Karaman'ın Ermenek İlçesi'nde geçen yıl 28 Ekim günü, terk edilen ocağa dolan suyun yanındaki ocağı basmasıyla yaşamını yitiren 18 madencinin ailesine verilecek evlerin tapuları dağıtıldı. Törene katılan Enerji ve Tabii Kaynaklara Bakanı Taner Yıldız ile Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, konuşmak için kürsüye çıktıklarında partililer tarafından slogan atılması ve alkışlanması üzerine, ölen madencilerin eşleri tepki gösterdi.
Davete katılan AKP'liler, 'Türkiye seninle gurur duyuyor' sloganı atmaya başladı. Bunun üzerine ölen madencilerden Mehmet Tokat'ın eşi Zeynep Tokat, oturduğu yerden ayağa kalkıp, ''Neyle gurur duyuyorsunuz? Bizim acımız var. Canlarımız gitti. Ne demek gurur duyuyorsunuz'' diyerek tepki gösterdi
DHA’da yer alan habere göre, Ermenek'in Pamuklu Köyü'nde, Has Şekerler Madencilik Şirketi'ne ait linyit ocağını, eski ocakta biriken suyun basması sonucu 34 işçiden 18'i mahsur kaldı. Facianın ardından başlayan kurtarma çalışmaları 38 gün sürdü. Bu çalışmalar kapsamında 18 işçinin cesetleri farklı zamanlarda ulaşılarak ocaktan çıkartıldı.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), ölen 18 madencinin ailesine ev hediye etti. 17'si Ermenek'te, 1'i Zonguldak'ta alınan evlerin tapu dağıtım töreni bugün Ermenek'te Ahmet Keleşoğlu Kültür Merkezi'nde yapıldı.
Tapu dağıtım törenine Enerji ve Tabii Kaynaklara Bakanı Taner Yıldız, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ölen madencilerin aileleri ve davetliler katıldı. Ölen madencilerin aileleri salonda sol bölümde, davetlilerde sağ bölümde oturtuldu.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, madencilerin helal kazançlarının peşinde koşarken öldüklerini belirtti. Hisarcıklıoğlu, ''Acıyı yaşayan bilir ve elbette hiçbir şey acıyı hafifletmez. Bizler de geride kalanların, yalnız olmadıklarını bilmelerini istiyoruz. İşçilerimizin emaneti olan çocukların, sahipsiz olmadıklarını bilmelerini istiyoruz. Bu evleri kendilerine verirken onların hayatını kolaylaştıracak adımları atma gayreti içindeyiz'' dedi.
Törene katılan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, konuşmasını yapmak için kürsüye çıktığı sırada davetliler arasındaki AKP'liler, 'Türkiye seninle gurur duyuyor' sloganı atmaya başladı. Bunun üzerine ölen madencilerden Mehmet Tokat'ın eşi Zeynep Tokat, oturduğu yerden ayağa kalkıp, ''Neyle gurur duyuyorsunuz? Bizim acımız var. Canlarımız gitti. Ne demek gurur duyuyorsunuz'' diyerek tepki gösterdi.
Bu sırada babasının cenaze törenine yırtık ayakkabıyla gelmesi geniş yankı uyandıran ölen madenci Tezcan Gökçe'nin eşi Ayşe Gökçe de tezahüratta bulunanlara sert tepki gösterdi. Ayşe Gökçe, "Ne verdiniz de gurur duyuyorsunuz siz? Bize bir şey verdiğiniz yok. Biz bir şey istemiyoruz'' dedi. Gökçe, sakinleştirmek isteyen bakanların korumalarına da, ''Benim iki acım var. Sakin olamam ben. İki yiğidimi yitirdim ben. Aklımı yitireceğim'' dedi.
Tekrar yerinden kalkan Zeynep Tokat, slogan atan partililerin yanına yaklaşıp, ''Neyle gurur duyuyorsunuz siz? Bizim çektiğimiz acıyı biliyor musunuz? Neyle gurur duyuyorsunuz?'' diyerek tepkisi gösterip kalabalığın arasından geçip salonu terk etti. Zeynep Tokat, salonun dışında bekleyenlere de ''Sizin yüzünüzden bunlar başımıza geldi. Bir Soma yasası çıkardınız başımıza. Neyin gururunu duyuyorsunuz. Bize Cumhurbaşkanı, Başbakan ne yaptı? Gelip başsağlığında bile bulunmadılar'' dedi.
