Barlas'tan cemaate: Ne yapacaksanız hemen yapın, fazla bekletmeyin

Barlas'tan cemaate: Ne yapacaksanız hemen yapın, fazla bekletmeyin

Sabah gazetesi başyazarı Mehmet Barlas, “Dost modern darbenin mühendislerinin bundan sonra ve özellikle 30 Mart yerel seçimleri öncesinde, ne tür eylemleri planladıklarını bilmiyoruz... Ama bu tür eylemlerin geleceğini tahmin etmemek de mümkün değil” diyerek, “Lütfen ne gürültü yapacaksanız hemen yapın... Son güne kadar bekletmeyin bizi” görüşünü dile getirdi.

AKP Gülen cemaati gerilimi gündemdeki sıcaklığını korurken, hükümete yakın yayın çizgisiyle bilinen Sabah gazetesinin başyazarı Mehmet Barlas, devlet krizine dönüşen çekişmeyi bugünkü krizine taşıyarak, cemaate “elinizde ne varsa hemen açıklayın” mesajı gönderdi.

Mehmet Barlas’ın Sabah gazetesinin bugünkü (4 Şubat 2014) nüshasında yayımlanan, “Bundan sonra ne yapacaklarsa hemen yapsalar bari”  başlıklı yazısı şöyle:

 

Bundan sonra ne yapacaklarsa hemen yapsalar bari

 

Dost modern darbenin mühendislerinin bundan sonra ve özellikle 30 Mart yerel seçimleri öncesinde, ne tür eylemleri planladıklarını bilmiyoruz... Ama bu tür eylemlerin geleceğini tahmin etmemek de mümkün değil.

Acaba biriktirilmiş yeni yolsuzluk dosyaları mı var dost darbecilerin masalarında? Ya da AK Parti iktidarının seçmen katında eridiğini gösteren kamuoyu yoklamaları mı düzmekteler? Belki de iktidar sahiplerinin cinsel yaşamlarını görüntüleyen seks kasetleri piyasaya çıkacaktır...

Bunlar veya başka şeyler olabilir. Bunların hepsine alıştığımız için, ne olursa olsun şaşırmayacağız... Eğer Fethullah Gülen 30 Mart'tan önce Türkiye'ye döner ve teatral bedduasını havaalanında kendisini karşılayanların önünde tekrarlarsa, işte bu beklenmedik bir gelişme olur.

Ancak bu dost modern darbeciler ne yapacaklarsa, fazla bekletmeden hemen yapmalıdırlar... "Acaba sırada ne var" diye beklerken herkesin uykusu kaçıyor... Durum aynen ilkokul kitaplarında okuduğumuz hikâyede anlatıldığı gibi değil mi?

 

Ayakkabı gürültüsü

 

Unutmuş olabileceklere bu hikâyeyi hatırlatayım...

Akşamları erken saatte yatan ve sabahları gün ağarırken yatağından kalkıp işine giden düzenli bir adamın üst katına, ayyaş ve günü saati belli olmayan bir kiracı taşınmış.

Bu kiracı gece yarısı hep kafası dumanlı biçimde evine dönüyormuş. Alt kattaki düzenli adamın yatak odasının üzerindeki kendi yatak odasında yatağının kenarına oturuyormuş. Sonra da ayakkabılarını çıkartıp, büyük gürültü ile birer birer yere atıyormuş.

Düzenli adam birkaç gün bu durum sona erer diye sabırla beklemiş. Ama her akşam yere atılan ayakkabıların çıkarttığı gürültü ile gece yarıları uykusundan uyanmak zorunda kalmış.

 

Basit bir rica

 

Sonunda bir gün yukarı kata çıkıp kapıyı çalmış. Kapıyı açan gürültücü komşusuna rica etmiş.

- Lütfen geceleri eve döndüğünüzde yatmadan önce ayakkabılarınızı çıkarttıktan sonra yere atmayın... ütfen onları yavaşça yere bırakın. Her gece yarısı ayakkabılarınızın çıkardığı gürültü ile uykum kaçıyor, demiş.

Üst kattaki kiracı ertesi gece yine kafası dumanlı biçimde gece yarısı evine gelmiş. Yine yatağının kenarına oturmuş. Ayağından çıkardığı ayakkabının tekini eskisi gibi yere atmış. Sonra komşusunun ricasını hatırlamış. Ve ayakkabısının diğer tekini çıkartıp, usulca koymuş yere... Yatmış uyumuş arkasından.

Sabah karşı kapı zilinin sesiyle uyanmış. Kapıyı açınca alt kattaki komşusunun pijamasıyla durduğunu görmüş... Adamcağız yalvaran bir sesle "Lütfen ayakkabınızın diğer tekini de çıkartıp yere atın ki ben de uykuma kaldığı yerden devam edebileyim" demiş ona...

Şimdi biz de dost modern darbecilere rica ediyoruz...

- Lütfen ne gürültü yapacaksanız hemen yapın... Son güne kadar bekletmeyin bizi.