Başbakan Davutoğlu: Nişantaşı’ndan Kandil’e köprü kurdular

Başbakan Davutoğlu: Nişantaşı’ndan Kandil’e köprü kurdular

1 Kasım seçimlerine bir hafta kala partisinin İstanbul Yenikapı’da düzenlediği mitingde vatandaşlara seslenen Başbakan Ahmet Davutoğlu, "kim yolsuzluğa bulaşırsa aramızda yeri olmadı olmayacak" dedi.

HDP'yi "Yasin Börü bunlar tarafından katledildi. Emanet oylarla yalan ve iftiralarla hain bir senaryoyu devreye soktular" sözleriyle eleştiren Davutoğlu, "Şimdi de Nişantaşı’ndan Kandil’e köprüler kuruyorlar" ifadelerini kullandı.

Davutoğlu, seçmene "Ne olur 1 Kasım'a kadar gece gündüz çalışın. Bir daha bu kardeşinizi Kılıçdaroğlu'na Bahçeli'ye gitmek zorunda bırakmayın. Bir daha onların hayır diyen sesini duymak zorunda bırakmayın" sözleriyle seslendi. 

Konulmasının başında şehitler için Fatiha okutan Davutoğl'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

İstanbul’u bize Hz. Peygamberimiz müjdeledi. Bu şarkı bitmez diyen sayın Cumhurbaşkanı'mız bu şarkıyı buradan söyledi. İstanbul Türkiye’nin özetidir, yüreğidir kalbidir. İstanbul Avrupa’nın Afrika’nın, kıtaların düğüm noktasıdır. Anadolunun her bir köşesi burada. İşte bugün bütün Türkiye burada, bu meydanda.

Birileri bizi alevi, sünni diye bölme hesapları yapabilir. İstanbul olarak biriz beraberiz iriyiz. İstanbullular bir miyiz, beraber miyiz? İri miyiz? Tek bir yürek miyiz? 1 Kasım’da tek bir olarak milli irade bizim mi? İstanbul bir olursa Türkiye bir olur.

7 Haziran’dan sonra milletimiz terörle imtihan edildi. Askerimiz, polisimiz çeşitli görevlerde çalışan insanlarımız, sivil vatandaşlarımız şehit edildiler. Buradan bütün şehitlerimiz için birer Fatiha okunmasını istiyorum El Fatiha.

Türkiye bu meydandayken hiçbir alçak saldırıya izin vermeyeceğiz. Bu alçak saldırının hedefi birliğimiz kardeşliğimizdir. Türkiye’dir. Bu saldırılar Türkiye’de 13 yıldır devam eden huzur ve istikrarı ortadan kaldırmak için yapılıyor. Bu saldırılar Türkiye’nin istikrarlı geleceğini engellemek için yapılıyor. Rant kapıları bir bir kapanlar Türkiye’nin büyümesini, güçlenmesini zenginleşmesini istemedi. Bu yoldan vazgeçeceğimizi zannettiler. Aziz İstanbullular biz çıktığımız yoldan geri döner miyiz? Meydanı bu alçaklara bırakır mıyız?

 

"Kim yolsuzluğa bulaşırsa aramızda yeri olmayacak"

 

İşte İstanbullu'lar, 78 milyonla birlikte biz dimdik durduk. Siz bizleri Ak kadroları tanıyorsunuz biz ne düşündüysek evirmeden çevirmeden oyun yapmadan milletimizle paylaşırız. Şimdi size bu ülkede yapılan tuzakları bir bir anlatmak istiyorum. 3. Havalimanı, 3. Köprü bütün bunlar gerçekleşirken Cumhuriyet tarihinin en güzel baharı yaşanırken birileri devreye girdi. Bizim gibi ağaç sevgisiyle dolu olanlara karşı gezi olaylarını başlattılar. Sokaklarımı yıktılar. Esnafımızın vatandaşımız güvenliğine saldırdılar. Geldik bunları size şikayet ettik. Sizler bu meydanları doldurdunuz. Aziz İstanbullular biz bunlara boyun eğdik mi? Peki şimdi tehditlere boyun eğer miyiz? Büyük Türkiye kurulmadan biz durur muyuz? Gezi’de başaramadıklarını 17-25 Aralık’ta yıllardır koynumuzdaki yılanı devreye sokarak yapmayı denediler. 80 yılda yapılmayanı yapan bu hükümete yolsuzluk iftirası attılar.  Biz bunlara 2001’de savaş açtık. Kim yolsuzluğa bulaşırsa aramızda yeri olmadı olmayacak.

