Başbakan Yıldırım: Modern silahlarla üstüne gitmek terörü yok etmez, artırır!

Başbakan Yıldırım: Modern silahlarla üstüne gitmek terörü yok etmez, artırır!

Başbakan Binali Yıldırım, İstanbul'da düzenlenen Dünya Posta Kongresi'nde konuştu. Yıldırım, 2002 yılında göreve geldiklerinde PTT'nin 35 bin çalışanı olduğunu ve zarar ettiğini ifade ederek, aradan geçen sürede kurumu 1 milyar dolar ciro yapan ve 200 milyon dolar kâr eden bir hale getirdiklerini ifade etti. Kongredeki konuşmasında teröre ilişkin mesajlar da veren Yıldırım, "Dünyayı huzursuzluğa iten, bölgesel adaletsizliklere körükleyen bu dünya anlayışıdır. Bu anlayış terk edilmeden, kardeşlik, küresel barış, bölgesel barış, refahın, zorlukların paylaşımı sağlanmadan bu meselenin üzerine en modern silahlarla gitmek terörü yok etmez, daha da arttırır." diye konuştu.

Yıldırım'ın konuşmasında satırbaşları şöyle:

"Kongre süresince üretilecek bütün dökümanlar kongre salonlarında bulunan tabletler aracılığıyla delegelere iletilecek, önceki kongrelerde harcanan kağıt miktarı yaklaşık 4 ton, böylece 4 ton kağıdı tasarruf etmiş olacağız. Yeşili de ormanı da koruyacağız. Dolayısıyla bu kongre çevreci olma özelliğine de sahip.

"Değerli dostlar, kağıt dostu kongrenin ayrılacalığı tabii ki burada ön plana çıkıyor. Bilindiği gibi 20. yüzyıl her alanda uluslararası iş birliklerinin artmaya başladığı bir dönem oldu. Bu dönemde teknolojinin, ticaretin, iletişimin geliştiği bir ortamda dünyanın dört bir yanında insanlar birbirinden uzaklaşmak yerine birbirlerine yakınlaşmanın gerekliliğine, bilincine vardı, iş birlikleri gelişmeye başladı. İlk olarak tarım, taşımacılık, dış politika, güvenlik gibi konularda iş birlikleri birbirini takip etti. 20. yüzyılda başlayan bu küreselleşme fikrinin posta alanına yayılmış olmasa da doğal bir sonuçtur. Posta ve küreselleşme fikri ortaya çıkmadan önce de insanın doğası bu özelliğe sahipti. Olaylar, insanların bakış açısı değişti, dünya değişince de değişimler birbirini izledi. Sonuçta artık dünya denince bir gezegenin ötesinde birtakım değerleri temel alan bir düşünüş akla geliyor. Dünya Posta Birliği de temel olarak birbiriyle bağlantılı olarak 192 ülke arasında iletişimi sağlamaktadır.

"Kısacası, gelişen ve gelişen dünyada posta sektörünün de bu değişimi yakalayabilmesini, teknolojiye ayak uydurabilmesini amaçlıyoruz. Haber ulaştırma araçları da haberleşmenin gelişmesine paralel olarak değişti. 2002 yılında göreve geldiğimde PTT halini şöyle özetleyebilirim:

"Zarar eden bir kuruluş, 35 binin üzerinde çalışan, ne yapalım da bu yükten kurtulalım diye düşünen bir idare... Diğer kamu kuruluşlarını olduğu gibi satalım ve kurtulalım diyen bir anlayış... Ancak PTT niye bu hale düşmüştü? Asıl onun sorgulanması gerekiyor. Çünkü telefon, telgraf, posta... Üç hizmet bir arada görüyordu. İnternetin hayatımıza girmesiyle beraber bilgi iletişim kısmı çok hızlı yol aldı, geleneksel osta artık bir anlamda tarihe karıştı. Mektup yazanların sayısı günden güne azalıyor, onun yerine mesajlaşma daha fazla kullanılmaya başlanıyor. Bu da posta idarelerinin mali gücünün zayıflamasına neden oluyor. Ne yapmak lazım? Mutlaka gelişmeleri yakalayacak yeni bir hizmet anlayışına ihtiyaç var. 2004 yılında PTTBANK kuruluşuna karar verdik. Bu kararımızı aldık ve bundan sonra PTT'nin rotası değişti. PTT süratle hizmet ağını yeni hizmet türleriyle genişletmeye başladı. Bugüne geldiğimizde 4 bin 500 noktada PTT'nin hizmet verdiği yerler. Hem bilişim alt yapısını kullanıyor, banka hizmeti veriyor, kargo taşımacılığı yapıyor, mektupları da hibrit posta yöntemiyle yazılacak metni sipariş ediyorsunuz, gideceği yerde çıkışı alınıp teslim ediliyor.

 

"1 milyar dolar ciro..."

 

"Zarar eden PTT geçen yıl itibariyle cirosunu 1 milyar Euro'nun üzerine çıkarmıştır. 200 milyon civarında da net karı var. Zarar eden PTT, PTTBANK konseptiyle beraber en fazla vergi veren 100 firma arasına girmeyi başardı. İnterneti, telefonun PTT'den yolunu ayırmasıyla birlikte PTT yok olacak diyenler, PTT'nin kendini yenileyen, değişimden sonra 150 yıllık bir kuruluş olmanın verdiği tecrübeyle başarısına başarı kattığını gördüler. 26. Dünya Posta Kongresi toplanıyor. 7 Ekim'e kadar burada birlikte olacaksınız. Tanışacaksınız. Sürdürülebilir kalkınmanın en önemli araçlarından biri olan iletişim alt yapısını küresel entegrasyonunu kullanacaksınız. Bir ülkenin tek başına bu işlerde iyi olmasının bir anlamı yok. Bir zincir düşünün, zincirin gücü en zayıf halkayla ölçülür. O yüzden uluslararası posta birliğinin önemli görevlerinden bir tanesi de küresel anlamda alt yapıdaki farklılıkları ortadan kaldıracak projeleri ortadan kaldırmak olmalıdır. ABD'de de, Avrupa'da da, Japonya'da da bilişim düzeyleri birbirine yakın olmalıdır. Her yere online olabilirsek bu amacı gerçekleştirmiş oluruz. O nedenle birlikte çalışacağız, sorunların çözümünde tecrübe paylaşımını gözden uzak tutmayacağız."

