Başbakan Binali Yıldırım, terör örgütlerinin arasında ayrım yapmadıklarını belirterek "PKK, PYD, DEAŞ, FETÖ hepsi aynı derecede katiller sürüsüdür" dedi. Yıldırım, mart ayında 20 bin 127 öğretmen atamasının yapılacağını da söyledi.
Başbakan Yıldırım, CHP'nin referandumdaki 'hayır' kampanyası için 'No' filminden esinlenmesine ilişkin olarak da "Nere bulmuşlar ilhamı. Şili'de. Adamlar bir film yapmış, CHP de bundan medem umuyor. Şili'ye kadar uzanacağınıza Şile'nin köylerine gitseydiniz" değerlendirmesini yaptı.
Partisinin grup toplantısında konuşan Yıldırım'ın açıklamaları şöyle:
Geçtiğimiz hafta kardeş ülke Pakistan'da yaşanan terör saldırısı da çok vahim bir durumdur. DEAŞ terör örgütünün üstlendiği bu saldırıda 70'ten fazla insan hayatını kaybetmiştir. Kardeş Pakistan halkına, 80 milyon halkımız adına taziye dileklerimizi iletiyoruz. DEAŞ terör örgütü, bölge için ne kadar tehditse ABD ve Avrupa için de tehdittir. İsmi ne olursa olsun bütün terör örgütlerinin hedefi insandır.
Bugün bizim kapımızı çalan tehdit, unutulmasın ki yarın bunların sırtını sıvazlayanların da kapısını çalacaktır. İsrail'in ezan kısıtlaması, Avrupa'da yükselen İslam karşısı söylemler çok ama çok tehlikeli bir gelişmedir. Bu söylemlerin hepsi nefret suçlarını beslemekte, evrensel insani değerleri bir bir yok etmektedir. Terör örgütlerini beslemektedir. Buradan bütün ülkelere bir çağrıda bulunuyorum; barış içinde yaşayacağımız bir başka dünya yok. Ayrımcılık hastalığına kapılmadan, insanlığın huzuru için elimizi biraz daha taşın altına koyalım.
Geçtiğimiz günlerde İstanbul'da dünya turizm formunun açılışını gerçekleştirdik. Üst düzey katılımın sağlandığı forumda bir kez daha ülkemizin eriştiği noktayı gururla gördük. Dünyanın tüm renklerinin aynı çatı altında, İstanbul'da, küresel turizmi konuştuğuna şahit olduk. Bu tür saygın toplantıların Türkiye'de yapılması bir rastlantı değildir. Bu Türkiye'nin, turizmde göstermiş olduğu gelişmenin ve başarının bir meyvesidir. Gündem yoğun dedik. Parolamız belli; durmak yok, yola devam.
Bana her şey sizi hatırlatıyor. (Allahu ekber sesleri) Tasalanmayın, biraz son verin. (Recep Tayyip Erdoğan sesleri) yorulunca bana haber verin.
İzmir her şeyin en güzeline layık. Bakanlarımız, kendi mevkidaşlarıyla görüşmeler gerçekleştirdi ve anlaşmalar imzaladı. Malta ile sağlık alanında, sosyal politikalar alanında işbirliği öngören iki anlaşma imzaladık. Ziyaretimizin önemli bir amacı da dost ülkelerle ilişkilerimizi geliştirmek, ticaretimizi artırmak.
Bu yönde yapılması gereken konuları etraflıca konuştuk. Yurt dışındaki, bir sonraki durağımız Münih oldu. Münih Güvenlik Konferansı'na katıldık. Ayrıca birçok ikili görüşme gerçekleştirdik. Dost ülkelerle ekonomi, AB, eğitim, sağlık gibi konularda yapılacak işbirlikleri üzerine müzakerelerde bulunduk. Ayrıca Almanya'da yaşayan vatandaşlarımızla buluştuk. Gurbetteki kardeşlerimizin gözünde hasret dolu memleket sevdasını gördük ve çok duygulandık. Bu vesileyle size gurbetteki kardeşlerimizin selamını getirdik.
Ne dediler biliyor musunuz; burada seçimler Türkiye'den önce başlayacak, biz daha şanslıyız. Bizim rengimiz belli, sandıkları önce biz dolduracağız. Almanya'da o gün on binlerce Türkiye sevdalısı, binlerce demokrasi gönüllüsü tek yürek oldu, "Evet, evet, evet" dedi. Eskiden bütün ülkeyi kaplayıcı bir cümle kurarken Edirne'den Kars'a kadar derdik, şimdi değişti, Almanya'dan Kars'a kadar oldu. Almanya söz verdi, "İlk evet mührünü biz vuracağız, demokrasiye, Türkiye'nin aydınlık yarınlarına karar vereceğiz" dediler. Yine Almanya'da STK'larımızın temsilcileriyle dertleştik. Birçok temsilci, Avrupa'nın farklı ülkelerinden katılım sağladı.
