Başbakan: Ya parlamento ya Kandil

 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, isim vermeden BDP'li vekillere seslenerek, "İki tercih var; ya parlamento ya Kandil. Kandil'e gitmek istiyorsanız yolunuz açık olsun. Ama parlamento diyorsanız gelin parlamentoda mücadeleyi demokratik olarak verin" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Voleybol Federasyonu Başkent Spor Salonu'ndaki törende, Gençlik ve Spor Bakanlığı'na bağlı 53 yurdun toplu açılış törenine katıldı.

 

'Ya parlamento ya Kandil'

 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, korkunun olduğu yerde özgürlüğün konuşulamayacağını, inancına güvenenin inanç, düşüncesine güvenenin düşünce hürriyetinden korkmayacağını belirterek, “Eğer demokrasiye inanıyorsanız o zaman demokratik mücadeleden de korkmayın. İki tercih var; ya Parlamento ya Kandil. Kandil'e gitmek istiyorsanız yolunuz açık olsun. Ama 'Parlamento' diyorsanız gelin Parlamento'da mücadeleyi demokratik olarak verin” dedi.

 

‘Görevimiz çok ağır’

 

Başbakan Erdoğan, seçilme yaşını 25'e indirmelerinin önemli bir adım olduğunu, şimdi seçilme yaşını 18'e indirilmesi yönünde yeni bir adım daha attıklarını ifade ederek, bazılarının bundan çok rahatsız olduğunu söyledi.

Almanya'da seçme yaşının 16, seçilme yaşının 18, Avrupa Birliği üyesi ülkelerin 12'sinde seçme ve seçilme yaşının 18, 10'unda seçme yaşının 18, seçilme yaşının 21 olduğu örneklerini veren Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bazıları da bir tarafına 18 yaşında genç, bir tarafına da 18 yaşında bir genç alıyor ve o gençlerle dalgasını geçiyor. Bu çok büyük talihsizliktir. Bu gençliğimize inanmamaktır. Biz, İstanbul'u fetheden ve bir çağı kapayıp, bir çağı açan Fatih'in yakaladığı dinamizm neyse hangi yaşta bunu yakaladıysa gençliğimizi o makamda, o mevkide görüyoruz. Kendimize inanacağız.”

Batı ülkelerinin, nüfus itibarıyla yaşlandıkları için sıkıntıda olduğunu, Türkiye'nin ise genç nüfusuyla övündüğünü ancak gidişatın iyi olmadığını vurgulayan Erdoğan, “Yaşlanmaya doğru gidiyoruz. Eğer millet olarak nüfusumuzu genç tutamazsak ki şu anda yüzde 60 itibarıyla 30 yaş altıyız, bunu bu şekilde koruyamazsak geleceğimiz 2037 itibarıyla tehlikededir. Onun için şu salonu dolduran gençlerden özellikle bir şey istiyorum o da şudur” dedi.

Erdoğan, bu sözleri alkışlanınca, “Ne demek istediğimi anladınız biliyorum ve bu bilimseldir. Bilimsel olduğu için de Türk milletinin neslini kurutmak isteyenlere karşı sizler çok farklı bir cevabı vermelisiniz. Belki de içimizde 5, 6, 7 kardeş olanlar var. Onun için görevimiz çok ağır” diye konuştu.

 

‘Bu tabloyu, herkes çok iyi görsün, iyi anlasın’

 

Başbakan Erdoğan, açılışı yapılan yurtların Türkiye genelindeki dağılımının çok anlamlı olduğunu, listede Bingöl, Bartın, Trabzon, Adana, Muğla, Kocaeli, Kilis, İzmir, Van gibi illerin bulunduğunu dile getirerek, şunları söyledi:

“Bu tablo 75 milyon vatandaşımızı ayrım yapmaksızın kucakladığımızın en güzel ifadesidir. Bu tablo, bizim ayrımcılığa, ötekileştirmeye asla pirim vermeden, 780 bin kilometrekarelik vatan topraklarını bir gördüğümüzün ifadesidir. Batı neyi hizmet olarak alıyorsa, doğu da aynısını alacak. Kuzey neyi alıyorsa güney de aynısını alacak. Bu tabloyu, ülkesini, milletini seven, kendi geleceğini, evlatlarının istikbalini düşünen herkesin çok iyi görmesini, çok iyi anlamasını istiyorum.”

Gençleri daha iyi bir geleceğe hazırlamak, onlara en iyi eğitim, öğretim imkanlarını sağlamak için çalıştıklarını belirten Erdoğan, buna karşın terör örgütü yandaşlarının Hakkari'de üniversite binasını yakıp, yıktıklarını, bu kentte aynı ilköğretim okulunu 3. kez yaktıklarını, Şırnak ve Batman'da da aynısını yaptıklarını söyledi.

