Tarım ve Orman Bakanlığı, ticari ya da amatör amaçlarla denizde avlanırken takılan, yırtılan, kopan veya genel olarak kaybedilen ağlara takılması ya da altında kalması sonucunda birçok deniz canlısı ölmesine neden olan hayalet avcılık için çalışma başlattı. Bakanlık, deniz ve göllerde 4 yıl içinde 389 bin metrekare ağ ile 2 bin 300 balıkçı sepeti çıkardı.
Hürriyet'ten İdris Emen'in haberine göre, Balık avcılığında kullanılan uzatma ağları, paraketa ve kafes gibi av malzemeleri hava koşulları, deniz kuşlarının şamandıra iplerini gagalayarak çözmesi, gemi enkazlarına takılması ve işaret şamandıralarının iyi bağlanamaması gibi nedenlerden kaybolur. Bu av malzemeleri, dibe çökerek denizdeki canlıları avlamaya devam ediyor. Buna da ‘hayalet avcılık’ deniliyor. Kaybolan av malzemelerine takılan balıkların çürümesi deniz faunasına ciddi zararlar verirken, mercan resiflerin üzerine düşen balıkçı ağları da mercan resiflerinin oksijen almasını önleyerek zamanla resiflerin ölmesine neden oluyor. Denizlerin kaybolan av araçlarından temizlenmesi için Tarım ve Orman Bakanlığı, Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü 2014 yılında bir çalışma başlattı. Çalışma kapsamında aynı yıl Türkiye genelinde 725 bölgede araştırma yapıldı. Yapılan araştırma sonucunda 750 bin metrekare uzatma ağı, 44 gırgır ağı ve 20 trol ağının kaybolduğu anlaşıldı. Proje kapsamında Adana, Mersin, Hatay, Muğla, İzmir, Çanakkale, Balıkesir, Bursa, İstanbul, Sinop, Isparta ve Konya illerinde temizlik faaliyetine girişildi. Dalgıç ve sualtı robotları kullanılarak 504 bölgede 23 bin dekarlık alan tarandı. Dört yılda deniz ve göllerden 389 bin metrekare ağ ile 2 bin 300 sepet çıkartıldı.
Denizlerin terk edilmiş av malzemelerinden temizlenmesi projesiyle olumlu sonuçlar alındığını belirten Tarım ve Orman Bakanlığı, projeyle ilgili, “Yapılan gözlemler ve incelemeler neticesinde proje çalışmalarıyla elde edilen sonuçların kısa vadede olumlu sonuçlar verdiği belirlenmiştir. Örneğin ülkemizde avcılığı tamamen yasaklanarak koruma altına alınan kırmızı mercanlar yoğun olarak Ayvalık deniz alanında bulunmaktadır. Terk edilmiş ağların çıkarılmasıyla mercanların canlılığını kaybetmesinin önüne geçildiği ve bu bölgedeki güzelliğine yeniden kavuştuğu görülmüştür” açıklaması yaptı. Terk edilmiş kafes ve ağların deniz ekosistemine ciddi zararlar verdiğini söyleyen İstanbul Üniversitesi Deniz Bilimleri ve İşletmeciliği Enstitüsü, Fiziksel Oşinografi ve Deniz Biyolojisi Anabilim Dalı uzmanı Yrd. Doç. Dr. Ahsen Yücel, hayalet avcılığının zararlarını şöyle anlatıyor: “Deniz tabanına düşen ağ ile kafesler ekosisteme üç şekilde zarar veriyor. Birincisi bu araçlar suda kaldıkları sürece koruma altında olan türleri de avlayarak bu türlerin yok olmasına neden oluyor. İkincisi ağların üzerinde biriken ölü organizmalar bakteriyolojik kirliliğin artmasına neden oluyor. Üçüncü bu ağlar parçalanıp özellikle kaplumbağa gibi canlılara dolanarak boğulmalarına neden oluyor. Denizlerin kaybolan ağlar ve kafeslerden temizlenmesi lazım.”
Tarım ve Orman Bakanlığı, kaybolan av malzemeleriyle ilgili balıkçılara şu uyarıda bulundu: “Çalışma yapılacak yeni bölgelerin tespit edilmesi ve projenin etkinliğinin arttırılması için balıkçılarımızın, kaybolan av araçlarını [email protected] e-posta adresine ya da bakanlığın il veya ilçe müdürlüklerine bildirilmesi oldukça faydalı olacaktır.” Muğla’nın Bodrum ve Milas ile Aydın’ın Didim ilçesi sınırları içersinde kalan Mandalya Körfezi’ndeki balık çiftlikleri, vatandaşları ve tatilcileri tedirgin ediyor. Balık çiftliklerinden zaman zaman ters akıntı ve rüzgârın etkisiyle geldiği öne sürülen atık maddeler Bodrum’un Gündoğan, Göltürkbükü ve Güvercinlik, Milas’ın Boğaziçi ve Kıyıkışlacık ile Didim’in Akbük sahillerini, plajlarını ve turistik koylarını kirletiyor. Yaklaşık 12 yıl önce sahillerde kurulu olan balık çiftliklerinin yaklaşık 1- 1.5 mil uzağa taşınmasına rağmen bölgede zaman zaman rastlanan kirlilik turizmcileri de endişelendiriyor.