Bir kez daha gördük ki mesele memleket meselesiyle gerisi teferruat. Ne yol dayanıyor, ne dağ dayanıyor. Hasret kalanlar bir araya geliyor. Evvel Allah bütüne engelleri aşacağız. Uğradığımız her durakta sizlerin 15 Temmuz'da yazdığı Milli İrade Destanı konuşuluyor. Şimdi bu destanı taçlandırma vakti geliyor. Milli iradeyi tanklar, darbeci teröristler karşısında aslanlar gibi müdafaa ettik. Artık sandığa gideceğiz, milli iradeyi garanti altında daha da etkin kılacağız. Sözde demokrasi değil, etkili temsil için "Evet". 15 Temmuz'da 248 şehidimizin kanına giren hain, darbeci teröristler bir daha cesaret bulmasın diye
"Evet". Kandil'e selam duranlara, millete selam durmayı öğretmen için "Evet". Siz bakmayın "Hayır" türküsü ile milletin içini karartan bu felaket tellallarına. "Efendim ülke bölünecek" diyor bu tellallar. Ya bu referanduma "Evet" deyince ülke bölünecek olsa, Kandil koşa koşa "Evet" der. Onların amacı ülkeyi bölmek değil mi zaten? 15 Temmuz gecesi Türkiye'yi bölmek isteyen FETÖ "Hayır" kampanyası yapıyor.
Pensilvanya'daki fitne yuvasından "Hayır" oyu talimatı çıkıyor. Bunlar memleketin yararına olacak şeylere "Evet" derler mi? Demezler. Kardeşlerim, 2017'ye çok hızlı girdik. 2016'da yaşadığımız acı tecrübeleri unutmadan yolumuza devam ediyoruz. Türkiye'nin geleceğini karartmaya yönelik hesap yapanlar kaybetmeye mahkum. Türkiye'nin yükselişini hiç ama hiçbir güç engelleyemez. Türkiye, adımlarını çok sağlam atıyor. Her şeye rağmen istikrarı koruyor, bundan zerre kadar şüpheniz olmasın.
2017'de yatırımlarımız da üretimlerimiz de reformlarımız da kesintisiz devam edecek. Küresel krize rağmen son 7 yılda yakaladığımız büyüme eğilimini daha da artıracağız. Bildiğiniz gibi, küresel kriz döneminde dahil 7 milyon vatandaşımıza iş, aş sağladık. Son dönemlerde işsizlikte istemediğimiz ufak tefek olumsuzluklar yaşandı. Ama bunlar geçici, bunları aşıyoruz. 2016'nın sonunda aldığımız kararlar yavaş yavaş etkisini göstermeye başladı. İşte görüyorsunuz döviz kurundaki iniş kendini göstermeye başladı. Son olarak, Cumhurbaşkanımız ile birlikte iş adamlarıyla bir toplantı yaptık, istihdam seferberliğini başlattık. (Türkiye seninle gurur duyuyor) Heh bu oldu, şimdi ben şöyle bir nefes alırken siz de işinizi halledin.
İzmir ile gurur duyuyoruz, Afyon ile gurur duyuyoruz. Aydın, Bolu, Bursa, Kocaeli, İstanbul; hoş geldiniz. 15 Temmuz gazileri, Tekirdağ Süleymanpaşa ilçe muhtarları, Kastamonu mahalle muhtarları, Nevşehir Acı göl, imam hatipliler hoş geldiniz.
20 bin 127 öğretmenin atamasını yapmaya karar verdik. Mart ayında işlemler başlıyor.
Türkiye'nin etrafını terör örgütlerinin egemenlik alanı olarak göstermesine asla izin vermeyeceğiz. Bunların köklerini, Türkiye'ye zarar vermeyecek şekilde kazıyacağız. (Türkiye seninle gurur duyuyor sesleri) Yine yoldan çıktınız, bunlar bizi konuşturmayacak. Terör örgütleri arasında ayrım yapanların şunu iyi bilmesi lazım. Bizim için PKK=YPG=PYD=DEAŞ=FETÖ hepsi aynı derecede terör batağına batmış katiller sürüsüdür. Türkiye'nin ulusal güvenliği ve çıkarları için bunların hepsiyle amansız mücadelemiz devam edecek. Biliyorsunuz Bab'da şehrin tamamı kontrol altına alındı. Şimdi temizlik harekatı yapılıyor. Bu yüzden şehirde güvenliğin tam olarak sağlanması bir miktar daha zaman alacak. Devleti FETÖ denen illetten temizle konusunda da aralıksız çalışıyoruz. FETÖ ele başına gelince, ABD'li yetkililerle iade konusunda görüşmelerimiz devam ediyor. Yeni yönetimin bu konuda daha anlayışlı ve duyarlı olacağını görüyoruz. Şartlar ne olursa olsun, FETÖ gelecek hesap verecek.