Başbakan Erdoğan, şöyle dedi:

“Bu insanların demokrasiyle eğitim-öğretim özgürlüğüyle alakası olabilir mi? Nusaybin'de bir öğretmeni ve hizmetliyi kaçırıyorlar. Bunların üniversitelerdeki taşeronları önceki gün ODTÜ'de ortalığı savaş alanına çeviriyor, diğer öğrencilerimizin, vatandaşlarımızın hayatlarını tehlikeye atacak şekilde etrafı ateşe veriyorlar. Bu, bilime, eğitim-öğretime, özgürlük arayışına terstir. Demokrasiye terstir. Biz demokratik parlamenter sistem içinde, eğitim-öğretim özgürlüğünü dört dörtlük temin edebilmenin mücadelesini veriyoruz. Bu ülkede özgürlük dendiği zaman, bütün insanımız, 7'den 70'e bunun hazzına varabilmelidir. Korkunun olduğu yerde, özgürlük konuşulamaz. İnancına güvenen inanç hürriyetinden korkmaz. Düşüncesine güvenen düşünce hürriyetinden korkmaz. Eğer demokrasiye inanıyorsanız o zaman demokratik mücadeleden de korkmayın. İki tercih var. Ya Parlamento ya Kandil. Kandil'e gitmek istiyorsanız yolunuz açık olsun. Ama 'Parlamento' diyorsanız gelin Parlamento'da mücadeleyi demokratik olarak verin.

Bütünleşme, birleşme günü olan bayramda yaşadıklarımız... Bunlar görmeyi arzu etmediğimiz tablolardır. Temenni ederim ki Türkiye bir olmanın, beraber olmanın, diri olmanın, iri olmanın bahtiyarlığını 2023'te dünyada ilk 10 ekonomiye girmek suretiyle yakalayacaktır.”

Ekonomide, siyasette, sosyal hayatta bütün kanalların Türkiye lehine geliştiğini, bölme gayreti içinde olanların bunu yakalayamadığını vurgulayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, gençlere, “Bunlar kendi geleceklerini sağlama almak için sizlerin geleceğini çalmak isteyenlerdir ve bölgesel, küresel bir güç olma yolunda ilerleyen Türkiye'ye çelme takma gayreti içerisine girenler boşuna çabalıyorlar, artık biz bir kartopu değiliz. Artık çığ haline geldik ve şimdi bu çığ büyüyerek yoluna devam ediyor” diye seslendi.

 

92 yeni üniversite

 

Ortaöğretim yıllarını yurtlarda geçirmiş biri olarak annesinden ve babasından nasihatler aldığını belirten Başbakan Erdoğan, “Annem, 'buralar güvenli, okula gidip gelemezsin' demişti. O zaman böyle arabayla gidip gelmek, servisler filan yok. Yaya gidip geliyoruz ve imtihana girip yurda girdik. Babam da 'oğlum buralar güvenli yerler' demişti. Bakın aynen şimdi de bu yine aynı durumu koruyor. Anne, 'kızım burası güvenlidir' diyor. Baba, aynı telkinde bulunuyor ve bizler işi çok daha ileri götürdük. Buna dayalı olarak, ilk ve ortaöğretime yönelik 893 adet pansiyon binası açtık” diye konuştu.

Şartlı nakit yardımı ve eğitim uygulamasını yaygın olarak sürdürdüklerini ifade eden Erdoğan, “Çocuklarımızın, gençlerimizin zihinleri yanında bedenlerini de geliştirebilmeleri için okullarımızda şu ana kadar bin 31 adet yeni spor salonunu hizmete soktuk” ifadesini kullandı.

Başbakan Erdoğan, 2002 yılında 53'ü devlet üniversitesi olmak üzere toplam 76 üniversite bulunduğunu ve üniversiteye girmek isteyen gençlerden onda birinin üniversiteye girebildiğine değinerek, “Geçtiğimiz 10 yılda 50'si devlet, 42'si vakıf üniversitesi olmak üzere 92 yeni üniversite açarak, ülkemizdeki üniversite sayısını 168'e ulaştırdık. Artık üniversiteye giriş oranını yüzde 50'nin üzerine çıkarıyoruz. Yeni kurulan 50 devlet üniversitesine, 105 bin kadro ihdas ederek, bu kurumların aktif olarak çalışır hale gelmesini temin ettik” diye konuştu.

 

Burs ve kredilerde yeni yıl artışı

 

Erdoğan, “Ülkemizin ilk modern üniversitesi Darül Fünun-i Osmani'den beri tam 142 yıldır üniversite öğrencilerinden alınan öğrenim harcını kaldırmak da bize nasip oldu” dedi. Üniversite öğrencilerine yönelik sosyal katkıların da AK Parti iktidarında katlanarak arttığına işaret eden Başbakan Erdoğan, 2002'de 451 bin 550 öğrenciye burs-öğrenim kredisi verilirken, bu rakamın 2012'de 1 milyon 173 bin 452'ye ulaştığını ifade etti.

Başbakan Erdoğan, “Artık müracaat eden bir öğrencimiz ya burs alır ya da kredi alır. Geri döndürmek yok. Kredi ve Yurtlar Kurumu ya burs verecek ya da kredi. Üstelik bu kredi miktarı 2002'deki gibi 45 lira değil. Şu anda lisans öğrencilerimize ayda 260 TL burs-kredi veriyoruz, 180 lira beslenme yardımı veriyoruz, toplam 440 lira. Tabii yılbaşı itibarıyla yeni bir düzenlemeyi getireceğiz. Her yıl olduğu gibi ocakta bu düzenlemeyi yapacağız” diye konuştu.

Yurtlarda kalan öğrencilerin internete ulaşması konusundaki sorunun çözüldüğünü ifade eden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Bundan böyle tüm yurtlarımızda internet ücretsiz olacak. Sizlere bir hizmet bazında verilecektir” dedi.