Başkentte tarih gün ışığına çıkıyor

Tüm dünyanın ilgi odağı olan ve Hacıbayram Camii ile yanyana bulunan Augustus Tapınağı'ndaki kazı çalışmasıyla 1930'lu yıllarda kazılanalanların temizlenerek yeniden açığa çıkarılması hedefleniyor. Anadolu Medeniyetleri Müzesi MüdürVekili Emel Yurttagül'ün başkanlığında gerçekleştirilen çalışmalara, müze uzmanlarından Mehtap Türkmen ve Oğuz Bostancı, Ankara Üniversitesi DTCF Arkeoloji Bölümü öğretim üyeleri Prof. Dr. Coşkun Özgünel, Doç. Dr. Kutalmış Görkay, Doç. Dr. Musa Kadıoğlu, Mühendislik Fakültesi'nden Doç. Dr. Kağan Kadıoğlu, Yrd. Doç. Dr. Selma Kadıoğlu, Ankara Üniversitesi Restorasyon ve Konvervasyon programından Doç. Dr. Selçuk Şener, Doç. Dr. Bekir Eskici ve uzman Ali Akın katılıyor. Çalışmalara önümüzdeki günlerde Trieste Üniversitesinden Prof. Dr. Paula Botteri başkanlığındaki bir heyet de dahil olacak. Augustus Tapınağı'nda acil müdahale gerektiren hususların daha net belirlenmesi, rölöve (yapının bütün boyutlarını ölçüp biçerek o yapının plan, kesit ve görünüşünü yeniden çıkarma), restitüsyon (değişikliğe uğramış, kısmen yıkılmış ya da yok olmuş yapıların ilk tasarım ya da belirli bir tarihteki durumlarının çizim ve fotoğraflardan yararlanarak anlatımı) ve restorasyon projelerinin daha sağlam temeller üzerinde hayata geçirilebilmesi amacıyla kazı, çevre düzeni, restorasyon ve koruma çalışmalarına ihtiyaç duyuldu. Bu kapsamda 15 Eylül'de başlayan çalışmalarla 1930'lu yıllarda kazılanalanların temizlenerek yeniden açığa çıkarılması ve yeni arkeolojik veriler ışığında yorumlanması hedefleniyor. Ayrıca, yapılacak sondaj çalışmaları iletapınağın duvarlarının oturduğu zeminin statik yapısının çözümlenmesi ve Ulus semtinin bu yüksek noktasında arkeolojik stratigrafinin (bir alan veya bölgedeki kayaların nitelik, kalınlık, istiflenme, yaş ve korelasyon yönlerinden ele alan jeoloji bölümü) kontrol edilmesiyle tarama yapılarak duvar bağlayıcı niteliklerinin ve sorunlarının tespit edilmesi ve proje hazırlanması amaçlanıyor. "136 bölgede kazı çalışmalarımız var" Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Orhan Düzgün, 2008 kazı sezonunda Türkiye genelinde 136 bölgede kazı çalışmasının gerçekleştirildiğini söyledi. Bu kazılardan 44'ünün yabancı kazılar olduğunu ifade eden Düzgün, diğerlerinin Türkiye'deki değişik üniversitelerden öğretim üyeleri ve uzmanların katkılarıyla müze müdürlükleri aracılığıyla yürütüldüğünü kaydetti. Bunlardan birinin de Ankara'nın merkezi yerinde Ulus meydanında bulunan Augustus Tapınağı'nda yürütüldüğüne işaret eden Düzgün, yapılan çalışmaları şöyle aktardı: "Augustus Mabedindeki kazı çalışmalarımız da 1 ay önce başladı ve mevsim elverdiği ölçüde yaklaşık 2 ay daha devam edecek. Augustus Mabedi, daha öncePagan tapınağı olarak kullanılmış, daha sonra kilise olarak kullanılmış. Daha sonra da kenarına Hacıbayram Camii'nin yapılmasıyla, Hacıbayram Camii'nin de bulunduğu bir bölge. Bu bölge gerçekten dinlerin hoşgörüsünün ne kadar iyi birşekilde yaşandığını gösteren bölgelerimizden biri. Müslümanlar daha sonra burayı fethettikten sonra hem Pagan tapınağını hem daha sonra kilise olarak kullanılan bu tapınağın bölümlerine dokunmamışlar ve hatta duvarlarından birinin üzerine caminin çatısını kondurmak suretiyle beraberce dinlerin hoşgörü içerisinde yaşayabileceğini göstermişler. Burada da Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzemizin başkanlığında, üniversitelerden hocalarımızın katkıları ve danışmanlığında kazılarımız devam ediyor." Augustus Tapınağı Augustus Tapınağı, Galatya bölgesinin M.Ö 25 yılında İmparator Augustus tarafından Roma İmparatorluğu topraklarına katılmasından sonra bu yeni Roma eyaletinin yönetim merkezi haline gelen Ankara'da (Ancyra) inşa edildi. İmparator Augustus ve kentin yerel tanrıçası Roma'ya ithaf edilen tapınağa, Augustus'un ölümünden sonra Romalılar tarafından Latince ve Grekçe olarak kırmızı renkte harflerle Türkçe'de "Ankara Anıtı" olarak bilinen "Res Gestae Divi Augisti" yazdı. Bilim dünyasına ilk 1553-1555 yıllarında İmparator I. Ferdinand'ın barış müzakereleri için Kanuni Sultan Süleyman'a gönderdiği heyette yer alan Busbeck tarafından tanıtılan ve aynı heyete üye olarak katılan Dernchwan tarafından seyahat dergisinde "tiyatro veya saray" şeklinde tanıtılan tapınakta genç Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk arkeologları tarafından bilimsel çalışmalara başlandı. Dr. Hamit Zübeyir Koşay başkanlığında 1936-38 yılları arasında gerçekleştirilen çalışmalarda tapınağın tüm mimari yapısı ortaya konuldu. İki bin yıllık geçmişe sahip tapınak, Ekim 2001'de "World Monuments Watch" tarafından dünya kültür mirası olarak kurtarılması gereken ilk 100 anıt arasına alındı.İlgili haberler:'Andriake Antik Kenti' gün ışığına çıkıyorTürkiye'nin arkeolojik varlıkları haritalandı