Davutoğlu: Cerattepe'de 3 bin 500'den 1 tane dahi fazla ağaç kesilmeyecek
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Cengiz Holding'in kurmayı planladığı altın ve bakır madeni için 50 bin 300 ağacın kesileceği iddia edilen Artvin'in Kafkasör Yaylası Cerattepe bölgesinde "3 bin 500'den 1 tane daha fazla ağaç kesilmeyecek" dedi.
Borsa İstanbul-Borsa Konya işbirliği imza ve gong töreninde konuşan Davutoğlu, bölgede kesilecek ağaç sayısı için "50 bin gibi rakamlar kesinlikle doğru değil" diyerek, "Şeffaf olursak çözemeyeceğimiz mesele yok. Hukuki süreç tamamlanıncaya kadar yeni bir adım atılmayacak" ifadelerini kullandı. Başbakan Davutoğlu, Cerattepe için Artvin'den gelen heyet ile yaptığı görüşmede mutabakata varıldığını söyleyerek, "Artvinli hemşehrilerimizin bu konudan memnun olduğunu biliyorum. Kimsenin bu konuyu istismar etmemesi lazım" dedi.
Davutoğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:
Tarım sektörü ihmal edilemez. Tarım sektörümüzün kalbi de Konya. Finansal araçlar mutlaka kullanılmak durumda. Bu salonda elektronik satış salonunu açtığımızda tarihi bir an demiştim. Şimdi de Borsa İstanbul ile birlikte bu tarımsal ticaret gelişiyor. Tarım sektörü ile ilgili daha da efektif adımlar atma zorunluluğumuzun olduğunu ifade etmeliyim.
Ürün İhtisas Borsası en kısa sürede kurulacak. Bu 1 yıl mı 4 yıl mı bilinemezdi. Biz artık haftalık, aylık, 1 yıllık programlarla söz veriyoruz senet gibi. 3 ay içinde vaadettiklerimizin yüzde 75'ini gerçekleştirdik. Biz çalıştık mı böyle çalışırız. En geç 3-4 ay içinde gerekli yasal düzenlemeler yapılacak.
Lisanslı depoculukla ilgili yaptığımız düzenlemelerden sonra fiili depoculuğu tümüyle özel sektöre devredeceğiz. Bu tarihi adım, tarımsal ticareti finans piyasalarıyla buluşturan Konya ve İstanbul için de önemi var. Hızlı tren İstanbul'a bağlantı kurulduğunda bu Selçuklu başkentini Osmanlı başkentini birbirine bağlayan bir proje. Şimdi de Konya-Borsa ve İstanbul -Borsa'nın arasındaki anlaşma benim memleketimle büyüdüğüm şehiri birbirine bağlıyor.
Bazen ülke gündemini işgal eden hususlar iletişimsizlikten kaynaklanıyor. Bu da istismar edilebiliyor. Ülkemizin toprağı, doğası, suyu bize emanettir. Dolayısıyla çevreye duyarlı sivil toplum tesisleri ne kadar duyarlıysa bizler de duyarlıyız. Yer altındaki kaynakları feda ederek yer üstünü koruyamayız. Türkiye doğal kaynaklarını en iyi şekilde değerlendirmek zorunda. Şeffaf olursak çözemeyeceğimiz mesele yok. Hukuki süreç tamamlanıncaya kadar yeni bir adım atılmayacak. Artvin'in genel kaygısı olması itibariyle kesinlikle açık galeri olmayacak. Bugün de yarın da asla olmayacak. Yine bu bağlamda taşıma işlemi teleferikle gerçekleştirilecek. 50 bin gibi rakamlar kesinlikle doğru değil. 3500'ten bir tane dahi fazla ağaç kesilmeyecek. Dün bu konularda önemli bir mutabakata ulaştık. Artvinli hemşehrilerimizin bu konudan memnun olduğunu biliyorum. Kimsenin bu konuyu istismar etmemesi lazım.
"Teröristin taziyesine katılmanın dokunulmazlıkla ilgisi yok"
Şimdi dokunulmazlıklar siyaset üzerinde bir baskı oluşturmamalı. Bir milletvekili üzerinde asla bir baskı hissetmemeli. Dokunulmazlık bu gayeye dayanmakla birlikte herhangi bir suçun gerekçesi de olamaz. Terörü desteğe giden bir suça yönelmişse kimse dokunulmazlığa sığınamaz. 29 canımızı almış bir teröristin taziyesi gibi utanç verici bir şeye katılırsa bunun dokunulmazlıkla ilgisi yoktur. Bunun için hukuki süreç takip edilmelidir. Kimse dokunulmazlığın arkasına sığınarak suç işleyemez. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir terörist için taziye düzenlenemez.
Suriye'den ateşkes olacak mı?
Suriye'de kardeşlerimizin canlarına kasteden bu ortamın durması için gerçekleşecek her türlü ateşkesi destekleriz. Bu ateşkes kararının yeni bazı saldırılara mesnet teşkil edilmemelidir. Anlaşma dökümanında sağlanan ateşkesle rejim ve Rusya gibi ülkelere gelebilecek saldırıların durdurulması sağlanıyor. Ancak onların muhalefete yönelik saldırıları belirsiz oluyor. Eğer bu uygulama devam ederse, Rusya sorumsuzca hava hareketlerine devam ederse ateşkesin anlamı kalmaz.
Şimdi insani yardım koridorları açılacak mı? Ateşkesi kutsamak ve mesele çözülmüş gibi görmek doğru değil yani. YPG bizim için El Nusra ve IŞİD gibi terör örgütüdür. Suriye'nin içini ilgilendiren bir ateşkestir bu. Türkiye'nin güvenliği söz konusu olduğunda kimseye sormadan gerekli tedbiri alırız. Sakın ha burada ateşkes oldu Türkiye bize bir şey yapmaz diye düşünmesin. YPG ve arkasındaki ülkeler biz Türkiye'yi rahatsız etmeye devam ederiz gibi bir anlayışa devam ederse gerekli karşılığı veririz.