BANKA KREDİLERİ EĞİTİM ANKETİ ANKARA (A.A)

-BANKA KREDİLERİ EĞİTİM ANKETİ ANKARA (A.A) - 06.08.2010 – Merkez Bankası'nın Nisan-Haziran 2010 dönemi için Banka Kredileri Eğilim Anketi, bankaların, geçen dönemde işletmelere verdikleri kredilere uyguladıkları standartların gevşetilmesi yönündeki eğilimin, bu dönemde zayıfladığını hatta büyük işletmelere verilen kredilerde tekrar sıkılaştırmaya başlandığını gösterdi. Bankanın anketine göre, genel eğilimin aksine, bankaların bu döneme dek standartları sıkılaştırmayı tercih ettikleri uzun vadeli kredilerde ise bu dönem ilk kez bankaların standartları gevşettikleri görüldü. Temmuz-Eylül 2010 dönemi için bankaların beklentileri; kısa ve uzun vadeli kredilerde standartların gevşetilmeye devam edeceği, küçük ve orta ölçekli işletmelere verilen krediler ile büyük işletmelere verilen kredilerde ise değiştirilmeyeceği şeklinde oldu. Söz konusu standartları etkileyen faktörler incelendiğinde; genel ekonomik faaliyetlere ilişkin beklentiler ile diğer bankaların rekabetinin bu dönemde de bankaları standartların gevşetilmesi yönünde etkilerken, diğer tüm faktörlerin standartların sıkılaştırılması yönünde etkisi görüldü. Ankette, işletmelere verilen kredilerin koşul ve kuralları açısından; bankaların bu dönemde de ortalama krediler üzerindeki kar marjını artan oranlarda kısmaya devam ettikleri, önceki dönemlerde sıkılaştırdıkları koşullardan vade şartlarını bu dönemde gevşetmeye başladıkları, kredi sözleşmesi özel koşullarını ise bu dönemde değiştirmemeyi tercih ettikleri saptandı. Ocak-Mart 2010 döneminde olduğu gibi Nisan-Haziran 2010 döneminde de işletmelere verilen kredilere yönelik talep artışı hızlanarak devam ederken ve tüm kredi türlerinde talepteki gerçekleşme bankaların beklentilerinin çok üzerinde oldu. Bankaların Temmuz-Eylül 2010 dönemi için beklentileri, en fazla uzun vadeli kredilerde olmak üzere tüm kredi türlerinde talepteki artışın süreceği ancak artış hızının yavaşlayacağı yönünde. İnceleme döneminde talebi etkileyen faktörlerden hiçbirinin talebi azaltıcı etkisinin olmadığı, geçen dönemde talebi olumsuz yönde etkileyen sabit yatırımlar ile birleşmeler/satın almalar ve yeniden yapılanma nedeniyle ortaya çıkan finansman ihtiyaçlarının bu dönemde kredi talebini artırdığı görüldü.  2010 yılının ilk çeyreğinde bireysel kredilere uygulanan standartları gevşetmeye başlayan bankaların, 2010 yılı ikinci çeyreği için konut ve taşıt kredilerindeki standartların değiştirilmeyeceği şeklindeki beklentileri gerçekleşmiş ancak diğer bireysel kredilerde bankaların sıkılaştırılma beklentisinin aksine az da olsa standartlar gevşetildi. Gelecek üç aylık dönem için bankalar standartların konut ve taşıt alım kredilerinde değiştirilmeyeceğini, diğer bireysel kredilerde ise sıkılaştırılacağını öngörmektedir. Bankalar bu dönemde konut ve taşıt kredilerindeki standartları değiştirmedikleri için, standartları etkileyen faktörlerin de bu kredi türleri üzerinde etkisi olmadı. Standartların az da olsa gevşetildiği diğer bireysel kredilerde ise bankaları standartları gevşetme yönünde etkileyen en önemli faktör geçen dönemde olduğu gibi yine diğer bankaların rekabeti olurken, genel ekonomik faaliyetlere ilişkin beklentilerin olumlu etkisi ise bu dönemde zayıfladı.  