T24 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda Türkiye’de işsizlik oranı 1-2 ay içinde yüzde 10’u yakalar, yüzde 10’un altına düşerse şaşmayın“ dedi. Güngör Uras, Erdoğan'ın konuşmasını değerlendirdi.Uras'ın Milliyet gazetesinde bugün (25 Mayıs 2010) yayımlanan yazısı şöyle:Başbakan Sayın R. T. Erdoğan AKP’nin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda, “Türkiye’de işsizlik oranı 1-2 ay içinde yüzde 10’u yakalar, yüzde 10’un altına düşerse şaşmayın“ dedi. Demek ki, Başbakan Sayın R. T. Erdoğan 2 ay içinde 800 bin veya 1 milyon kişiye iş bulunabileceğine inanıyor. Olur mu olur! Keşke olsa da sevinsek. Türkiye’de istihdamdaki gelişmeleri TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) izliyor. İstihdam rakamlarını her ay açıklıyor. Eskiden beri yayınlanan istihdam rakamları yanında şimdilerde bir de mevsimlik etkilerden arındırılmış istihdam rakamları yayınlanır oldu. Bilindiği gibi Türkiye’de sanayi üretimi de, tarım üretimi de mevsime göre değişiyor. Aylık rakamlar bu nedenle büyük farklılıklar gösterebiliyor. Mevsimlik etkilerden arındırılmış istihdam rakamlarının yayınlanmasının nedeni bu. Eski seri istihdam rakamları ile bu yeni seri rakamlar arasında fark var. - Eski seride 2010 yılı Şubat ayında işgücü (çalışmaya hazır kadın ve erkek sayısı) 24.8 milyon iken, mevsimlik düzeltme yapılmış seride 25.6 milyon. - Eski seride çalışan sayısı 21.2 milyon, yeni seride 22.3 milyon. - İşsiz sayısı eski seride 3.5 milyon, yeni seride 3.2 milyon. - İşsizlik oranı eski seride yüzde 14.4 iken yeni seride yüzde 12.7 oranında. İşsizlik bir hesaba göre % 14.4, öbürüne göre % 12.7. Konuya yabancı okuyucularımıza, TÜİK’in eskiden beri yayınladığı mevsimlik etkilerden arındırılmamış serisine dayalı olarak, işsizlik oranının nasıl hesaplandığını hatırlatayım. - Ülke nüfusundan askerde, hapiste oldukları için çalışmak isteseler de çalışamayacak olanlar çıkarılarak net bir nüfus (buna kurumsal nüfus deniliyor) rakamı bulunuyor. Şubat ayında kurumsal olmayan nüfus 71.0 milyon kişi. - Bunun içindeki 15 ve daha yukarı yaştaki nüfusun sayısı belirleniyor. 52.2 milyon kişi. - Bu 52 milyonun okula gidenleri, hasta olanları, çalışmak istemeyenleri ayıklanıyor. Kalana işgücü deniliyor. Şubat ayında işgücü 24.8 milyon kişi. - Çalışmak isteyen, iş arayan, çalışmaya hazır bu 24.8 milyon kişinin 21.2 milyonu istihdam edilmiş. İş bulmuş. - Çalışmaya hazır, iş arayan 24.8 milyondan, iş imkânı olan 21.2 milyon kişi çıkarılınca 3.5 milyon kişinin işsiz olduğu anlaşılıyor. - 3.5 milyon kişi işsiz. İşgücü (çalışmaya hazır nüfus) 24.8 milyon. Bu iki rakam birbirine bölünerek (3.5 : 24.8= 14.4 ) işsizlik oranı bulunuyor. Ülkede işsizlik oranı şubat ayında yüzde 14.4’tür deniliyor. Olur mu olur ‘şaşırmayınız’ TÜİK’in mevsim etkilerinden arındırılmış yeni serisinde şubat ayı itibariyle işgücü sayısı 25.5milyon, istihdam 22.3 milyon, işsiz sayısı 3.2 milyon olduğu için, işsizlik oranı (3.2:25.6=12.7) yüzde 12.7 olarak hesaplanıyor. İşsizlik oranını yüzde 10’lara çekmek için, eski seriye göre 1 milyon, mevsimlik düzeltmeli seriye göre 700 bin kişiye 1-2 ay içinde iş bulunması gerekir. Başbakan Sayın R. T. Erdoğan herhalde mevsimlik etkilerden arındırılmış serideki yüzde 12.7‘lik işsizlik oranından hareket ederek, işsizliği yüzde 10.0’a indirmekten söz ediyor. En son açıklanan işsizlik rakamları şubat ayına aittir. İşsizlik şubattan sonraki 1-2 ayda mı yüzde 10.0’a düşecek, yoksa mayıstan sonraki 1-2 ayda mı? Bu belirsiz. Diyelim ki, şubattan sonraki 1-2 aydan söz ediliyor. Türkiye’nin istihdam şartlarına göre bunun olabilmesi için, nisan ayı sonuna kadar çalışan sayısında 784 bin artış olması gerekir. Bu durumda işsiz sayısı 687 bin azalır. İşsizlik oranı da yüzde 10.0’ın altına düşmüş olur.Olur mu? Olur Nasıl olur?- İç talepte az da olsa bir canlanma var. Yaz ayı insanlara moral verir. İyi havalar insanları harcamaya yönlendirir. Talepteki canlanmaya dayalı olarak imalat sanayinde dayanıksız ve dayanıklı tüketim malları üretiminde bir artış başlayabilir. Stoğu eriyen üretici stoğu da güçlendirmek için üretim yapar ise imalat sanayinde istihdam artışı görülebilir. - Tekstil ve giyim sanayi ihracata dönük kış koleksiyonlarını hazırlamaya başladı. Yeni koleksiyon, belli sayıda işçiye ek iş imkânı yaratır. - Yaz ayı tarımda hareket ve bereket ayıdır. Tarımda herhalde istihdam artışı olacaktır. - Turizm mevsiminde geçici de olsa istihdam artışı görülür. Sadece turistik işletmelerde çalışan sayısı artmaz. Bu işletmelere çarşaf, tabak, bardak, yumurta, et, şarap, peynir, sebze üreten işletmelerde de çalışan sayısı artar. - Yaz ayında ülke içindeki trafiğin artmasına bağlı olarak ulaştırma sektörü canlanır. Yol boyu kamyonlara, otobüslere, otomobillere servis yapan işletmeler işçi alır. - Yaz ayında inşaat işleri hızlanır. İnşaat kesimi daha çok işçi çalıştırır. İnşaat kesimine tuğla, çimento satanlar, doğrama, cam yapanlar daha çok istihdam imkânı bulur. - Bütün bunlar TOBB’un veya ihracatçıların emir ve kumandası ile olmaz. Kendiliğinden olur. Olsun da bırakınız TOBB’cular ve ihracatçılar kendilerine pay çıkarsın. - Ekonominin dinamiği taleptir. İç ve dış talebe bağlı olarak üretimdir. Görülen o ki önümüzdeki günlerde talep canlanacak, buna bağlı olarak üretim artacak. Üretim artışı, peşinden istihdamda iyilikler getirir. İş ve aş getirir. Herkesin de istediği bu değil mi? Herhalde Başbakan Sayın R. T. Erdoğan’ın bir bildiği olmalı. Onun için şaşırmamak lazım.