Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Balyoz davasında eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, ve eski Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan'a verilen 20'şer yıl hapis cezasının onanmasını istedi.
Hürriyet gazetesinin davaya ilişkin haberine göre; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Balyoz Planı davasında eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, Orgeneral Bilgin Balanlı, MHP Milletvekili emekli Korgeneral Engin Alan, emekli Orgeneral Ergin Saygun ve eski MGK Genel Sekreteri emekli Orgeneral Şükrü Sarıışık'ın da aralarında olduğu 256 sanık hakkındaki mahkumiyet kararlarının onanmasını istedi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nce karara bağlanan Balyoz Planı davasıyla ilgili tebliğnamesini hazırlayarak dava ile ilgili kararı verecek Yargıtay 9. Ceza Dairesine gönderdi. 361 sanık hakkında duruşmalı temyiz istenmesi nedeniyle Yargıtay 9. Ceza Dairesi sanıklar hakkındaki kararını duruşma yaparak verecek.
Tebliğnamede, sanıklar eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek ve eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan'a verilen 20'şer yıl hapis cezası ile Orgeneral Bilgin Balanlı, MHP Milletvekili emekli Korgeneral Engin Alan, emekli Orgeneral Ergin Saygun ve eski MGK Genel Sekreteri emekli Orgeneral Şükrü Sarıışık'a verilen 18'er yıl hapis cezalarının onanması istendi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesinde 67 sanık hakkındaki mahkumiyet kararlarının ise bozulması telap edildi.
Hürriyet muhabiri Oya Armutçu'nun haberine göre;
Balyoz tebliğnamesinde büyük tartışmalara yol açan dijital verilerin elde edilişinde hukuka aykırı bir durum olmadığı değerlendirmesi yapıldı.
Tebliğnamede "AHİM, dijital delilleri hukuka uygun ve suçun sübutuna esas alınabileceği teyit edilmiştir" denildi. TSK dışındaki balyoz harekâtı planı gibi bir çalışma yapmasının nicelik ve nitelik olarak mümkün olmadığı belirtilen tebliğnamede şöyle denildi;
Darbe suçunun mağduru hükümettir. Darbe suçunun oluşumu için bir terör örgütünü varlığı da şart değildir. Darbe suçuna katılanlardan cebir ve şiddet gibi yöntemleri tüm sanıkları kullanması da şart değildir. Sanıkların eylemleri hazırlık hareketi niteliğinde değildir. Suç teşebbüs aşamasında kalmıştır.
Tebliğnamede adil yargılanma haklarının iddia edildiği ve savunma haklarının kısıtlandığı yönündeki itirazların da yerinde olmadığı sonucuna varıldığı belirtildi. Sanıkları avukatlarının duruşmalarına katılmaları için İstanbul Barosu'na yazı yazıldığı, bu süreçte duruşmaların ertelendiği, mahkemenin durumu hakkın kötüye kullanılması olarak değerlendirildiği belirtildi