Beddualarla, montaj kasetlerle yürüyüşümüzü durduracaklarını zannettiler. Biz bu mihraklara karşı milletimize döndük, sizin vicdanınıza döndük. Ey İstanbul bütün bu hainlere karşı hadlerini bildirmeye var mısınız?

Bu hareketi durdurmak isteyenlere karşı yiğitçe yürüyen gençlerimizden Allah razı olsun. Bu ülkeyi hainlere yedirmeyeceğiz. Gezi parkının bir benzerini Kobani kalkınmasıyla yaptılar. Katil devlet diye küstahça konuşan adam Kobani olaylarını bahane ederek insanları sokağa davet etti. Silahlanmaya davet etti. Devletimizin ne kadar merhametli olduğunu hep paylaşacağız. Eski devlet değil bu. Faili meçhullerin olduğu devlet değil bu. DEAŞ teröründen kaçan insanlara kucak açan devletimizi karadılar. Yasin Börü bunlar tarafından katledildi. Emanet oylarla yalan ve iftiralarla hain bir senaryoyu devreye soktular. Şimdide Nişantaşı’ndan Kandil’e köprüler kuruyorlar. Onlar şiddet köprüsü kursunlar biz gönül köprüsü kurarız.

 

"40 yıllık terörü barış güvercini gibi gösteriyorlar"

 

Türkü Kürde ebediyen kardeş kılmaya var mısın? Ellerindeki medya gücünü kullananlar 40 yıllık terör örgütünü barış güvercini gibi gösteriyorlar. Allah aşkına terörden barış güvercine olur mu?

Her gün sivillere saldırınlar güvenlik güçlerimize pusu kuranlar bunlar değil mi? Pusu kurarak mı, masum sivilleri öldürerek mi barışı inşa edeceksiniz? Kardeşlerim bunların iki yüzlülüğünü görüyor musunuz?

İşte biz kimsesizlerin sesi olmak için yola çıktık. Aziz kardeşlerim bunlar için Haydi  bismillah diyecek miyiz? Meselemiz memleket meselesidir. Meselemiz nedir arkadaşlar? İlk günkü aşkla haydi bismillah demek için tek başına iş başına diyor muyuz?

Yüksekova’ya havalimanı yapıyoruz silahlarla bombalarla saldırıyorlar. Ne işiniz var silahla bombayla onlar Hakkarili kardeşlerimin yüzünü karartmak istiyorlar. Şemdinli’de devlet hastanesini bombaladılar. Bir devlet hastanesini bombalayan barıştan bahsedebilirler mi?

İşte bunların yaşamayla yaşatmayla sorunu var. Bunlar genecik çocukları dağa çıkarıp ölümle yaşatıyorlar. Bu toprakların zenginliğini gücünü göremiyorlar. Bunlara asla fırsat vermeyeceksiniz. Biz her türlü ırkçılığı, mezhepçiliği ayaklarımız altına aldık, reddettik.

Aziz İstanbullar şu ellerinizi bir göreyim. Şu Türk ellerinizi, Kürt, Zaza ellerinizi göreyim. O ellerle sandığa vurmaya hazır mıyız? Alnımız ak, geleceğimiz ak, partimiz ak Türkiye’miz ak. Ak geleceğe hazır mısınız? Ak geleceği inşa etmeye hazır mısın? Bu esen güzel rüzgara şükrediyoruz. Tarihin içinde bir rüzgar gibi eseceğiz. Bu ülkenin her insanın canı da hukuku da bize emanettir. Teröre asla izin vermeyeceğiz. Silahlar gömülünceye her yer temizleyince kadar kararlı şekilde devam edeceğiz. Dağlarımızı ovalarımız bu teröristlere terk eder miyiz?

İşte bunun için 3 aydır terörle mücadelemizi sürdürüyoruz. Bu milletin canına birliğine kastedenleri adalete teslim edeceğiz. Biz demokrasiden adaletten hep beraber insanca yaşamaktan onurlu bir şekilde yaşamaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Kardeşliğimize kastedenler mutlaka kaybedecek. Bacılarımız yiğitlerimiz gençlerimiz yaşlılarımız kazanacak. 1 Kasım’da İstanbul kazanacak.

