İstanbul Mecidiyeköy’de, 10 katlı bir binanın zemin katında atış poligonu açıldı. Yakınında bir ilkokulun bulunduğu poligona ilişkin olarak, atış ve patlayıcı uzmanı Cem Cesur, “Binanın altına yapılan poligon yasaya uygun görünse de uygun değil. Barut sıkışması, C4 ve doğalgaz patlamasından daha büyük etki yapar” dedi.
Habertürk'ten Öznur Karslı'nın haberine göre ruhsatlı silahı olup kendi silahıyla atış yapmak isteyenlerin yanı sıra silahı olmayanlar da poligonlarda havalı silahlarla atış yapabiliyor. Poligonda atış yapabilmek için aranan tek şartsa 18 yaşında olmak. 18 yaş altı çocuklarsa poligona velileriyle girip atış yapabiliyor. Atış yapmak için deneyim gerekmiyor. Poligonda temel atış teknikleri ve atış bilgisi veriliyor.
İnsanların olduğu yerde açılan ateşli silah işletmeleri sadece burayla sınırlı değil. Başakşehir ve Florya’da bulunan poligonlarsa iş merkezlerinin içinde. Peki Ateşli Silahlar Kanunu’na göre atış poligonlarının kurulacağı yerler ve güvenlik önlemleri ne diyor? Atış ve patlayıcı uzmanı Cem Cesur, bu sektördeki suiistimalleri, can yakabilecek yasal boşlukların yarattığı riskleri anlattı.
Atış poligonlarının yasaya göre açılıp çalıştırıldığı ancak pratikte böyle işlemediğini söyleyen Cesur, “İşletmeciler yasadaki boşluklardan yararlanıyor. Şartları sağladığınızda işletme ruhsatını ve izin belgesi alabiliyorsunuz. Evraklarınız Ankara’ya İçişleri Bakanlığı’na gidiyor, bilirkişiler mekanı araştırmaya sokuyor. Yeriniz onay alırsa çalışmaya başlıyorsunuz. Önemli kısım ise yangın çıkışlarının yapılması, tahliye alanlarının olması. Bunları tamamladığınız takdirde sorun yok. En önemlisi atış poligonunun nereye yapıldığı. Poligondaki maddelerin hepsi patlayıcı. Dolayısıyla insanların yaşadığı, çalıştığı, gelip geçtiği yerleşim alanlarının ortasına değil, şehrin dışına yapılması gerekiyor. Yönetmelikte poligonun yerleşim yerlerine uzaklığı şartı aranmadığı için yasa kılıfına uyduruluyor. Türkiye’deki poligonların hiçbiri prosedürlere uygun değil. Atış poligonlarının meskûn mahallere yapılamacağı yönünde kesin bir ifade yok” diye konuştu.
Cesur, poligonlarda yaşanabilecek patlama riskine de dikkat çekip şunları ifade etti: “Buralarda barut sıkışması olabilir. C4 ve doğalgaz patlamasından daha büyük etki yapan patlama yaşanabilir. Hem patlama hem yanma söz konusu. Ses izolasyonu için kullanılan malzeme yüzde 100 kauçuk olması gerekirken daha ucuz olan plastik perde kullanılıyor. Barutun her gün temizlenmesi gerekiyor. İntihar vakaları da oluyor. Kapalı işhanında insanların çalıştığı yere bile poligon yapıldı. İnsanların olduğu yerde poligon olması riskli bir durum. İstanbul’da şehir içinde bir tane bile poligon olmamalı. 18 yaş altında atış yapmak isteyenleri, ebeveyn izniyle kabul eden yerler var. Kontrol mekanizmaları da sıkıntılı. Senede bir emniyetin denetimi var.”
Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Yönetmeliği’nin 10’uncu bölümünde, tüfek atış poligonu ve tamir yeri açılmasından bahsediliyor. Madde, poligonların yerleşim yerlerine rahatlıkla yapılabilmesine imkân tanıyor: “Açık atış alanları ve poligonlarının en yakın yerleşim merkezi ve diğer işyerlerinden en az 80 metre uzaklıkta olması gereklidir. Kapalı atış alanı veya poligonları kurulması halinde ise bu uzaklık aranmaz.”
Bireysel silahlanmaya karşı mücadele veren Umut Vakfı, geçen yıla ilişkin derlediği ‘Silahlı Şiddet Raporu’nu kamuoyuyla paylaştı. 2017 yılında bir önceki yıla göre yüzde 28, son 3 yılda yaklaşık yüzde 61 artışla 3 bin 494 bireysel silahlı olay medyaya yansıdı. Bu sayı bir önceki yıla göre yüzde 28 artış gösterdi. Söz konusu olaylarda en az 2 bin 187 kişi ölürken, 3 bin 529 kişi de yaralandı. İstanbul Üsküdar’da 2006’da, 5 katlı bir binanın zemin katındaki poligonda yaşanan olayda, bir karavanacı elektrik kablosunu vurunca ortalık savaş alanına döndü. Trafonun patlamasıyla çıkan yangında 14 kişi yaralandı.