Cumhuriyet yazarı Barış Terkoğlu, TSK’da FETÖ’yü soruştururken tutuklanan eski Hâkim Ahmet Zeki Üçok’un ifadesinde, “en yukarıdan gelen talimatla ‘hatırlı kişiler’in nasıl kurtarıldığını resmi kayıtlara” geçirdiğini yazdı.
Terkoğlu, yazısında Üçok’un ifadesinden şu bölüme yer verdi:
“FETÖ’nün üst yöneticileri Mustafa Özcan, Reşit Haylamaz ve FETÖ’nün ABD’deki üst kuruluşu Herkul Foundation’a milyonlarca dolar gönderen işadamı M.A. isimli şahıs tespit ediliyor. 12 Ocak 2021 tarihli İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nün yazısı ve 20 Ağustos 2020 tarihli Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı’nın raporlarına göre, bugüne kadar, FETÖ’ye yapılan en büyük para transferleri olduğu anlaşılıyor. Soruşturmayı yürüten savcı, şüpheliler hakkında yakalama ve mal varlıklarına el koyma kararları çıkarıyor. Soruşturma derinleşince, başsavcı vekili M.Y., şüpheli hakkında, tedbirlere başvurmamasını, aleyhine hiçbir işlem yapmamasını, bunu başsavcı Ş.Y.’nin istediğini söylüyor ve haftada iki-üç defa arayarak baskı yapıyor. Savcı boyun eğmeyince, dosyadan alınıyor. Yeni savcı, M.A. ve diğer şüphelilerin mal varlıkları üzerindeki tedbirleri kaldırtıyor.
Dosyanın baskıyı reddeden asıl savcısı ise önce İstanbul Anadolu Başsavcılığı’na gönderiliyor. Orada da aynı işadamının şirketlerinin dosyasının peşine düşünce, bu kez Anadolu Başsavcısı İ.U. ‘Dosyayı kapat’ diyor. Reddedince, anayasal suçlar savcılığı görevinden alınıyor. Yetmiyor, yıllardır sürekli terör soruşturmaları yürüttüğünden tehdit altında olan savcının koruması alınıyor.”
Terkoğlu, yazısının devamında da şunları aktardı:
“HSK’nın bahsedilen savcı hakkında, bazı FETÖ dosyalarındaki işlemlerinin uygunsuzluğuna dair açtığı disiplin soruşturmasını gördüm. Savcı, bu soruşturmada, 15 Mart 2022’de ifade vermişti. Yaptığı işlemlerin hukuka uygun olduğunu anlatıyordu. Derken konuyu, bahsettiği M.A.’nın dosyasına getirmiş ve ardından ‘asıl niyet’ sorgulaması yapmıştı. Kendisine açılan soruşturmanın sebebi: ‘Başsavcı Ş.Y. ve vekili M.Y’nin göreve başladıktan çok kısa süre sonra bazı soruşturmalardaki hukuka aykırı, yasal olmayan taleplerin tarafımca reddedilmesidir.’ Bu kadar değil... Savcı, 'hatırlı isimlerin' dosyalarının, tepeden nasıl birer birer talimatla kapatıldığını, ifadesinde açıkça anlatıyordu. Kimi FETÖ’den, kimi casusluktan açılmıştı. Gelgelelim, bir çırpıda, hatta ifade bile alınmadan ortadan kalkıyordu.”
Yazının tamamını okumak için tıklayın.