 

"Osmanlı vicdanını bütün dünyaya götüreceğiz"

 

Hep beraber Osmanlı vicdanını bütün dünyaya götüreceğiz. Allah milletimize devletime zeval vermesin. Diyarbakır’da kurban bayram namazını kıldığımda Diyarbakırlılar kulağıma eğildi. Dediler ki 'başbakanımız bizi bu hainlerden kurtarın, biz ülkemize aşığız' dediler. İşte Diyarbakır bu.

7 Haziran’da sonra 4 siyasi yol kendini gösterdi. Biz Ak Parti olarak birlik siyaseti uzlaşma siyasetini ilk gece 7 Haziran'da Ak Parti balkonundan seslendim. Aziz milletim sen merak etme bir an dahi bu ülkeyi sahipsiz bırakmayız dedim. Yine sizin emriniz üzerine bu koalisyonu, hükümeti kuracağız dedim. Biz 7 Haziran’dan sonra bu ülkede boşluk olmasına izin verdik mi? Ülkeyi hükümetsiz bıraktık mı?

Bütün partilere uzlaşı çağırısında bulunduk. Kılıçdaroğlu ilk gün çıktı biz bir blokuz dedi. Ak Parti'yi dışlayacağız dediler. Yüzde 41 oy alan partiyi dışlamak mümkün mü? Ak Parti'siz bir Türkiye partisi mümkün mü?

Biz bu yolda kararlılıkla devam ettik. Her şeye rağmen tüm iyi niyetimizle onlara gittik. Ama CHP öyle bir anlayışla geldi ki ‘13 yıl yıkım dönemiydi şimdi tamir hükümetini kuracağız’ dedi. Ya senin ne haddine! Türkiye altın dönemindeydi, 12 yıl yükseliş yıllarıdır. Onlarla bu anlayışla hükümet kuramayacağımız anlaşıldı. Kılıçdaroğlu blok siyaseti diyor. Bahçeli hayır siyaseti. Ya bir kere de millet için hayırlı bir iş için evet de.

 

 

“Bahçeli, televizyonda açtığın çantaları neden yanımızda açmadın?”

 

 

Peki ne yapar Bahçeli? Köşesinde oturur terörle mücadele et diye başkasına görev verir. Benim bildiğim MHP’liler görevden kaçmayan insanlardır. MHP’nin tabanında değerli yorumlar aldık. Ona biri evet demeyi öğretecek ama kim bilmiyorum. Bu tutumdan MHP’li kardeşlerim rahatsız oldu.

 

"Bahçeli, siyasetten nasibini almamış"

 

Sayın Bahçeli MHP tabanından gelen tepkilere rağmen her şeye hayır dedi. Söze gelince kimse ondan fazla bağıramıyorlar. Ağzından hakaretler küfürler iftiralar eksik olmuyor. Siyasi nezaketten nasibini almamış. Bayramlık ağzını her açtığında sürekli öfkeli, sürekli kızıyor. Ya bir kere de tebessüm et. Sürekli kızgın sürekli öfkeli. Herkesi suçluyor. Bölücükle suçluyor. Şimdi çıkmış sayın Cumhurbaşkanı’mıza bizlere hakaret ediyor. MHP’liler bilir biz her yerde tek millet tek devlet tek yumruk tek kader dedik. Ya Allah aşkına sen ülkenin en ihtiyaç duyduğu andan ne yaptın. Böyle bir günde sorumluluk almayacaksın da ne zaman alacaksın? Şimdi çıkmış koalisyon hükümeti kuramamaktan bizi suçluyor. Her hazırlıkları tamammış. Sayın Bahçeli televizyonlarda açtığın çantaları neden yanımızda açmadın? Bunlar terörü istismar ederler. Gelin beraber hareket edelim dediğimizde korkarlar sinerler kaçarlar. Puslu havadaki çakallar ortaya çıktığında, bakın şimdi bir tehdit söz konuş oldu hepsi meydandan çekildiler. Meydanlara çıkan tek parti. Türkiye’nin kuzeyinde doğusunda buluşan tek parti Ak Parti. Terörle dimdik mücadele etme gücünü gösteren tek parti ak parti. Yaptığımız her şeye hayır diyecek sonrada milletten oy isteyecek. Zor zamanda elini taşın altında koymayanlara millet oy verir mi? Vermeyecek. Bu millet sizi bilmiyor mu zannediyorsunuz? Hiç şüpheniz olmasın 1 Kasım’da bu millet size notunu verecek.

