Başbakan Yıldırım: Rütbesi ne olursa olsun darbeciler haindir, hainlerin rütbesi olmaz!

Başbakan Yıldırım: Rütbesi ne olursa olsun darbeciler haindir, hainlerin rütbesi olmaz!

Başbakan Binali Yıldırım, 12 Eylül 1980'den 36 yıl sonra gerçekleşen darbe girişimine ilişkin olarak, "161 şehidimiz var, Bu olaya karışan şu ana kadar 2839 çeşitli rütbede subay, asker gözaltına alınmıştır. Üst düzey rütbeliler de mevcuttur" dedi. Yıldırım, "Parelel terör örgütü çetesine karşı dimdik ayakta duran bütün vatandaşlarımızın alnından öpüyorum. 15 Temmuz artık demokrasimizin bayramı olmuştur" diye konuştu. Yıldırım, "Devletin silahıyla, parasıyla, bombasıyla, tankıyla, uçağıyla, helikopteriyle bu ülkenin vatandaşlarının üzerine ateş açan PKK teröründen daha da aşağılıklardır" ifadesini kullandı. Yıldırım, ilk bilgilere göre, "darbecilerden en az 20 kişinin öldüğünü, 41'inin de yaralandığını" açıkladı. Başbakan, "Rütbesi ne olursa olsun darbeciler haindir, hainlerin rütbesi olmaz" dedi.

"Dün akşam yaşanan olaydan sonra bu paralel çete lideri Fethullah Gülen'in arkasında duracak ülke göremiyorum" diyen Yıldırım, "Bunun arkasında duracak ülke Türkiye’ye dost değildir, Türkiye’ye karşı ciddi bir savaşın içindedir" ifadesini kullandı.

Çankaya Köşkü'nde basın toplantısı düzenleyen Başbakan Yıldırım, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve Milli Savunma Bakanı Fikri Işık'la birlikte kameralar karşısına geçti.

Yıldırım'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

 

[Video] Genelkurmay karargahını işgal eden Fetullahçı Terör Örgütü mensubu askerler EGO otobüsleriyle götürüldü pic.twitter.com/tT5U6BDtjj

— ANADOLU AJANSI (@anadoluajansi) 16 Temmuz 2016

 

Sevgili vatandaşlarım, aziz milletim, 15 Temmuz Cuma gecesi Türk demokrasisi için kara bir lekedir. Akşam darbe girişiminde bulunan paralel terör çetesinin demokrasi çetesine karşı demokrasi nöbeti tutan sabah da normal hayatına dönen asil milletin adı Türk milletidir. Milletimin bütün fertlerine bayraklarıyla meydanlara koşan bu paralel terör örgütü çetesine karşı dimdik ayakta duran bütün vatandaşlarımı alnından öpüyorum, ay yıldızlı bayraklarını dalgalandırarak terör çetesine verilecek en güzel cevabı vermişlerdir. 15 Temmuz artık değerli vatandaşlarım demokrasimizin bayramı olmuştur.

Bu darbe girişiminde hayatını kaybeden güvenlik güçlerimiz, polisimiz, sivil vatandaşlarımızı rahmet, minnet, şükranla anıyorum. Yakınlarına başsağlığı diliyor, acılarını paylaşıyorum. Yaralılarımıza Allah’tan şifa diliyorum. Kahramanca savaşan güvenlik güçlerimizi alnından öpüyor, milletimizle beraber büyük bir belayı Allah’a şükür def ettik. Sevindirici olan bu kalkışma, TSK’nın emir kumanda hiyeraşisi ile olan bir kalkışma değil, silahlı kuvvetler içerisindeki paralel terör yapılanmasının bir kalkışmasıdır. Bu vesile ile vatanını milletini bayrağını seven ve alçakça girişime asla prim vermeyen değerli komutanlarımızı tebrik ediyorum. Ayrıca, olayın olduğu ilk andan itibaren meydanları dolduran sivil toplum kuruluşları, vatandaşlarımız siyasi parti taraftarlarına da teşekkür ediyorum. Özellikle kahramanca çarpışarak hayatlarını ortaya koyarak bu belayı def eden tüm emniyet mensuplarımızı yürekten kutluyorum.

