Bülen Arınç ve Melih Gökçek arasındaki gerginlikle ilgili bir kez daha değerlendirmede bulunan Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Tartışmanın kamuoyu önünde yapılmasına tahammül gösteremeyiz" diye konuştu. Davutoğlu, "Bu tartışma bence bu şekilde kapanmıştır" dedi.
Davutoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun noter tasdikli emeklilere yönelik iki maaş ikramiye vereceği sözüne ilişkin olarak, "Vereceksin de nereden vereceksin bu parayı. Biz kasada biriktirdiğimiz paraları onun için biriktirmedik. Kılıçdaroğlu aynı bir miras yiyici gibi davranıyor. Bizim biriktirdiğimiz paraları 4 ayda bitirmeyi planlıyor" ifadelerini kullandı.
Davutoğlu, TÜRK-İş ziyaretinde konuştu.
Davutoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:
Bugün burada iki başlık üzerine konuştuk. Kılıçdaroğlu çıkmış diyorki; ''Biz emeklilere 2 maaş ikramiye vereceğiz'' vereceksin de nereden vereceksin bu parayı. Biz kasada biriktirdiğimiz paraları onun için biriktirmedik. Kılıçdaroğlu aynı bir miras yiyici gibi davranıyor. Bizim biriktirdiğimiz paraları 4 ayda bitirmeyi planlıyor. Kılıçdaroğlu bir gün iktidara gelirse ki, gelemez, öyle bir şey olduğunda onun arkasından biz yine bu ülkeyi toparlarız. Ama milletimiz kendisine bu imkanı vermez. Türkiye'nin ''Mirasyedi''ye ihtiyacı yok. Kılıçdaroğlu'nun vaatlerine bakıldığında bütçeye 25 milyar TL'lik ek bir maliyet çıkacak. Aynı 90'larda olduğu gibi. Biz emekçilerimizin son 12 yılda elde ettikleri hakları savunup geliştireceğiz. Mevcut yapısal reformlarımızı çok hızlı bir şekilde bir bir hayata geçirmemiz gerekiyor. Karayol işçileri ile ilgili süreçte bir mutabakata varıldı önümüzdeki günlerde onun da müjdesi verilecek. Sendikalarda kadınları üst görevlerde görmek istiyoruz. Kıdem tazminatı konusunda özel bir düzenlememiz yok. Ortada bir pasta varsa bu pastadan herkes payını alır. Ancak böyle bir pasta yoksa herkes bir birinin tabağına bakar. Bizim amacımız bu pastayı büyütmek.
Herhangi bir arkadaşın herhangi bir eleştirisi, önerisi varsa önerilecek merkez bellidir.Yapılması gereken en son şey kanıtlanmammış tarzda olan eleştirileri kamuoyu ile paylaşılmasıdır. Sağlam bir siyasi kültüre açık bir parti yapısına sahip olmamız dolayısıyla öncelikle partimi zemininde gündeme getirilmesi gerekir.Gerekirse saatlerce dinlerim, detaylara inerim.
Bir konuda tahammül edemeyiz, tartışılmamız bir konunun kamu nezdinde spekülatif şekilde paylaşılmasıdır.Herkes kendi görevini yapmalıdır, bunlar ilkesel konulardır, kimsenin ayrıcalığı yoktur. Varolan mekanizmaları bypass ederek şahsi görüşleri üzerinden partimizin yıpratılması davranışı içinde olunamaz.
Arınç ile görüştük kendisine bu ilkeler çerçevesinde bu ilkeleri söyledim, ben en yakın çalışma arkadaşlarımla en yakın şekilde konuşmayı ele almayı en doğru yol bilirim. Sayın Gökçek'e tutum konusunda, kurallar çerçevesinde düşüncelerimi ilettim. Bu tartışma kapanmıştır bence. Parti anlayışımız içinde...Bundan sonra ortaya çıkabilecek tartışmalar için de disiplin kurallarını işletiriz dedim.