PKK, kış aylarında yediği darbelerle... (FETÖ gelecek hesap verecek sesleri) Evet, evet hesap verecek merak etmeyin. Artık bu terör örgütleri, içeride ve dışarıda başını kaldıramaz hale geldi. Yeter mi, yetmez. Bölücü terör örgütleri tamamen yok oluncaya kadar bu mücadele sürecek. Türkiye, 15 yıldır kontrollü bir güçle ilerleme sağlıyor. Lafların değil, icraatların mimarı olan AKP ile çok yönlü kalkınma politikası sağlıklı bir şekilde tıkır tıkır uygulanıyor. Küresel, ekonomik daralmalar, bölgesel ve geniş çaplı siyasi belirsizlikler, bütün bunlar takip ediyoruz. Ülkemizin asgari düzeyde etkilenmesi için veya hiç etkilenmemesi için gerekli gayreti gösteriyoruz.
(Recep Tayyip Erdoğan sesleri) Bakın, 15 Temmuz gecesi memleketimiz, güzel yurdumuz, bir işgal girişimiyle karşı karşıya kaldı. Latif sen de biraz sabret ya. 15 Temmuz'u takip eden günde dünyanın en büyük havalimanını inşaatı devam etti mi? Etti. Ulaşım, teknoloji, eğitim, sağlık, turizm yatırımlarımız, inşaatına başlanan bütün büyük projeler devam etti mi?
İnşallah Çanakkale şehitlerimizin anısına 18 Mart günü Çanakkale Köprüsü'nün temelini atıyoruz. Bu köprüyle, İstanbul'u Çanakkale'ye, Ege'ye, İzmir'e, Manisa'ya hatta Akdeniz'e bağlıyoruz. Bu eser köprü, üç giriş, üç gidiş, altı şeritli oto yollardan oluşuyor. Bu muhteşem yapı da 2023 metrelik ayak açıklığıyla dünyanın en uzun köprüsü oluyor. Türkiye'ye de bu yakışır. Çanakkale yiğitlerine de bu yakışır.
"CHP' Şili'den ilhm alacağına Şile'nin köylerine gitseydi"
Nerede bulmuş ilhamı, Şili'de. Adamlar bir film yapmış, CHP de bundan medet umuyoruz. Uzun yıllar halka güvenmediniz, seçkin takıldınız ama hani değişiyordunuz. Hani halkı esas alacaktınız. Şili'ye kadar uzanacağınıza Şile'ye gitseydiniz.
Gidip bir kahvehanede otursaydınız, bizim bilgilerin çoğunu sizlere öğretirlerdi. Kafa takılmış, farklı; kafa bu ülkeye yabancı, kafa bu halkın aklına, irfanına güvenmiyor.
Allah razı olsun, sağ olun. Artık kimse, yıllardır çöreklendiği kamuoyu kaynakları ile, meslek odaları ile siyasete ayar veremeyecek. Artık kimse dünya standartlarını aşan yatırımlara "Hayır" diyerek topluma "Geri kalın" diyemeyecek.
İki başlı yönetim biçimini değiştirerek Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi getiriyoruz. Cumhurbaşkanı ve yürütme uyumsuzluğu yüzünden çıkan tabloyu bu devirde kabul edemeyiz. "Cumhurbaşkanı partili olur mu" diyorlar, bal gibi de olur. Kurucu genel başkanımız, Cumhurbaşkanımız, Recep Tayyip Erdoğan, buradan kendisine selam gönderiyorum. Cumhurbaşkanımız, cumhurbaşkanı olmadan önce hem AKP Genel Başkanı hem de başbakandı.
Başbakan olarak Türkiye'yi kim imar etti, Erdoğan ve arkadaşları. Her vatandaş hizmetle buluşmadı mı? Üniversiteler yapılmadı mı? Hastaneler açılmadı mı, "Evet" mi diyeceksiniz? Tüm vatandaşlarımız yararlandı. Bölünmüş yolları hepimiz kullandık. Bütün memleket hava taşımacılığını en iyi şekilde kullandık. Hızlı tren hayali gerçeğe döndü. Şehir hastaneleri ile bir devrim yaptık. Allah aşkına bu millete, bu hizmetlerden faydalanırken partisi mi sorulurdu? Bizim seçmen ayrımı yapmamız gibi bir şey söz konusu olamaz. Hizmette siyaset olmaz. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, meşru erkler arasındaki koalisyonu güçlendiriyor.
Unutmayalım, bu bir referandum. Bu bir genel seçim değil. Daha önce de söyledim, şimdi de tekrar ediyorum. 16 Nisan'da sandıklara milli kimliğimizle gideceğiz. "Evet"te bereket var diyerek mührümüzü vuracağız. Tek adam safsatasına inat, tek vatan, tek millet, tek devlet, tek bayrak için "Evet" diyeceğiz. Gündem yoğun, güzel teklifler var. Vatandaşların hayatına dokunan, hayatını kolaylaştıran teklifler görüşülecek. kanunlaşacak. Neler var neler. Vergisini vaktinde ödeyenlere yüzde 5 indirim var. Latif kanaatkar ol. "