 

"Bu milletin üzerine ateş açan paralel çete, PKK teröründen daha da aşağılık"

 

Bu yaşadığımız olay bir şeyi ortaya koymuştur. Türk milletinin demokrasi konusunda ne kadar engin bir tecrübeye sahip olduğunu demokrasinin ve milli iradenin ne kadar ülkemizin bağımsızlığı için önemli olduğunu bir kez daha bütün dünya gördü. Hele hele, köprüyü kesen yolları kesen binalara girmeye çalışan tankların elinde bayrakla önüne yatan, o tankların üzerine çıkan o aziz vatandaşlarımız canını bu uğurda veren o şehitlerimizi bu büyük millet asla ve asla unutmayacaktır. Bu zor günümüzde bizi arayan dost ülkelere de ve dayanışma isteklerini ortaya koyan dost ülkelere de teşekkür ediyoruz. Değerli kardeşlerim, bu paralel çete mensupları artık yüce Türk adaletinin elindedir. Müstahak oldukları her türlü cezayı, karşılığı göreceklerdir. Evet, milletimiz bu olaydan çok büyük bir basiret göstermiştir. Bu basiret Türkiye’de milli iradenin, demokrasinin kesintiye uğramasının önüne geçmiştir. Bu kalkışmayı yapanlar şunu anlamalıdır, hiç kimse bu milletin demokrasi aşkıyla ve özgürlük isteğiyle asla ve asla boy ölçüşemez. Vatandaşlarımızın bugün normal hayata dönmüş olması, erdeminin bir göstergesidir. Devletin silahıyla, parasıyla, bombasıyla, tankıyla, uçağıyla, helikopteriyle bu ülkenin vatandaşlarının üzerine ateş açan PKK teröründen daha da aşağılıklardır. 

 

"2839 asker gözaltına alınmıştır"

 

Bazı dostlarımız bize bu konudaki başından beri gösterdiğimiz hassasiyeti anlamakta zorluk çekiyorlardı. Anlamalarının bize çok büyük maliyeti oldu. Tankların önüne çıkarak hayatını ülke için veren bütün kardeşlerimi bütün şehitleri tekrar rahmetle anıyorum. Maalesef, bu kalkışma bastırılmıştır. Ancak şehitlerimiz vardır. Toplam 161 şehidimiz mevcuttur. 1440 yaralımız vardır. Bu olaya karışan şu ana kadar 2839 çeşitli rütbede subay, asker gözaltına alınmıştır. Üst düzey rütbeliler de mevcuttur. Bu belayı büyük millet bir kez daha def etmiştir. Başkomutanımız, sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu o memleket sevdası ve basiretiyle bütün hükümetimizin üyeleri ve vatansever komutanlarımızla birlikte halkımızla bir olarak, beraber olarak, kenetlenerek bu belanın üstesinden geldik. Dünya tarihinde emsali bu kadar orantısız güce karşılık, emsali görülmeyecek büyük bir başarıyı bu milletin yaşatan rabbime hamd ediyorum. Ayrıca, basın kuruluşlarımız, yazılı görsel sosyal medya kuruluşlarımız bu olayda çok büyük bir vatanseverlik ve basiret örneği ortaya koymuşlardır. 

Çetelerden yana değil, ülkeden yana net bir tutum almışlar, halkımızın anında en doğru şekilde bilgilendirilmesini sağlamışlardır. Başta siyasi parti liderleri olmak üzere, bütün siyasi parti taraftarları da sivil toplum kuruluşları da görüş farklılıklarını bir tarafa bırakarak meydanlara akmış, ay yıldızlı bayrağı tankların tepesine dikmeyi başarmıştır. Dolayısıyla basına, STK’lara, siyasi partilerimize örnek vatanseverlik davranışlarından dolayı teşekkür ediyorum. İşin birinci safhası burada sona ermiştir. Bundan sonraki yapılacak işlemler de, çalışmalar da vatandaşlarımız normal hayatlarını sürdürürken ülkemizi milletimizi dünya ülkeleri arasında itibarsızlaştırmaya çalışan bu güruhlara karşı her türlü işlem gecikmeden misliyle yapılacaktır. Milletin bunu bilmesinde fayda vardır. Biz yolumuza aynı kararlılıkla devam edeceğiz. Tekrar bütün milletimize geçmiş olsun diyor, demokrasi bayramımız 15 Temmuz ülkemize milletimize hayırlı olsun diyorum. 

 

"Darbecilerden 20 civarında ölen var"

 

Değerli arkadaşlar, komutanlarımızla ilgili endişelenecek bir durum yok, kontrol altına alınmıştır. Kısa süre içerisinde komutanlarımızla normal sürece geçeceklerdir. Görevlerinin başındalar. 

