Barack Obama'dan model ortaklık vurgusu

Barack Obama'dan model ortaklık vurgusu
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve ABD Başkanı Barack Obama ortak bir açıklama yaptı. Türkiye'nin dünya için önemli bir ülke olduğunu belirten Obama, iki ülke arasındaki ilişkilere değinirken "model ilişki" kavramını kullandı. Obama, "Senatör olarak Ermeni soykırımı olduğu görüşünüzde değişiklik oldu mu" sorusuna, "Görüşlerim değişmedi. Ancak Sayın Gül liderliğinde Ermenistan'la yapılan  çözüm arayışlarına destek vermek gerekir. ABD, Türkiye-Ermenistan ilişkilerini saptırmamalıdır" yanıtını verdi.Gül'den liderlere: Aşırılar kadar cesur olmalıyızObama elini yüreğine koyup Atatürk'ü hissettiObama Anıtkabir'i ziyaret etti - FOTOGALERİABD Başkanı Obama Türkiye'deObama'nın ödü koptu! - VİDEOİstanbul, Ankara ve İzmir'de Obama protestolarıObama ziyareti dünya basınındaİki liderin dün Köşk'te yaptığı görüşmeden sonra ilk açıklamayı yapan Cumhurbaşkanı Gül  şunları söyledi:“Görüşmeler gayet faydalı oldu. İtalya’da depremde ölenlere baş sağılığı diliyoruz. Obama’nın başkan seçildikten sonra ilk ziyaretini Türkiye’ye yapmasını takdirle karşılıyoruz. İlişkilerimizin stratejik boyutunu gözden geçirdik. İlişkilerimizin ekonomik boyutunu çok daha üst düzeye taşıma konusunu görüştük. ABD bir süper güç olarak dünyanın birçok olayıyla ilgileniyor. Türkiye de bölgesinde birçok konuyla ilgileniyor. Bu konuların benzerlik gösterdiğini görüyoruz. Terörle mücadele konusunda işbirliğimizi daha güçlü şekilde işbirliğine taşıyacağız. Saın Başkan’ın Türkiye’nin AB ile ilişkilerine gösterdiği yakın ilgiye teşekkür ediyorum”. 'Ilımlı İslam' ifadesini kullanmadı Obama ise Türkiye’nin Batı dünyası ile Müslüman dünyası arasında köprü olduğunu belirterek “Bir haftadır Avrupa’da seyahat ediyorum. Bana ‘bu seyahati Türkiye’de bitirerek söylemek istediğim şeyler mi var’ dendi. Ben burada Türkiye’nin dünya açısından önemini vurgulamak istiyorum. Türkiye son derece sıradışı ve zengin bir mirasa sahip. Türkiye çoğunluğu Müslüman olan özgün bir yere sahip bir ülke. Türkiye’nin Afganistandaki çabalarını ele aldık. Stratejik olarak belirli noktalara değindik. Irak’ta sağlanan gelişmeleri ele aldık ve Irak’tan ABD çekilirken neler yapılabilir konusunu da tartıştık. Tartıştığımız konularda ortak bir görüşe sahibiz. Ticaret ve iş dünyasıyla ilgili konuştuk. Türkiye ile ABD ilişkileri ekonomik anlamda yapılacak şeyler var. İletişim kanalları her iki ülke arasında giderek iyileşecek. Ele aldığımız konularda terörizm de vardı. Yaşanabilecek tehditlere karşı Türkiye’ye destek olacağımızı belirttim. Müslüman dünyası ile Batı dünyası arasında birleşmeyi sağlayacak, bizi refaha götürecek bir yol olacak’ dedi. Obama Türkiye için ‘ılımlı İslam’ ifadesi yerine “Çoğunluğu Müslüman olan Türkiye” ifadesini kullandı. 