T24 - Tüm ülkenin istihbari olarak dinlenmesi/izlenmesi kararı, MOBESE kameralarıyla tüm alanların gözetlenmesine karşın, hâkim ve savcı alımlarındaki torpilin önlenmesi için getirilen mülakatlarda kamera kullanılması kuralı yasayla ortadan kaldırılıyor. Adalet Bakanlığı hazırladığı taslakta, gerekçe olarak “özel hayatın gizliliğini” gösterdi. Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan haber şöyle:Adalet Bakanlığı’nın hazırladığı, kurum ve kuruluşların görüşlerine gönderilen Hâkimler ve Savcılar Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Taslağı’nda tartışmalı düzenlemeler öngörüldü. Taslağa göre, hâkim ve savcı alımlarına yönelik mülakat sırasında “sesli ve görüntülü kayıt yapılamayacak.” Madde gerekçesinde, mülakatlarda kamera sisteminin kaldırılması şu ilginç gerekçeye dayandırıldı: “...Sınav sırasında ses ve görüntü kaydının mesleğin gerekleri bakımından değerlendirme kapsamında bulunmayan, bir kısım başka yeteneklerin ön plana çıkmasını sağlayacağı, mülakatın amacı ile uyuşmayan sonuçlara neden olacağı ve yeniden değerlendirme ya da denetim açısından işlevsel olmadığı açıktır. Adayların mülakattaki davranışlarının ve verdikleri cevapların sesli ve görüntülü kayda alınması anayasanın 20. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliği ilkesine aykırılık oluşturacağından kişinin özel hayatına müdahale niteliğindeki mülakat sırasında sesli ve görüntülü kayıt tutulması mümkün değildir.” Özel hayatın gizliliği gerekçesiyle hâkim ve savcı adaylarının mülakatında kamera yasağına hazırlanan Adalet Bakanlığı, tüm ülkede izleme ve dinlemeye yönelik mahkeme kararlarını ise görmezden gelmişti. Adalet Bakanlığı, jandarma, MİT ve emniyet istihbaratının tüm Türkiye’deki telefon ve e-posta görüşmelerinin de izlenmesine olanak sağlayan mahkeme kararlarına karşı yalnızca jandarmanın yetkisi yönünden iptalini sağlamıştı. Ancak, MİT ile emniyet istihbaratının ise dinleme ve izleme kararlarına yönelik adım atmamıştı. Yargıçlar bölgede yargılanacak Görev suçu nedeniyle hâkim ve savcıların yargılamaları, birinci sınıfa ayrılmış olanlar için Yargıtay’ın görevli ceza dairesinde, birinci sınıfa ayrılmamış olanlar için ise ağır ceza mahkemesinde yapılıyordu. Taslağa göre, tüm hâkim ve savcıların yargılamalarının bölge adliye mahkemelerinde yapılması öngörülüyor. Hâkimlere performans formu İdari görevlerdeki hâkim ve savcılar için doldurulan “sicil fişi” uygulaması yerine de “performans formları”nın doldurulması öngörülüyor. Müfettişlerce doldurulan hal kâğıdı uygulamasına da son verilerek yerine “performans değerlendirme ve geliştirme formları” uygulaması getirilecek. Taslağa göre hâkim ve savcı bir yerden başka bir yere atandığı an kamu görevlisi olan eşi de aynı yere tayin edilecek. Mevcut kanunda hâkim ve savcılar için “inceleme, soruşturma ve kovuşturma” yapılması düzenleniyor. Taslakta ise “araştırma” işlemi de ekleniyor. Buna göre HSYK’ye bağlı müfettişler hâkim ve savcılar hakkında araştırma da yapabilecek. Asılsız ihbar cezasız Mevcut uygulamada hâkim ve savcıların mesleğe başlangıç için eğitim süresi bir yıl iken kanun taslağında bu sürenin 6 aya indirilmesini ön görülüyor. Yürürlükteki yasada, hâkim ve savcılar hakkında asılsız ihbarda bulunanlara hapis cezası öngörülüyordu. Taslakla asılsız ihbara ceza yaptırımı kaldırılıyor. Daha önce hâkim ve savcıyı eğitim için yurtdışına gönderme yetkisi sadece Adalet Bakanlığı’na ait iken, taslakta bu yetkinin HSYK’ye verilmesi öngörüldü. Hem soruşturma hem de kovuşturma aşamasında hâkim ve savcılara verilen en az 3 gün olan savunma süresi 7 güne çıkartılacak.
Hâkim ve savcıların mesleki kimlik kartlarına, tüm resmi ve özel kuruluşlar tarafından kabul edilecek resmi kimlik kartı niteliği kazandırılacak.