Barış Akademisyenleri yetmedi; akademide yeni kıyım dönemi kapıda

Barış Akademisyenleri yetmedi; akademide yeni kıyım dönemi kapıda

"Bu Suça Ortak Olmayacağız" bildirisine imza attıkları gerekçesiyle muhalif yüzlerce akademisyenin üniversitelerinden KHK'larla ihraç edilmesinin ardından 'akademik özgürlük' tartışması bir kez daha gündemde.

Akademide yeni kıyımların önünü açacağı belirtilen YÖK Kanunu'nda değişiklikler öngören yasa teklifi TBMM Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Komisyonu'nda kabul edildi.

BirGün'den Mustafa M. Bildircin'in haberine göre teklifle YÖK Kanunu’ndaki akademisyenlerin uyarı, kınama, aylıktan kesme ve kamu görevinden çıkarma hükümleri yeniden düzenlendi. Buna göre, “Kamu görevinden çıkarma cezasını gerektiren fiiller” bölümünün kapsamı genişletildi. Mevcut kanundaki, “Terör niteliğinde eylemlerde bulunmak veya bu eylemleri desteklemek” maddesi, “Terör örgütlerinin propagandasını yapmak, bu örgütlerle eylem birliği içerisinde olmak veya yardım etmek, kamu imkan ve kaynaklarını bu örgütleri desteklemeye yönelik kullanmak ya da kullandırmak” olarak değiştiriliyor.

"Akademide yeni kıyım dönemi"

Komisyon görüşmelerinde CHP milletvekilleri akademik özgürlüklerin kısıtlanmasının önünü açacak teklife tepki gösterdi. CHP Milletvekili Utku Çakırözer, düzenleme ile akademisyenler için yeni bir kıyım döneminin önünün açılacağını belirterek, “YÖK ve atanmış rektörlerin insafına bırakılan akademisyenlerimiz için bilimsel özerklik tamamen sona erer” dedi.

AYM’nin, yasanın önceki halinde yer alan, “Teröre destek nedeniyle üniversiteden çıkarma” maddesine ilişkin “Üniversite özerkliği” vurgusu ile aldığı iptal kararları olduğunu anımsatan Çakırözer, “Bu kararlara karşın disiplin cezaları içine yine ‘terör propagandası’ eklenerek kapsam genişletiliyor. Maddeye eklenen ‘terör örgütü propagandası’ kavramı Türkiye’de yargı sistemi içinde düşünce özgürlüğünün yargılanmasında en çok kullanılan unsurdur. Çünkü propaganda kavramı ve değerlendirmesinin çerçevesi çok geniştir” diye konuştu.

CHP Milletvekilleri Yıldırım Kaya ve Sibel Özdemir de akademik özgürlükleri hedef alan kanun teklifine karşı çıktı.