Basın boykotu, az gelişmiş ülkelerde umut yolu

Trinidad Tobago / 1995 Trinidad Tobago Başbakanı Basdeo Panday, iktidarı eline aldığı günden itibaren, basına karşı sert bir tutum takındı. Panday, özellikle muhalif medya kuruluşlarını hedef aldı. Sevmediği gazetecileri “Bu köşe yazarlarını sevmiyorum. Bana karşı kinci davranıyorlar” diyerek bir bir afişe etti. Parti üyelerini ve vatandaşları politikalarını sert bir dille eleştiren Trinidad Express gazetesini boykot etmeye çağırdı. Bu hareketi popülerliğine damga vurunca 2000 yılından itibaren boykotunu sonlandırdı, basınla daha sıcak ilişkiler kurma kararı aldı. Namibya / 2001 Namibya Devlet Başkanı Sam Nujoma, hükümet aleyhindeki yolsuzluk iddialarını haber yapan ve iktidar politikalarını sert bir dille eleştiren muhalif The Namibian gazetesini hedef aldı. 28 Mayıs 2001 tarihinde yayınladığı bir genelgeyle, The Namibian’ın kamu kurumlarında satın alınmasını yasakladı. “Devlet parasıyla devlete muhalif gazete alınmaz” dedi. 2005 yılında iktidarı sağ kolu Hifikepunye Pohamba’ya devredene kadar boykotu sürdürdü. Erdoğan'ın çağrısı faşizan bir tavırMalezya / 1996 Partİsİnİn seçimlerde aldığı başarısız sonuçlardan See Hua Medya Grubu’nun yaptığı olumsuz haberlerin sorumlu olduğunu savunan Başbakan Mahathir Muhammed, bir genelge yayınlayarak devlete bağlı kurumların bu gruba ait gazetelere abone olmamasını, ilan vermemesini ve gazeteleri satın almamasını istedi. İktidar partisi, boykotun gazeteler “iftira dolu” haberleri yayınlamayı durdurana dek devam edeceğini açıkladı. IPI (Uluslararası Basın Enstitüsü) tarafından Mahathir Muhammed’e hitaben yapılan çağrıda, “Basının bir kısmına uyguladığınız boykota derhal son vermenizi talep ediyoruz” ifadesi kullanıldı. 1999 yılındaki seçimlere kadar boykot devam etti. Doğu Timor / 2005 Hükümetin ilgisizliği nedeniyle ülkede açlıktan toplu ölümler gerçekleştiğini yazan Suara Timor gazetesi Başbakan Mari Alkatiri’nin hedefi oldu. Bu gazetede çalışanların kamu kurumlarındaki basın toplantılarına katılmaları yasaklandı. Gazete için boykot çağrısı yapıldı. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü, “Özgür basına yönelik boykot ve tehditler demokratik bir hükümetle bağdaştırılamaz” açıklamasını yaptı. Ancak başbakan kabine üyelerinin gazeteyi hiçbir şekilde okumaması, bu gazeteden kendilerini arayanlara bilgi verilmemesi konusunda kesin emir yayınladı. Alkatiri, “Ciddi ve bağımsız basınla iyi ilişkiler kurmak, propaganda basınını ise boykot etmek bizim en doğal hakkımız” dedi. Boykot 2006 yılının Haziran ayında Alkatiri iktidardan düşene kadar devam etti. Pakistan / 1999 Pakİstan’In Urduca yayın yapan en yüksek tirajlı gazetesi Jang’ın yayıncısı Jang Group, Başbakan Navaz Şerif’in hedefi oldu. Gazetede Şerif, ailesi, hükümetteki bakanları ve yakın çalışma arkadaşlarının büyük yolsuzluklara karıştığına ilişkin haberler çıkmasınn ardından Şerif, önce gazeteyi vergi kaçırmakla suçladı. Ardından gazetenin yönetim kadrosuna 16 gazetecinin gazeteyle ilişkisinin kesilmesi ültimatomunu verdi. Bu talebi karşılanmayınca gazeteyi boykot çağrısı yaptı. Ancak istediği desteği bunda da bulamayınca gazetenin iki matbaasını bastı. 51 yıldır tek bir gün bile tatil yapmayan Jang’ın basılmasına günlerce izin vermedi. Jang Grubu’nun banka hesapları donduruldu. Gazete binasına baskın düzenlendi. Pervez Müşerref’in aynı yıl N avaz Şerif’i iktidardan indiren darbesine kadar gazete yayınlanamadı. Ardından yayın hayatına yeniden başladı. Tayvan / 2004 2004 yılında yapılan seçimlerden galip çıkan Demokratik İlerleme Partisi lideri ve devlet başkanı Chen Shui Bian seçim öncesinde muhalif partiler lehinde yayın yapmakla suçladığı United Daily News gazetesinin boykot edilmesi çağrısını yaptı. Eşinin borsada “insider” bilgisi sayesinde haksız kazanç elde ettiği iddialarına sinirlenen başkan, genel sekreteri aracılığıyla yayınladığı açıklamada “Devlet bu tür yayınları sansürleme hakkına sahip olmalıdır. En azından kamu kurumlarına bu yayının girmemesini sağlayacağız” dedi. Partinin kurmayları, “Böyle basın özgürlüğü olmaz”, “Habercilik bu kadar yanlı yapılmaz” şeklinde açıklamalarda bulundu. Ancak gazete tarafından haber yapılan skandalların tümünün gerçek olduğu ortaya çıkınca Chen Shui Bian, 2006 yılında canlı yayında Tayvan halkından özür diledi. Tüm aile üyelerinin görev süresinin geriye kalan 2 yılında her tür ticari ve iktisadi faaliyetten kaçınacağını, şu ana kadar adı yolsuzluğa karışanların da yargı önüne çıkarılacağını açıkladı. Barbados / 2007 Barbados’da yayınlanan The Nation gazetesi, bakanların ülke polisini kendi çıkarları doğrultusunda rakiplerini sindirmek ve tehdit etmek için kullandığını gösteren birçok olayı yayınlayınca Başbakanı Owen Arthur gazeteyi “ülkesine sadık olmamakla” suçladı. “Halkı yalan yanlış haberlerle manüpule etmeye çalışıyorlar” dedi. Kamu kurumlarına The Nation gazetesinin girmesini yasakladı. Bu yılın Ocak ayında iktidardan düşene kadar boykotu sürdürdü. Senegal / 2008 L’As ve 24 Heures gazetelerinde Ulaştırma Bakanı hakkında çıkan yolsuzluk iddialarının ardından Başbakan Hadjibou Soumare liderliğindeki hükümet, her iki gazetenin de satın alınmaması çağrısını yaptı. Tüm kamu kuruluşlarının bu gazetelere ilan vermesi yasaklandı. Bu da yetmedi, gazete binaları eli bıçaklı ve göz yaşartıcı bomba taşıyan adamlar tarafından