelir seviyesinin üzerinde olan ülkeler, insanlarına problem hissettirmek istemiyor.

Doğu’nun altı zengin, Batı’nın üstü zengin. Batı’nın altı fakir, Doğu’nun üstü fakir. Soğuk Savaş dönem sonrası dünyaya biçilen küreselleşmenin bir yalan olduğu ve esas itibarıyla küreselleşme üzerinden vekalet savaşlarının, iç savaşların, göçlerin, uyuşturucunun ve hatta 21’inci yüzyılın yeni problemi olan siber savaşlar, siber suçlar ve siber-gayrimeşru gelirlerin etken olduğu bir süreç içerisindeyiz."

Türkiye’nin PKK terör örgütüyle 40 yıldır mücadele ettiğine dikkat çeken Soylu, PKK’yı temsil eden birisinin, geçen yıl haziran ayında BM’de yetkililerle bir masada oturduğunu belirterek şöyle konuştu:

"Şu soruları soralım: Bir, terörist örgütler insan kaynağını nereden buluyor?"

"Masanın bir tarafında bir terörist, diğer tarafında BM yöneticileri oturuyorlar, ‘bundan sonra çocuk savaşçı kullanmayacağız’ diye anlaşma imzalıyorlar. ’12-14 yaşındaki çocukları kullanmayacağız’ diye anlaşma imzalıyorlar. Beni bağışlayın, dünyadaki terörizmin kaynağı devletlerdir. Devletsiz bir terörizm olması mümkün değildir.

Şu soruları soralım: Bir, terörist örgütler insan kaynağını nereden buluyor? İki, terör örgütleri mali kaynağı nereden buluyor, bu mali kaynağı kim veriyor? Üç, lojistik kaynağı nereden buluyorlar? Dört, terör örgütleri en önemlisi ideolojik ve siyasal pozisyonlarından kimden destek alıyorlar, nereden sağlıyorlar, nasıl gerçekleştiriyorlar?

Bütün bunlarla ilgili değerlendirmeyi ‘mış’ gibi yaparsak bugünkü duruma geliriz. Eğer herkes üzerine sorumluluğu alarak, samimi gerçekleştirirse dünyada terörle mücadele etmek çok kolay olur. Çünkü, paranın, insanın nereden nereye transfer edildiğini kontrol etmek, devletlerarası ilişkilerin kolay işlerinden biridir."

Interpol’ün 15 Temmuz darbe girişimi suçlularını Türkiye’ye vermemesini eleştiren Bakan Soylu, Almanya, ABD, Hollanda, Avusturya, İngiltere’nin bunları saklaması durumunda terör örgütlerinin moral bulacağını kaydetti. Soylu, şöyle konuştu:

"Sanal kumarın dünyadaki patronu İngiltere"

"Bu bir siyasi retorik değil. Eğer bu anlayışla bakılırsa terör meselesine, uyuşturucudan, göçmen kaçakçılığına, dünyanın yeni ve en önemli suçlarından biri sanal bahis ve sanal kumar, burada söylemek istiyorum. Sanal kumarın dünyadaki patronu kimdir? İngiltere.

İngiltere kendi yönlendirdiği veya kendi ülkesinden yönlendirilen bu meseleyi durdurabilme kabiliyetine sahip değil midir? Durduramaz mı? Bu neye benziyor? Eğer Amerika binlerce TIR silahı PYD terör örgütüne gönderirse, eğer Almanya ve Amerika FETÖ terör örgütlerinin mensuplarını kendi ülkelerinde barındırır ve bir ülkenin rejimini ve sistemini ortadan kaldırmaya çalışırsa, herkes suçlularla ittifak etmeye başlar. Bugün dünyanın temel problemi bu."

Terörün gerçek varlık sebebinin istikrarsızlaştırmak olduğunu dile getiren Süleyman Soylu, Türkiye’nin terörle mücadelesi ve savunma sanayindeki gelişmeleri anlattı. Soylu, “Eğer biz küresel aktörlere, küresel şirketlere, Türkiye olarak küresel şampiyonlar ligine tabi olsaydık, Ukrayna’dan daha zor bir durumda kalırdık, bu kadar açık ve net” dedi.

Terör örgütlerinin ortadan kaldırılmasının yanı sıra onun arkasındakileri ve destekleyenleri de ortadan kaldırmak gerektiğine işaret eden Bakan Soylu, şunları kaydetti:

"Dünya bir suç bataklığı içerisinde, bunun mesulü Batılı gelişmiş ülkelerdir"

"Bu küresel akılla dünyayı ne terör örgütlerinden, ne iç savaşlardan, ne vekalet savaşlarından, ne kitlesel göçler, ne uyuşturucu yaygınlığı, ne mali suçlar, sanal kumar, kripto, organizasyonlar, coin gibi paraların başka piyasalarda aklanmasından kurtarabiliriz.

Beni bağışlayın, dünya bir suç bataklığı içerisinde, bunun mesulü Batılı gelişmiş ülkelerdir. Terör de bu bataklığın içerisindedir. ‘Mış’ gibi yapabiliriz. Yapıyor Batı zaten, Suriye’deki ölen insanlar, çocuklar, kadınlar, yaşlılara ‘mış’ gibi yaptı.

Türkiye içerisinde tam bin yıldır bu medeniyet içerisinde yaşayanları, birbirine düşürebilmek ve bu ülkenin istikrarını ortadan kaldırabilmek için elinden geleni ortaya koydu." (DHA)