'Soykırım iddialarıyla ilgili görüşlerim aynı'Açıklamanın ardından gazetecilerin sorularına geçildi. Obama’ya Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili görüşleri de soruldu. Bu konudaki görüşlerinin kayıt altında olduğunu belirten Obama, “Görüşlerimi değiştirmedim ama Gül’ün liderliği altında Ermenistan ile bir seri müzakereler devam ediyor. Bu kapsamda bu konu da dahil birçok konu ele alandı. Ben de müzakereleri izliyorum. Ben kendi görüşlerime odaklanmak değil Türkiye’nin görüşlerine odaklanmak istiyorum. Geçmişte tirajik olaylar yaşandı. Tüm dünya Türkiye’ye karşı yapıcı bir tutum sergilemelidir. Yakın gelecekte yapılacak açıklamalara ilişkin bir şey söylemek istemiyorum. Ben Gül’ün şimdiye kadar başarıyla süren müzakerelere destek olacağım. ABD’nin bu müzakereleri saptırmasını istemiyorum” dedi. ‘Biz yüzleşmeye hazırız’ Cumhurbaşkanı Gül de Ermeni soykırımı iddialarına ilişkin soruyu yanıtlarken “Biz hazırız yüzleşmeye. Buna siyasetçiler, buna hukukçular karar veremez ki. Yani ne zaman oldu, ne oldu, nasıl oldu, hangi şartlar altında kim daha çok kaybetti. Kim haklı, kim haksız. Buna bir parlamenter, bir siyasetçi nasıl karar verecek bilmeden işin içini. Onun için gelin o zaman dedik, 'Ortak bir tarih komisyonu kurulsun ve komisyon neye karar verirse buna razıyız.' Biz bunun için Türkiye'nin bütün arşivlerini sonuna kadar açtık ve bu arşivlere Ermeniler de olmak üzere, herkesi çağırdık. Bir adım daha atıp, şunu söyledik: 'Buna eğer herhangi bir ülke mesela ABD olabilir, Fransa olabilir, çok ilgi gösteriyorsa, bu ortak tarih komisyonuna onlar da girebilirler ve neticeye hazırız' dedik. Bunun ötesinde Türkiye olarak bölgemizde herkesle iyi ilişkiler içinde olmayı çok arzu ediyoruz. Ermenistan'la maalesef ilişkilerimiz bu anlamda çok yoktu. Her ne kadar birçok Ermenistan vatandaşı, neredeyse 70 binin üzerinde Türkiye'de çalışıyor, kazanıyor ve birikimlerini ailelerine gönderiyorsa, uçak seferleri varsa bile, kültürel faaliyetler varsa bile diğer ilişkilerimiz yoktu. Bütün bunları normalleştirmek için de Sayın Başkan'ın biraz önce söylediği gibi görüşmeler başladı. Bu görüşmelerin en iyi şekilde neticelenmesini arzu ediyoruz. Şüphesiz ki Kafkaslarda yeni bir durum var. Geçen sene potansiyel olayların nasıl sıcak olaylara dönüştüğünü hep beraber gördük. Onun için bu süre içerisinde hep beraber Kafkaslardaki bütün problemleri çözelim. Özellikle Ermenistan'la Azerbaycan arasındaki konuları halledelim, hep beraber. Bunlar hep çözülsün ve bu bölgede büyük bir iş birliği alanı ortaya çıksın diye çok iyi niyetli çalışmalarımız var. İnanıyorum ki bunlar neticeye ulaşınca bir çok mesele hallolacak kanaatindeyim” dedi.Gül öte yandan, Emeni soykırımı iddiasının 1915' yılına dayandığını belirterek "Bu konu tabii çok tartışılan bir konu, ama bu konu hukuki ve siyasi bir konu değil, bu bir tarihi olaydır. 1915 yılında yaşanmış, 1. Dünya Harbi şartlarında, o günkü şartlarda dört cephede o günkü Osmanlı İmparatorluğu çarpışırken, maalesef kendi ülkesi içerisindeki bazı vatandaşları bazı ülkeler tarafından çok provoke edilmiş, sonunda bir çok iç çatışmalar olmuş, birçokları hayatını kaybetmiş. Hayatını kaybeden herkesin tabii ki acısını paylaşıyoruz. Ama unutmayın ki Türkler, Müslüman nüfus çok büyük bir kayba uğramıştır aynı zamanda. Yine o dönemlerde ta Balkanlardan, Kafkaslardan milyonlarca Müslüman Türk nüfus yerlerinden mecbur edilmiş ve Türkiye'ye gelirken çok büyük kayıplar olmuştur. Dolayısıyla bütün bunlar o zamanın, o kargaşa ortamı içerisinde yaşanan olaylardır. Ama Türkiye Cumhuriyeti, modern cumhuriyet kurulunca yeni nesilleri nefret duygusuyla beslememek için bunları dünyada büyük olay yapmamıştır. Ama daha sonra maalesef siyasi amaçlı olarak bu konular dünyada özellikle diasporanın kendi kimliğini koruması amacıyla