Bangladeş'ten Myanmar'a resmi protesto

Bangladeş'ten Myanmar'a resmi protesto

Myanmar'ın Arakan (Rakhine) eyaletinde yaşayan Müslümanların Bangladeş'e kaçışı sürerken, Bangladeş, Myanmar'ın Dhaka büyükelçisine resmi protesto verdi.

Protestoda Arakanlı Müslümanların Myanmar'dan Bangladeş'e toplu olarak göç etmesine neden olan şiddetin durdurulması çağrısı yapıldı.

Arkaan bölgesinde Myanmar ordusunun Arakanlı isyancılara yönelik yaptığını iddia ettiği operasyonlar ve yaklaşık iki haftadır devam eden çatışmalardan kaçan ARakanlı Müslümanların sayısı 150 bine ulaştı.

Birleşmiş Milletler, şiddet nedeniyle Bangladeş'e kaçan Arakanlı Müslümanların sayısının 300 bini bulabileceği uyarısında bulundu.

Öte yandan Bangladeşli iki hükümet yetkilisi de Myanmar'ın Bangladeş sınırına mayın döşediğini öne sürdü.

İsimlerini vermek istemeyen yetkililer, amacın Arakanlı Müslümanların geri dönmesini engellemek olabileceğini de belirtti.

İki yetkili, Bangladeş hükümetinin mayın döşendiğini fotoğraflar ve muhbirler aracılığıyla öğrendiklerini söyledi.

Yetkililerden biri, Bangladeş-Myanmar sınırındaki dikenli tel örgünün yanına mayın döşendiğini, kendilerine bağlı görevlilerin toprağa birşeyler gömen üç ya da dört grup gördüklerini ve ardından mayın döşediğini muhbirlerine doğrulattıklarını anlattı.

Haber kaynakları, gördükleri grupların üniformalı olup olmadıkları konusuna bir açıklık getirmedi, ancak Arakanlı isyancı olmadıklarından emin olduklarını söyledi.

Bagladeşli sınır muhafızı Manzurul Hassan Khan, Reuters'a daha önce yaptığı açıklamada, Myanmar tarafında Pazartesi günü iki patlamanın mayın döşenirken meydana geldiği spekülasyonlarından sonra Salı günü de iki patlamanın duyulduğunu anlattı.

Khan, sınır yakınındaki patlama nedeniyle bir çocuğun bacağının koptuğunu, başka bir çocuğun hafif yaralandığını kaydetti.

Pazartesi günü aynı bölgede meydana gelen patlamada da bir kadın bacağını kaybetmişti.

Ülkenin fiili lideri Aung San Suu Kyi'nin sözcüsü Zaw Htay, Pazartesi günkü patlamanın ardından Reuters'a olayın açıklığa kavuşturulması gerektiğini söylemişti:

"Nerede patladı? Oraya kim gidebilir ve bu mayınları kim döşedi? Teröristler tarafından döşenmediğinden kim emin olabilir?"

Yakın bir zamana kadar askeri cuntanın yönetimde olduğu Myanmar, 1997 anti-personel mayınlarının kullanılması, stoklanması, üretilmesi ve transferinin yasaklanmasına dair Birleşmiş Milletler sözleşmesini imzalamayan ülkelerden biri.

Myanmar hükümeti ise, krizin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne taşınmaması için Çin ve Rusya ile görüştüklerini açıkladı.

Myanmar Ulusal Güvenlik Danışmanı Thaung Tun, başkent Naypyitaw'da düzenlediği basın toplantısında "Çin dostumuz, Rusya da öyle, bu nedenle böyle bir durumun meydana gelmesi olası değil" dedi.

Myanmar'ın fiili lideri Aung San Suu Kyi ise, son krizin patlak vermesinden beri Arakan Müslümanları konusunda ilk kez konuştu ve Arakan eyaletindeki krizin yanlış aktarıldığını söyledi.

Suu Kyi'nin ofisi, sözlerin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile telefon görüşmesi sırasında sarf edildiğini kaydetti.

Yerel basının paylaştığı detaylara göre Suu Kyi telefon görüşmesi sırasında sahte fotoğrafların yayıldığını söyledi ve bunları "farklı topluluklar arasında sorunlar çıkarmak ve teröristlerin çıkarlarına hizmet etmek için hesaplanmış dezenformasyon" şeklinde tanımladı.

Suu Kyi görüşmede "Arakan eyaletindeki insanların korunması için hükümetin elinden geleni yaptığını" kaydetti.

Arakanlı isyancıların 25 Ağustos'ta güvenlik güçlerine düzenlediği saldırı sonrası Myanmar ordusunun müdahalesinin ardından geçen iki haftada yaklaşık 125 bin kişinin Arakan eyaletindeki şiddet olaylarından kaçtığı belirtiliyor.

Myanmar'ın Rakhine eyaletindeki Müslümanlar, vatandaşlık ve tüm diğer haklardan yoksun yaşıyor.

"duruma müdahale etmesi gerektiğini" söylemişti