Başbakan Binali Yıldırım, cinsel istismar suçunda mağdur ile failin evlenmesi durumunda cezanın ertelenmesini öngören yasa teklifini komisyona geri çektiklerini açıkladı. Yıldırım, "Cumhurbaşkanımızın geniş mutabakat çağrısı, gerekse de muhalefet partilerine kendi önerilerini geliştirmeleri için zaman tanıması bakımından bu tasarıyı komisyona alıyoruz. Komisyonda herkesin görüşleri dikkate alınarak değerlendirilip, bu konu çözüme ulaştırılacaktır" ifadesini kullandı. "Tecavüzcüye af yok; bu kanayan bir yaradır, görmek lazım" görüşünü savunan Yıldırım, "Toplumda bu konuda kafa karıştırmayı başardılar. Muhalefetten bir öneri gelirse bunu dikkate alacağız" diye konuştu.
Başbakan Yıldırım, Türk lirasının dolar karşısındaki tarihi değer kaybına ilişkin olarak, "Merkez Bankası'nın alacağı tedbirler. Mutlaka kendi iradeleriyle, bu dalgalanlamalara karşı tedbirleri vardır" diyerek, perşembe günü toplanacak Merkez'in alacağı kararlara ilişkin mesaj verdi. Yıldırım, CHP'nin kriz uyarısını da ciddiye aldıklarını belirterek, "Teşekkür ediyoruz. CHP kriz uyarısı yapar, biz bunu da ciddiye alıyoruz, gereğini yaparız" dedi.
Atatürk Havalimanı'nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Yıldırım'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
Erken yaşta evlilik, erken yaşta çiftlerin kendi rızasıyla veya ailenin rızasıyla evlenmeleri, rıza olsa bile kanunen yasak. Suç. AK Parti iktidarından önce böyle bir suç yoktu. AK Parti hem gençleri, hem aileyi korumak adına reşit yaştan önceki evlilikler, rızayla bile olsa bunu ceza kanununda suç olarak tanımladı. Ancak bu değişikliği bilemeyen gençler, 17-18 yaşından önce evlilik yapıyor, bu evlilikten çocuklar olunca, bu çocukların nüfusa kaydedilmesi esnasında bunun suç olduğunu ancak öğreniyorlar. Böylece erkek cezaevine gidiyor, kadın çocuklarla ortada kalıyor. Yani, gençlerin yaptığı bu evliliğin bedelini çocuklar ödüyor. Özellikle bu toplumda bilindiğinden daha derin, kanayan bir yaradır. Seçim meydanlarında gerek bizler, gerek ana muhalefet partisi CHP, MHP ve diğerleri hep bu sorunla karşı karşıya kaldık ve biz bir söz verdik. Toplumun tüm sorunlarını çöze çöze bugünlere gelen AK Parti'nin bir prensibi var "Sorunları torunlara bırakmamak" Bu işi halledelim ve binlerce gencin bu sorununu çözelim diye girişimde bulunduk, kanun teklifi verdik. Birden kıyamet koptu. Neymiş "Tecavüzcüye af geliyor" Böyle bir şey yok. Bizim amacımız az önce anlattığım bu mağduriyeti gidermek. Muhalefete bu konuda uzlaşma çağrıları yaptık "Teklifiniz varsa getirin, halledelim" dedik. Ne yazık ki bu çağrımız kabul görmediği gibi, aynı zamanda da bunu bir siyasi rant olarak kullanma yolunu tercih ettiler ve çok önemli bir problemi yine ıskaladılar. Bu yönde toplumda da bir kafa karışıklığı oluşturmayı kısmen başardılar. Gerek toplumdaki mutabakatın tam anlamıyla sağlanması, gerek Cumhurbaşkanımızın geniş mutabakat çağrısı, gerekse de muhalefet partilerine kendi önerilerini geliştirmeleri için zaman tanıması bakımından bu tasarıyı komisyona alıyoruz. Komisyonda herkesin görüşleri dikkate alınarak değerlendirilip, bu konu çözüme ulaştırılacaktır.