çok gündeme getirilmiştir" dedi. ‘Teröre karşı ek destekleri de tartıştık’ Obama’ya ayrıca Türkiye ile kendi döneminde yürütülecek ilişkilerin Bush döneminden ne gibi farklar taşıyacağı da soruldu. ABD Başkanı bu soruya şöyle yanıt verdi: “Bizlerin 2003’ten başlayarak gördüğümüz sorunlara rağmen ilişkilerimizde istikrarlı bir iyileşme oldu. Benim yapmak istediğim zaten iyi bir zemin olan bu zemini daha ileri taşımaktır. Ticari ilişkiler geliştirilebilir. PKK bizim de terör örgütü listemizde. Bu konuda oldukça rahatız ve terörü azaltmak için gereken desteği vereceğiz. Son bir yıl içerisinde bu saldırıların azaldığını gördük. Gül ile birlikte ek destekleri de tartıştık”. Model ortaklık vurgusuObama, kendi döneminde Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerde ne gibi farklılıklar olabileceği yönündeki soru üzerine, 2003'ten başlayarak birtakım sorunlara rağmen iki ülke arasında giderek artan istikrarlı bir iyileşme olduğunu belirtti. Türk-Amerikan ilişkilerinin şimdiye kadar hiçbir şekilde kötüleştiğini ve iki ülkenin dost ve müttefik olmaktan geri durduğunu düşünmediğini kaydeden Obama, "Benim yapmak istediğim zaten iyi bir zemin olan bu zeminin üzerine ikili ilişkileri ilerletmektir" dedi. Daha güçlü ABD-Türkiye ilişkilerinin kurulmasının, bu ilişkilerin bir model ortaklık oluşturmasıyla mümkün olabileceğini ifade eden Obama, bu modelle baskın olarak Hristiyan bir ulusla, çoğunluğu Müslüman olan Batılı bir ülkenin bir araya gelerek, Avrupa ile Asya arasında bulunan Türkiye ile ABD'nin birlikte, modern uluslararası bir camia oluşturabileceğini söyledi. Bunun güvenli, saygın ve refah içinde görülen, kültürler arası gerilimlerin olmadığı bir ortaklık olacağını belirten Obama, ABD ve Türkiye'nin benzer değerlerle kurulduğunu ifade etti. Obama, Batı ve Doğu olarak birlikte hareket edilebilirse dünyaya bir mesaj verileceğini, bunun da son derece sıra dışı bir etkisi olabileceğini düşündüğünü belirtti. Obama, bu ortaklığı önümüzdeki günlerde görmeyi dört gözle beklediğini sözlerine ekledi. 1 saat 20 dakika görüştülerCumhurbaşkanı Gül ile ABD Başkanı Obama'nın 35 dakika sürmesi öngörülen görüşmesi, 1 saat 20 dakika sürdüğü, görüşmeye Türkiye tarafından Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Ertuğrul Apakan, Başbakanlık Başdanışmanı Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Gül'ün Dışişleri Başdanışmanı Gürcan Türkoğlu ve Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Nabi Şensoy'un katıldığı öğrenildi. Gül'ün Obama'ya verdiği çalışma yemeğinde konuklara, vişneli yaprak sarması, peynirli su böreği ve içli köfte, tavada pişirilmiş lagos, deniz börülcesi, enginarlı mantı, fıstıklı baklava, Kayseri yöresine ait Nevzine tatlısı ile kaymaklı ayva tatlısı ikram edildi. Yemekte, beyaz ve kırmızı şarabın yanı sıra kahve ve çay servisi de yapıldı. Cumhurbaşkanı Gül, ABD Başkanı Obama'nın Çankaya Köşkü'ndeki programına ilişkin fotoğraflardan oluşan Cumhurbaşkanlığı fotoğraf servisinin hazırladığı albümü Obama'ya hediye etti. Albümü inceleyen Obama, ortak basın toplantısına ilişkin fotoğrafları görünce, bunların kısa sürede yetiştirilmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Obama'nın "Kısa sürede bunu nasıl yetiştirdiniz, nasıl bir sürat" sözleri üzerine, yetkililer, teknolojide ulaşılan seviyeye dikkati çekti.