"Değerli konuklar, posta hizmetlerinin tarihi gelişimini az önce söyledim. Yaya olarak başlayan posta hizmetleri deveyle gezenlere, teknolojiyle birlikte uçak, araba ve nihayet internet olmak üzere bir süreçten geçiyor. Artık bir tuşla istediğiniz mesajı dünyanın her yerine gönderebiliyorsunuz. Global dünyada çeşitlenen ihtiyaçlar doğrultusunda posta hizmetlerine yön vermek de büyük önem kazanıyor. Ülkemizde bugüne kadar sayısal uluslararası etkinliğe ev sahipliği yaptık ve bunlara bir yenisini eklemiş oluyoruz. Kurucu üyelerinden biri olduğumuz dünya posta birliği, 193 ülkeyi bir araya getiren önemli kuruluşlardan biridir."

"Burada alacağınız kararlar İstanbul Stratejisi adıyla 4 yıl boyunca uygulamada olacak. Ve 2020'ye gelirken dünya posta sektörünün nasıl bir görünüm alacağının kararlarını İstanbul'da vereceksiniz. Bugün açılış oturumunu yaptığımız Dünya Posta Zirvesi'ne ev sahipliği yapmak, sizleri burada ağırlamaktan memnuniyet duyuyoruz. "

 

"Terörü korkmakla terörden kurtulamazsınız"

 

"Burada bir hususu zikretmeden geçemeyeceğim. Malum 15 Temmuz gecesi ülkemizde bir darbe girişimi oldu. Türk demokrasisine karşı yapılan bu kalkışmayı aziz milletimiz ferasetiyle, basiretiyle, onurlu duruşuyla yenmeyi bilmiş ve Türkiye'nin geleceğini, demokrasisini teminat altına almıştır. Bu olaydan sonra bazı fırsatçı çevrelerin 4 yıl önce karar verilen bu organizasyonu İstanbul'dan başka bir yere alınması için çaba içerisine girdiklerini biliyoruz. Ancak uluslararası posta birliğinin kararlı tutumu ve PTT yönetiminin haklı mücadelesi sonunda bugün Duha'da alınan karar aynen gerçek oluyor. Değerli dostlar şunu unutmayalım, terörden kaçmakla güvenli olamazsınız. Terörü korkmakla terörden kurtulamazsınız. Terörü korkutursanız güvenli olursunuz. Hep beraber terörden korkmayacağız, terör bizden korkacak. O zaman dünyada da Türkiye'de de güvenlik sağlanır. Dünyanın hiçbir noktası güvenli değil. 60 milyonu bulan mülteci, vatansız insan var. Bunların sorunlarını çözmeden, problemlere gözünüzü kulağınızı kapatarak terörden arınmış bir dünya inşa edemeyiz. Mutlaka dünyanın çeşitli yerlerinde var olan terörün sebeplerine, derinliklerine inmemiz gerek. Terör örgütüyle mücadele ederken başka terör örgütlerini doğurmak gibi bir yanlışın içine asla düşmememiz lazım. Türkiye'nin etrafında yaşananlar bir insanlık dramıdır. Suriye, 500 bin masum insan, genç, çocuk, ihtiyar... Anlamsız bir savaş uğruna hayatını kaybetti. 10 milyon insan yerlerini, yurtlarını terk etti. Kimisi denizlerde boğuldu, 3.5 milyonuna biz kucak açtık. Bundan da gurur duyuyoruz. Çünkü biz misafir sever bir milletiz. Biz darda kalanlara kucak açan bir milletimiz. Bizim geleneğimiz budur, geçmişimiz budur. Bunu bazı ülkeler anlayamıyor, her şeyi paraya yüklemişler. Para varsa insanlık var, para yoksa hiçbir şey yok.

 

"Yok etmez artırır"

 

Dünyayı huzursuzluğa iten, bölgesel adaletsizliklere körükleyen bu dünya anlayışıdır. Bu anlayış terk edilmeden, kardeşlik, küresel barış, bölgesel barış, refahın, zorlukların paylaşımı sağlanmadan bu meselenin üzerine en modern silahlarla gitmek terörü yok etmez, daha da arttırır.

 

"BM'ye düşen en önemli görev..."

 

"BM'ye düşen en önemli görev itibarını daha da arttıracak radikal kararlara imza atmak. Bu kararlar yıllardır devam eden bölgesel anlaşmazlıkların sona erdirilmesi ve bu kararlar verilirken bazı ülkelerin rekabetine güçsüz insanların kurban edilmesine izin verilmemesidir. Ümit ederim ki bir gün BM kuruluş amacına çok daha uygun olarak bu hizmetleri yapacak hale gelir. Bu duygu ve düşüncelerde 26. gerçekleştirilen dünya posta birliği kongresinin başarılı olmasını temenni ediyorum. Yapacağınız her türlü çalışmaların gerek ülkeleriniz gerek küresel posta hizmeti için yeni ufuklar açmasını diliyorum. Dünyanın dört bir yanından ülkemize gelen tüm konuklara tekrar hoş geldiniz diyorum."