Bakandan öğretim üyelerini kızdıracak açıklama

Gazi Üniversitesi'nde yeni akademik yılın başlaması dolayısıyla bir konuşma yapan Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, "28 Şubat'tan bu yana bakın bilim adamları, hür iradenin, hür düşüncenin, demokratik değerlerin, demokratik iradenin sahibi ve temsilcisi olmaları gerekirken, birçok yerde öğretim üyeleri antidemokratik davranışlara, militarizme alkış tuttular" dedi Gazi Üniversitesi'nde yeni akademik yılın başlaması dolayısıyla Mimar Kemaleddin Salonu'nda tören düzenlendi. Törene, Milli Eğitim Bakanı Çelik, Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. Bakan Çelik: "Torba kadro konusunda üniversiteler sınıfta kaldı" Törende konuşan Milli Eğitim Bakanı Çelik, Rektör Ayhan ile Öğrenci Konseyi Başkanı Yılmaz'ın konuşmalarına değinerek, gerekli notları aldıklarını kaydetti. Üniversitelerin bütçesinin batı standartlarında olmadığını, ancak göreve geldiklerinden bu yana büyük ilerleme kaydedildiğini söyleyen Bakan Çelik, öğretmenlerin, öğretim elemanlarının, sağlık personelinin, hakimlerin, polislerin haklı gerekçelerle maaşlarının yükseltilmesini istediklerini belirterek, "Eğer pastayı 10'a bölersek ve pastanın ebadı buysa birine çok verirsek diğerinden kısmamız lazım. Pastanın ebadını büyütmek gerekiyor" diye konuştu. Rektör Ayhan'ın, "Torba bütçe" isteğine de değinen Bakan Çelik, "Milli Eğitim Bakanlığı'na da torba bütçe verilmiyor" dedi. Bakanlığın 23 milyar YTL'lik bütçesinde sabit ve cari harcamalar, yatırımlar, proje giderleri bulunduğunu anlatan Çelik, üniversitelerin, "Torba kadro" uygulamasında başarılı olamadığını savundu. Norm kadro uygulaması nedeniyle MEB'e bağlı herhangi bir okulda kaç öğretmenin görev yaptığının bilindiğini söyleyen Milli Eğitim Bakanı Çelik, "Torba kadro konusunda üniversiteler sınıfta kalmıştır" dedi. "Rektör seçimlerinin olmaması gerekir" Bakan Çelik, "Eğer üniversitenin rektörü tıp fakültesinden ise tıp fakültesine 300 tane yardımcı doçent tayin ediyor, ziraat fakültesinden ise o fakülteye tayin ediyor. Hangi fakültenin, hangi anabilim dalının kaç öğretim üyesine ihtiyacı olduğu sabit olsaydı, böyle bir şeye girilmezdi. Ben bir bakan olarak kendi müşavirimi tek başıma tayin edemiyorum, üçlü kararnameyle tayin ediliyor. Ama bir üniversite rektörü kendi genel sekreterini sadece kendi imzasıyla bir kalemde tayin ediyor. Siz bizden çok daha rahatsınız sayın rektör. Netice itibarıyla torba kadro konusunda üniversitelerde çok ciddi bir istismar yaşanmıştır. Bu da üniversitelerdeki rektör seçimlerinden kaynaklanmıştır. Defalarca söyledim, rektörlük seçimleri üniversitelerde öğretim üyeleri arasına büyük fitne sokmuştur. Rektör seçimlerinin olmaması gerekir" dedi. Rektör Ayhan'ın birçok sitemi olduğunu, bu sitemlerden rahatsızlık duymadıklarını anlatan Hüseyin Çelik, Türkiye demokratikleşecekse bunun üniversiteler öncülüğünde gerçekleşeceğini ifade etti. "Militarizme alkış tuttular" Çelik, "28 Şubat'tan bu yana bakın bilim adamları, hür iradenin, hür düşüncenin, demokratik değerlerin, demokratik iradenin sahibi ve temsilcisi olmaları gerekirken, birçok yerde öğretim üyeleri antidemokratik davranışlara, militarizme alkış tuttular. Rahatsız edici olan bu" diye konuştu. Çelik, Ayhan'ın dile getirdiği AOÇ arazisindeki durum ile ilgili olarak da "Bunun doğru bir tarafı yoktur. Bunu benim aklım almaz" dedi. Milli Eğitim Bakanı Çelik, yeni akademik yılın öğrencilere ve öğretim üyelerine hayırlı olmasını diledi.