 

CHP ve MHP böyle HDP farklı mı?

 

Bu milletin kaderini onlara bırakır mıyız biz? Terör siyaseti uygulayan HDP’ye bırakır mıyız? Ayakta mısınız? 1 Kasım’da birlik siyasetine evet diyecek miyiz? İşte HDP’liler duysun terör siyaseti diyenler. HDP kadar samimiyetsiz bir oluşum gelmemiştir. Bu partinin yöneticileri yalan söylüyorlar. Türkiye partisi olduk diyerek millete yalan söylüyorlar. Bir açıklama yapıyorlar Kandil’den tepki gelince çark ediyorlar. Türkiye’nin doğusunda ve batısında farklı davranıyorlar. Bir de utanmadan çatışmalardan devleti suçlu tutuyorlar. Zannettiler ki biz susacağız. Biz geçici hükümet diye bekleteceğiz.

 

Onlar bakan vermeyince ortaya yiğitler çıkmadı mı?

 

Gelin beraber kişisel kibrinizi kenara koyun bu işi beraber çözelim dedik. Yanaşmadılar. Onlara girmedi diye Türkiye’ hükümetsiz kalmadı.Onlar bakan vermeyince ortaya yiğitler çıkmadı mı?

Aziz İstanbullular ne olur 1 Kasım’a kadar gece gündüz çalışın. Ama ne olur bu kardeşinizi Kılıçdaroğlu’na Bahçeli’yle görüşmeye bırakmayın. Onların hayır sesini duyurmayın.

Kardeşlerimiz biliyor 1 Kasım seçimleri sadece Türkiye'nin değil, Balkanların, Ortadoğu'nun, Kafkasya'nın seçimidir. Bunların bildikleri tek bir şey var Ak Parti'ye karşı olmak. Böyle bir siyaset olur mu? Bu Türkiye'ye ihanettir. Sadece kendi geleceklerini düşünüyorlar. Kavgayı, istikrarsızlığı biliyorlar. 

 

"Bu kardeşinizi, Kılıçdaroğlu'na, Bahçeli'ye gitmek zorunda bırakmayın"

 

Ne olur 1 Kasım'a kadar gece gündüz çalışın. Bir daha bu kardeşinizi Kılıçdaroğlu'na Bahçeli'ye gitmek zorunda bırakmayın. Bir daha onların hayır diyen sesini duymak zorunda bırakmayın. 1 Kasım'da birlik siyaseti mutlak zafer kazanacak.

 

"Askerimiz milli tüfeğimizle nöbet tutuyor"

 

Ordu- Giresun Havalimanı'nı açtık. Ovit tünelini yapıyoruz. Çanakkale Boğazı köprüsünü yapıyoruz. Artvin Yusufeli Barajını yapıyoruz. Ankara'ya su getirecek projelerimiz hayata geçecek. Bize artık dünyayla yarışmak yaraşır.  Askerimiz bugün ilk defa milli piyade tüfeğiyle nöbet tutuyor. Uydularımızı uzaya gönderdik. Milli uçağımızı yapıyoruz.

En geç 2023'te uçağımız uçacak. 2019'u da 2023'ü de teminat altına alacak demokrasi zaferini yazacaksınız. Sayın Bahçeli millinin sadece kelime olarak anlamını bilir. Biz ise milli hareketin bir ülkeyi nasıl ayağa kaldırdığını görüyoruz. 

Hani 1974'te yiğit Mehmetçik Kuzey Kıbrıs'a gittiğinde, oraya su götürüleceğini hayal edemezdi. Biz milliliği kağıt üzerinde değil, ilk defa gerçekleşen proje ile yapıyoruz. 50 yıllık su ihtiyacı karşılanacak. 

Yine geçen hafta Türksat 4B uydusunu fırlattık. Bunlar Türkiye'nin dev eserleri. Bunlar geleceğin Türkiyesinin ayak sesleri. 