Erken yaşta evlilik, erken yaşta çiftlerin kendi rızasıyla veya ailenin rızasıyla evlenmeleri, rıza olsa bile kanunen yasak. Suç. AK Parti iktidarından önce böyle bir suç yoktu. AK Parti hem gençleri, hem aileyi korumak adına reşit yaştan önceki evlilikler, rızayla bile olsa bunu ceza kanununda suç olarak tanımladı. Ancak bu değişikliği bilemeyen gençler, 17-18 yaşından önce evlilik yapıyor, bu evlilikten çocuklar olunca, bu çocukların nüfusa kaydedilmesi esnasında bunun suç olduğunu ancak öğreniyorlar. Böylece erkek cezaevine gidiyor, kadın çocuklarla ortada kalıyor. Yani, gençlerin yaptığı bu evliliğin bedelini çocuklar ödüyor. Özellikle bu toplumda bilindiğinden daha derin, kanayan bir yaradır. Seçim meydanlarında gerek bizler, gerek ana muhalefet partisi CHP, MHP ve diğerleri hep bu sorunla karşı karşıya kaldık ve biz bir söz verdik. Toplumun tüm sorunlarını çöze çöze bugünlere gelen AK Parti'nin bir prensibi var "Sorunları torunlara bırakmamak" Bu işi halledelim ve binlerce gencin bu sorununu çözelim diye girişimde bulunduk, kanun teklifi verdik. Birden kıyamet koptu. Neymiş "Tecavüzcüye af geliyor" Böyle bir şey yok. Bizim amacımız az önce anlattığım bu mağduriyeti gidermek. Muhalefete bu konuda uzlaşma çağrıları yaptık "Teklifiniz varsa getirin, halledelim" dedik. Ne yazık ki bu çağrımız kabul görmediği gibi, aynı zamanda da bunu bir siyasi rant olarak kullanma yolunu tercih ettiler ve çok önemli bir problemi yine ıskaladılar. Bu yönde toplumda da bir kafa karışıklığı oluşturmayı kısmen başardılar. Gerek toplumdaki mutabakatın tam anlamıyla sağlanması, gerek Cumhurbaşkanımızın geniş mutabakat çağrısı, gerekse de muhalefet partilerine kendi önerilerini geliştirmeleri için zaman tanıması bakımından bu tasarıyı komisyona alıyoruz. Komisyonda herkesin görüşleri dikkate alınarak değerlendirilip, bu konu çözüme ulaştırılacaktır.
Anne - babanın hatasının bedelini çocuklar ödüyor, bunu asla toplumumuz da insanlık da kabul etmez. Mesele budur, teşekkür ediyorum.
MHP ve CHP önergenin geri çekilmesini istiyor, ne yapacaksınız?
Komisyonda bu meseleler görüşülecek, teklifleri varsa olgunlaştırılacak, dikkate alınacak. Gelmezse STK'lardan ve vatandaşlardan, akademisyenlerden gelen önerileri de dikkate alarak bu meseleyi halledeceğiz. Sorunların çözüm yeri siyasettir.Siyaset, ülke sorunlarına çözüm üretemiyorsa topluma bir yüktür. Biz hep sorunları çöze çöze geldik. O bakımdan mutlaka ve mutlaka bir şekilde düzeltmenin bir yolunu bulacağız.
Doların yükselişi devam ederken CHP'den kriz uyarısı geldi, son gelişmeleri değerlendirebilir misiniz?
Dünyada, ABD seçimlerinden sonra favori gösterilen adayın değil, sayın Trump'ın seçimleri kazanmasıyla birlikte bir dalgalanma başladı. Dolar, bütün dünyadaki para birimlerine göre değer kazanmaya başladı. Türkiye de bundan etkilendi. Mesele budur. Ancak biz Türkiye'nin ekonomisinin gidişatını aynen bir kalbin çalışması gibi izliyoruz. 7 gün 24 saat, bütün dış gelişmeleri, içerideki olayları takip ederek gerekli tedbirleri alıyoruz. Şunu söyleyeyim; bu bir müddet daha, dünyadaki ekonomiyle ilgili dalgalanma devam edecek. Kurlardaki dalgalanmalar beklenebilir. Türkiye bakımından alınması gereken tedbirler var, bu tedbirleri iki başlıkta değerlendirmek mümkün. Bir tanesi Merkez Bankası'nın alacağı tedbirler. Mutlaka kendi iradeleriyle, bu dalgalanlamalara karşı tedbirleri vardır. Diğer bir tedbir, hükümet olarak bizim yaptığımız işler. Bunlarda ne var? Yasal düzenlemeler, yapısal reformlar var. Bunların bir kısmını yaptık, diğeri de idari kararlar. Bankalarla ilgili, mesele KOBİ'lerin kaynağa erişimini kolaylaştırmak için "Kredi Garanti" fonunu devreye soktuk. İkinci bir tedbir olarak kamu bankalarını mevduat faizlerini düşündüler. Ortak bir kararla daha alt düzeyde bir faizli mevduat alacaklar. Ayrıca birçok ekonomiyle ilgili teşvik paketleri açıklandı. Doğu ve Güneydoğu'daki cazibe merkezleri başta olmak üzere birçok alanda ekonomiye ilave destek, yeniden yapılandırma, çek yasasında düzenleme, hileli iflaslar veya iflas ertelemedeki düzenlemeler, yapılan işler bunlar. Endişeye gerek yok, Türkiye ekonomisi birçok dünya ülkelerinin ekonomisinden daha sağlam temellere oturuyor, vatandaşlarımız, iş adamlarımız herhangi bir endişeye kapılmasınlar. Her şey kontrol altında. CHP'ye kriz uyarısı için teşekkür ediyoruz. CHP kriz uyarısı yapar, biz bunu da ciddiye alıyoruz, gereğini yaparız.