Kamu bürokrasisindeki en yüksek makam olan Başbakanlık Müsteşarlığı'na bir aydır, ekonomi yönetiminin bürokratik merkezi olan Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı'na da iki haftadır atama yapılmadı. Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, bürokrasideki en yakın mesai arkadaşı olacak Başbakanlık Müsteşarı'nı, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın vetosu nedeniyle bir aydır atayamadığı konuşuluyor.
Fahri Kasırga'nın Erdoğan'ın Köşk'e çıkmasının ardından Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri olması üzerine boşalan Başbakanlık Müsteşarlığı makamı bir aydır boş. İbrahim Çanakçı'nın IMF İcra Direktörlüğü görevine gitmesi nedeniyle boşalan Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı makamına da iki haftadır atama yapılmadı.
Ankara'nın kıdemli gazetecilerinden Erdal Sağlam, tartışılan atamalar için kulislerde "Davutoğlu'nun Erdoğan'dan veto yediğinin konuşulduğunu" yazdı.
Sağlam'ın "Başbakan kendi bürokratlarını atayamadı" başlığıyla Hürriyet'te yayımlanan (13 Ekim 2014) kulis yazısı şöyle:
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun atamak istediği bazı bürokratları, yaklaşık bir aydır, göreve getiremediği konuşuluyor.
Bunların başında da en yakın çalışma arkadaşı olacak Başbakanlık Müsteşarlığı makamı geliyor.
Davutoğlu'nun bu görev için çok güvendiği isim olan mevcut Kalkınma Bakanlığı Müsteşarı Kemal Mağdenoğlu'nu istediği biliniyor ancak 1 aydır konuşulmasına rağmen bu atamanın yapılamadığı görülüyor. Bunun nedeni olarak da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın bu görev için Madenoğlu'nu uygun görmemesi gösteriliyor. Madenoğlu'nun atama kararnamesinin Cumhurbaşkanlığı'na çıktığını sanmıyoruz. Dolayısıyla atama kararnamesi imzalanmadan önce Cumhurbaşkanı Erdoğan'la konuşulduğu, ancak uygun görmediği için kararnamenin bile düzenlenmediği, daha büyük ihtimal gibi gözüküyor. Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Başbakanın bizzat çalışacağı makam olan Müsteşarlığa ataması için Başbakan Davutoğlu'na bazı isimler önerdiği de konuşuluyor. Buna karşılık Davutoğlu'nun da bunlara razı olmadığı, bu nedenle atamanın uzadığı da, kulislerde konuşulanlar arasında.
Bu nedenle de Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri olan Fahri Kasırga'dan sonra, 1 ayı aşkın süredir, bu görev vekaleten yürütülüyor. Başbakanlık sitesinde görevi vekaleten Ergin Ergül'ün yürüttüğü yazıyor.
Başbakanlık Müsteşarlığı'nın yanısıra, İbrahim Çanakçı'nın 1 Eylül'de müsteşarlığı bırakıp, Washington'a IMF İcra Direktörü olarak gitmesinin ardından, Hazine Müsteşarlığı görevi için de henüz atama yapılmış değil. Bu nedenle Çanakçı gittiğinden beri bu görevi Müsteşar Yardımcıları Cavit Dağdaş ile Burhanettin Aktaş, dönüşümlü olarak vekaleten yürütüyorlar.
Kulislerde Hazine Müsteşarlığı için bir süredir bu iki müsteşar yardımcından birinin atanabileceği konuşuluyor. Yanısıra aynı görev için, Kalkınma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Erhan Usta ile TÜİK Başkanı Birol Aydemir'in adı geçmesine rağmen, 1 ayı geçmesine rağmen henüz atama yapılmış değil.
Hazine Müsteşarlığı'na yapılacak atamanın uzamasının da, yine Cumhurbaşkanı Erdoğan'la ataması yapılacak kişi konusunda anlaşma sağlanamamasının etkili olduğu belirtiliyor. Kulislerde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'la varolan ekonomik görüş ayrılığının, Hazine Müsteşarlığı yapacak kişinin seçimi konusunda da etkili olduğu konuşuluyor.
Başbakan Davutoğlu'nun yaklaşık 1.5 aylık görev süresi içinde istediği atamaları yapamaması bürokrasi koridorlarında çeşitli spekülasyonlara neden oluyor. Davutoğlu'nun atama için istediği isimlerle konuştuğu, ancak atamasını yapamadığı için zor durumda kaldığı belirtiliyor. Kulislerde isimleri dolaşıp ataması yapılamayanların rahatsızlıklarını yakınlarına söyledikleri de biliniyor.
Bu kritik atamaların yapılamaması, Başbakan Davutoğlu ile Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın yeni dönem için planladıkları ekonomik tedbirlerin hayata geçirilmesi konusunda da tedirginlik yaratıyor. Örneğin inşaat sektörüne darbe vuracağını düşündüğü için, imar işine disiplin getirilmesi, kentsel rantların vergilendirilmesi gibi, yeni dönemin kritik tedbirlerine sıcak bakmadığı biliniyor. Rant yerine sanayi üretimine ağırlık verilmesi gereken yeni dönemi tehlikeye atıyor. Yanısıra artırımın gerekeceği günler yaklaşırken, faiz kararlarının Erdoğan'a bağlı olmasından endişe ediliyor.
Özetle; Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yürütme üzerindeki etkinliğini sürdürmesi, önümüzdeki hem siyasi hem de ekonomik açıdan kritik süreçte, gerekenlerin yapılacağı konusunda hem bürokratları, hem de piyasaları tedirgin ediyor.