Arkadaşlar, şimdi malum vahim bir olayın daha sıcaklığı devam ediyor. Tutuklamalar, gözaltılar devam ediyor. Henüz tamamlanmış değil, ikincisi de tabii bu işlenen bu suçun karşılığı hukuk sisteminde yargı sisteminde adalet sistemimizde açık ve seçik tanımlanmıştır. Bilindiği gibi değerli arkadaşlar, idam cezası Türk anayasasından hukuk sisteminden çıkarılmıştır. Yüce Meclis’imiz toplanacak ve burada ülkenin bu ve buna benzer çılgınlıklarla karşı karşıya kalmaması için ne gibi tedbirler alacaksa, bunları da diğer partilerimizle değerlendireceğiz. Tabii, elde edilen ilk bilgilere göre darbecilerden 20 civarında ölen var. 30’a yakın da yaralı var, bu rakamlar kesin değil. İlerleyen saatlerde rakamlar ortaya çıkacaktır. Bunu ifade etmek isterim. Tespit edilenler ifade edilmiştir. 

Fethullah Gülen bir terör örgütünün başı olduğu bildiğimiz ve bu konuda güvenlik kurul kararı da dahil her türlü altyapısı olan iade talebini de yaptığımız birisidir. Dolayısıyla hele hele dün akşam yaşanan olaydan sonra bu şahsın, adamın bu çete liderinin bu terör örgütü başının arkasında duracak ülke göremiyorum. Bunun arkasında duracak ülke Türkiye’ye dost değildir, Türkiye’ye karşı ciddi bir savaşın içindedir. 

Bu çete resinin gereken şekilde hak ettiği ceza ile buluşmasıdır. 

Arkadaşlar, Cumhurbaşkanımızın genel sekreteri evine gitmek üzere yolundadır. Benim dediğim, bu büyük bir olaydır. Milli iradeye karşı yapılmış en büyük darbe girişimidir. Başka darbe girişiminlerinden en önemli farkı da vatandaşın bu darbe girişimine karşı darbe girişimidir. Vatandaşın tankın üzerine çıkarak, adeta linç edecek şekilde büyük bir hiddetle üzerlerine gitmesidir. Vatandaş, kolluk kuvvetlerini beklemeden gözaltına aldılar, bağladılar. Böyle bir milletin ferdi olduğumdan dolayı bütün arkadaşlarımla gurur duyuyorum. Bu milletin içinde Türk vardır, Kürt vardır binbir meşrep vardır. Bir kez daha millet devletinin değerini bilmiştir, yanında yer almıştır. 

Çok fazla var, gözatına alınanlar var, arananlar var. Aşağı yukarı işin omurgasını oluşturan bütün isimler, işin beynini oluşturan bütün isimler alınmıştır. Müşterek bir çalışmanın ürünüdür. Kolluk kuvvetleri savcılarımızla çok güzel bir koordinasyon içinde çalışmıştır. Gece boyunca titiz bir çalışma ile bu darbe girişimine yeltenenler hakkında gerekli adli işlemleri geciktirmeden yapan bütün savcılıklarımıza, savcılarımıza bu vesile ile de teşekkür ediyorum. Çok güzel bir çalışma örneği gösterilmiştir, bu ülkenin başkomutanı olarak sayın Recep Tayyip Erdoğan, ilk andan itibaren “Ölmek var, dönmek yok. Bedeli biz ödeyeceğiz” demiştir ve noktayı koymuştur. 

Arkadaşlar, bilgilere göre konuşuyoruz. Gün boyu bu çalışmalar devam edecek. Detay yok daha fazla.

Bu hain girişime kalkışmaya karışanların artık generalliği, amiralliği söz konusu değildir. Rütbesi ne olursa olsun haindir, hainin rütbesi olmaz. Bölücü teröristler bu ülkenin bölünmesi parçalanması zarar görmesi adına hesap sorulacaktır. Hiçbir kişi dışarıda kalmayacak. Bunların hepsi biliniyor, gereği de gecikmeden yapılacaktır. 

Geçmiş olsun. Basın mensuplarının görevi olayları milletimize aktarmaktır. Olayın heyecanı ile stresi ile bazı yanlışlar yaşanmış olabilir. Biz sizden özür diliyoruz. Toplumun psikolojisini idare etmek takdir edersiniz ki kolay değildir. Ben milletime çağrıda bulunuyorum, ayrıştırma günü değil birleştirme günüdür. Beraber olma, bir olma, Türkiye olma günüdür. 

Biz, asil bir milletiz. Brüksel’de saldırı oldu, 10 günde havalimanını açamadılar, biz 4 saatte açtık. Dolayısı ile giden mal geri gelir ama giden canlar geri gelmez. İçimizi yakan şehitlerimizdir. Tek tesellimiz bu alçakların başaramamasıdır. 

Arkadaşlar, tabii bu konunun bütün boyutları ele alınacak. Hiçbir şey atlanmayacak, nerede zaaf var nerede ihmal var hangi sistemde yetersizlik var değerlendirilecek. Şu an o an değil. Bu beladan def etmiş olmak ve bu belayı başımıza saranların hesabını sormakla meşgulüz.