Son dönemlerde tüm bireysel kredi türleri için ortalama krediler üzerindeki kar marjını kısma eğilimi gösteren bankaların, 2010 yılı ikinci çeyreğinde de bu eğilimi sürdürdükleri gözlendi. İnceleme döneminde konut ve taşıt kredilerine uygulanan koşul ve kurallardan hiçbiri sıkılaştırılmazken, bu dönemde sıkılaştırılan tek koşul diğer bireysel krediler için teminat ihtiyacı oldu. Nisan-Haziran 2010 döneminde tüm bireysel kredi türlerindeki talep artışı devam etmiş ve gerçekleşmeler bankaların beklentilerinin oldukça üzerinde gerçekleşti. Son üç dönemdir taşıt kredileri talebinin azalacağı beklentisinde olan bankaların aksine, taşıt kredilerindeki talep artışının sürdüğü görüldü. 2010 yılının üçüncü çeyreği için bankaların beklentileri; konut kredileri ile diğer bireysel kredilerde talepteki artışın süreceği, taşıt kredileri talebinin ise azalacağı yönünde görüş bildirildi. 2009 yılının son döneminde olumluya dönen tüketici güveni konut kredileri ile diğer bireysel kredilerde  talebi artıran en önemli faktör olurken, taşıt kredileri talebi üzerinde de ilk kez olumlu etkisi gözlendi. Taşıt kredileri talebinin artışındaki en önemli etken ise taşıt piyasasına ilişkin beklentiler oldu. İşletmelere verilen kredilere uygulanan standartlar açısından bakıldığında; beklentinin aksine bankaların genel olarak standartları sıkılaştırdığı görüldü. Kredi türleri açısından bakıldığında; geçen dönemde bankaların net yüzde 26'sına göre standartların en fazla gevşetildiği küçük ve orta ölçekli işletmelere verilen kredilerde bu dönemde standartları gevşettiğini bildiren bankaların oranı net yüzde 8 ile net yüzde 16 olan beklentinin altında kaldı. Bu dönem için bankaların net yüzde 15'inin standartların gevşetileceğini beklediği büyük işletmelere verilen krediler, bankaların net yüzde 9'una göre standartların sıkılaştırıldığı tek kredi türü oldu. Geçen dönemde bankalarca standartların sıkılaştırıldığı tek kredi türü olan uzun vadeli kredilerde ise bankaların net yüzde 7'sine göre standartlar gevşetildi. Kısa vadeli kredilere uygulanan standartları gevşettiğini bildiren bankaların oranı net yüzde 23'den net yüzde 10'a gerileyerek net yüzde 16 olan beklentinin altında gerçekleşti. Gelecek üç aylık dönem için bankaların beklentileri; genel olarak, küçük ve orta ölçekli işletmelere verilen kredilerde ve büyük işletmelere verilen kredilerde standartların değiştirilmeyeceği, kısa ve uzun vadeli kredilerde ise gevşetileceği şeklinde oldu. İşletmelere verilen kredilere uygulanan standartları etkileyen faktörler incelendiğinde; bu dönemde tüm faktörlerin standartları etkilediği görüldü. Son iki dönemde standartlar üzerinde etkili olmayan sermaye yeterliliği ile ilgili kısıtlar, para ve tahvil piyasasına erişim olanağı, banka dışı mali kesimin rekabeti ve piyasa kaynaklı rekabet, bu dönemde bankaların net yüzde 13'üne göre standartların sıkılaştırılmasında etkili oldu. Talep edilen teminatlara ilişkin risklerin standartların sıkılaştırılmasında rol oynadığını bildiren bankaların oranı net yüzde 1'den net yüzde 13'e yükselirken; endüstri ya da firmalara ilişkin görünümün sıkılaştırma yönünde etki ettiğini bildiren bankaların oranı net yüzde 19'dan net yüzde 11'e geriledi.