Salonda tepkisi sürdüren Ayşe Gökçe de sakinleştirilmek için sivil polisler tarafından salon dışına çıkartıldı. Gökçe, kendisine eşlik eden emniyet müdürü ve amirine ''Hiçbir yardım gözümde yok. İki yiğidimi yitirdim'' dedi.
Bu sırada salonu terk eden Zeynep Tokat tekrar salona girmek istedi. Ancak polisler izin vermeyip sakinleştirmeye çalıştı. Tepkiler devam ederken Bakan Yıldız, konuşmasını sürdürdü.
Bakan Yıldız, Türkiye'den 559 yeraltı madeninin bulunduğunu bunun 217'sinin kömürle alakalı olduğunu ve bunda yarısının yapılan kontroller sonucu kapatıldığını belirtti. Ermenek'teki kömür ocaklarının da kapalı olduğunu belirten Yıldız, kapalı olan 3 ocaktan 2'sinin şartları yerine getirdiği için açılmak üzere olduğunu kaydetti.
Taner Yıldız, madencilerin kapalı olan ocakların açılmasını talep ettiklerini hatırlatarak, ''Bazı kardeşlerimiz diyor ki, bu bizim iş kapımız, ekmek kapımız. Ama biz bu ekmek kapısının yeni bir acıya dönüşmesini istemeyiz. O yüzden bu tedbirleri alıyoruz. Arkadaşlarımız o işyerlerinin açılmasını isterken tabii ki çalışma şartlarına, iş güvenliği ve iş sağlığı ile ilgili konulara mutlaka dikkat etmemiz lazım'' diye konuştu.
Bakan Taner Yıldız'ın ardından Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan kürsüye çıktı. Konuşması sırasında Bakan Elvan'ın, alkışlanması üzerine ölen madenci İsmail Gürses'in eşi Havva Gürses, 7.5 aylık bebeğini gösterip, yetim kaldığını belirterek, ''Bu çocuk babasız kaldı. Dünyayı verseniz hiçbir şey olmaz'' diyerek salonu terk etti. Konuşmasını sürdüren Bakan Elvan da, ''Burada ağlayan ve üzüntü içinde olan kardeşlerimiz anlıyorum. Kolay değil. Ocağa ateş düştüğü anda oradaki hissiyatı anlamak kolay değil. Onun içinde bu kardeşlerimizi normal görelim. O ocakta ancak hissedebilirsiniz o acıyı. Yemeğini yerken, yatarken, çocuğuyla bütünleşirken ancak o acıyı hissedebilirsiniz. O yüzden bu kardeşlerimizi kucaklamamız lazım. O yüzden bu kardeşlerimizin çığlıklarını yanlış görmemek lazım. Yoksa bu kardeşlerimiz kötü niyetinden bunları söylemiyorlar. Bir eşi kaybetmek kolay mı? O acıyı yaşayan bilir. O nedenle bu kardeşlerimizi lütfen burada bulunan her bir kardeşimiz hoş görmeli. Bu kardeşlerimizi kucaklayacağız ve kucaklamaya da sonuna kadar devam edeceğiz'' dedi.
Bu sırada bir madenci yakını da "Söz veriyor musunuz?" diye Bakan Elvan'a sordu. Elvan'da yanlarında olacağına söz verdi.
Konuşmaların ardından Rifat Hisarcıklıoğlu, sembolik olarak bir tapuyu Bakan Elvan'a teslim etti.
Programın ardından törenin yapıldığı Kültür Merkezi önünde ise maden faciasının ardından yapılan denetimler sonucu üretimi durdurulan diğer ocaklarda çalışan yaklaşık 50 işçi, 4 aydır işsiz kaldıklarını anlatmak için 'Verilen sözlerin hiçbirisi tutulmadı' yazılı pankart açtı.
Tepkilerini dile gösteren işçilerin elindeki dövizler alınıp, kültür merkezinin bahçesine aldı. İçlerinden 5 temsilci, 3'üncü katta dinlenen 2 bakanla görüştürüldü.
Bakan Elvan ve Yıldız, daha sonra Ermenek'ten ayrıldı.