Bizim petrolümüz, doğalgazımız yok. Bizim zenginliğimiz insanımız. Bizim zenginliğimiz sizlersiniz. Hayatın her anında milletimize, insanımıza sahip çıktık. 78 milyon insanımızı  her biri için hizmet ürettik. Her birinin yarasına deva olmaya çalıştık. Emaneti geri alacağız reform üzerine reform yapacağız. Yepyeni anayasa yapacağız. Seçim barajını yeniden düzenleyeceğiz. Cemevlerine hukuki statü kazandıracağız. 1 Kasım Türkiye için yeni, hayırlı bir dönüm noktası olacak. 

 

"Doğan bebek Türkiye Cumhuriyeti şefkatiyle tanışacak"

 

Bizim hizmetlerimiz doğumdan başlıyor. Doğan bebek Türkiye Cumhuriyeti şefkatiyle tanışacak. Çocuğun bakımı için ailelerimizin yanında olacağız. Kısmi zamanlı ama tam ücretli iş imkanı sağlayacğaız. Her belediye kreş açacak. Çocuk okul zamanında geldiğinde kitapları bedava, elinde laptop, her çocuğumuza bir müzik aleti çalma, spor alma lisansı sağlayacağız. Gençlerimizn tümüne ücretsiz internet sağlayacağız. Gençlerden pasaport harcı almayacağız. Türk Hava Yolları gençlerimize indirim yapacak. Gençlerimiz iş bulduğunda, maaşını bir yıl devlet sağlayacak. İş kurmak istediği zaman kredi vereceğiz. 

Kadın girişimcilerimizi de desteklemeye devam edeceğiz. Gençlerimizden 3 yıl vergi almayacağız. Genç çiftçilere 30 bin liralık karşılıksız hibe vereceğiz.

İşçilerimize müjde olarak ilan ettik, asgari ücreti bin 300 lira ilan ettik.  Gençlerimizin evliliği için çeyiz desteğini de biz vereceğiz, konut almak isterlerse de desteğini biz vereceğiz. Emeklilerimize bin 200 lira daha katkı sağlıyoruz. 

 

"Yeşili koruyacağız"

 

İstanbul'un kimliğini, tarihi dokusunu koruyacağız. 13 yılda 300'ü aşkın eseri restore ettik. Gerekirse, İstanbul'a özel yasa çıkarıp çocuklarımıza emanet edeceğiz. Boğaziçi'ne yeditepesine sahip çıkacağız. Yeşil alanı yüzde 65 artırdık. Her yıl 28 milyon lale dikiyoruz. 50 çınar, 10 bin erguvan diktik. 142 köye 142 park yaptık. Kanuni Sultan Süleyman Parkı, Central Park'ın iki katı olacak. Gezi Parkı'nda iki üç ağaç yer değiştirdi diyenler bunları anlayamazlar. Yeşil alanları artıracağız. Yatay mimariye önem vereceğiz. Binaların yoğun olduğu yerlerde nefes alan alanlar açmak için 200 park yapıyoruz. Bunların altı da otopark olacak. Bir yandan parklar yaparken, yeni kasabalar inşa edeceğiz. İstanbul'un 2071 yılına kadar su problemi olmayacak. 

 

"İstanbul huzur ve güven şehri olacak"

 

İstanbul huzur ve güven şehri olacak. Huzur ve güven şehri projemizi hayata geçiriyoruz. Uyuşturucuyla mücadelede her türlü tedbiri alıp, İstanbul'u gelecek nesle havale edeceğiz. Her iki yakaya şehir hastaneleri yapıyoruz.

İstanbul'u ulaşılabilir bir şehir kılacağız. Bu güne kadar 200 km. bölünmüş yol yaptık. Hızlı tren şehri ile bağladık. Anadolu yakası ile Avrupa yakasında seyahat edebiliyor musunuz? Şimdi de 3. köprüyü yapıyoruz. 3. havalimanını yapıyoruz. İstanbul ile İzmir'i 3,5 saate indiriyoruz. İstanbul'u ilçe ilçe metro ile tanıştırıyoruz. 45 km olan raylı sistemi artırdık. Metro hatları teleferikleri, tranvaylar yapıyoruz. 3. havalimanının yanına 3 milyon metrekare alana fuar ve kongre merkezi kuracağız. 

Bütün bunların olabilmesi için sizin o ak ellerle vereceğiniz ak oylara ihtiyacımız var.