Afyon, Kütahya ve Uşak sınırları içinde kalan Başkomutanlık Milli Parkı, içinde yer alan 6 yerleşim merkezinin sınır dışına çıkarılmasıyla küçüldü. MHP’li Dumlupınar Belediye Başkanı Niyazi Tezcan, "Ayağımıza vurulmuş pranganın birinden kurtulduk, şimdi sırada ikincisi var. İlçemiz merkezinin tarihi sit kapsamından da çıkarılmasını istiyoruz" dedi. Afyon Kışlacık Mahallesi Muhtarı Ahmet Demir köylerinin hem milli park hem de tarihi sit olması nedeniyle içme suyu, kanalizasyon, tamirat, tadilat, inşaat yapma konularında büyük sıkıntı yaşadıklarını anlattı. Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhcu ise "Popülist politikalarla doğal ve tarihsel sit alanının bir bölümü dahi olsa gözden çıkarılamaz. Buralar gelecek nesillere bırakmamız gereken mirastır" diyerek karara itiraz etti.
Hürriyet'ten Aysel Alp'in haberine göre, hükümet, Afyon, Kütahya ve Uşak arasındaki Başkomutan Tarihi Milli Park Sınırları'nı daralttı. 17 Aralık 2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan kararla, milli parkın sınırları 40 bin 947 hektardan 34 bin 834 hektara düşmüş oldu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan edinilen bilgiye göre, bu kararla Kütahya Dumlupınar ilçesi ve Zafertepe Çalköy ile Afyon’a bağlı Büyükkalecik Beldesi, Kışlacık Mahallesi, Küçükkalecik Köyü ve Kayadibi Köy yerleşim merkezleri milli park sınırları dışına çıkarıldı. Dumlupınar bölümünde sadece Şehitlik, Atatürkevi ve Müze park içinde kalırken, diğer tüm bölümler çıkmış oldu.
Milli Park yetkilileri, sadece kasaba ve köylerin imar alanı içinde kalan bölümlerinin park sınırı dışına çıkarıldığını belirterek, Kurtuluş Savaşı’yla ilgisi olsun olmasın tarım, orman arazilerinin park sınırı içinde kaldığını belirttiler. Tarihi sit statüsünün de devam ettiğine dikkat çeken yetkililer, "Tarihi sit statüsünün kaldırılıp kaldırılmaması Kültür ve Turizm Bakanlığı kararına bağlı. Ancak bölgeye Kurtuluş Savaşı yönüyle bakılsa da daha eski medeniyetlerin izleri de bulunabilir" dediler.
MHP’li Dumlupınar Belediye Başkanı Niyazi Tezcan, "Ayağımıza vurulmuş pranganın birinden kurtulduk, şimdi sırada ikincisi var. İlçemiz merkezinin tarihi sit kapsamından da çıkarılmasını istiyoruz” dedi. Tüm ilçenin milli park statüsünde olması nedeniyle 1982’den beri ilçenin büyük bir göç verdiğini ve nüfusunun 1269’a kadar düştüğünü belirten Tezcan, “Milli park içinde olunca inşaat yok, fabrika yok, hayvancılık tesisi yok, ev yok. Adam ne yapacak, mecburen göç ediyor. İnşallah bundan sonra tarihi sit statümüz de kalkar ve ilçemiz yeniden canlanır” dedi.
Afyon Kışlacık Mahallesi Muhtarı Ahmet Demir köylerinin hem milli park hem de tarihi sit olması nedeniyle içme suyu, kanalizasyon, tamirat, tadilat, inşaat yapma konularında büyük sıkıntı yaşadıklarını anlattı. Kütahya Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Ahmet Doğan, Milli Park statüsünün ilerlemelerini durdurduğunu, fabrika, tesis, otel yapılamadığını hatta kırsal kalkınma desteklerinden bile yararlanamadıklarını söyledi. Doğan, “Üç ilin ortasındayız ama bugüne kadar gelişemedik. Tarihi sit’ten de çıkarsak gelişebiliriz” dedi.
Nurettin Taş (Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürü): "Afyonkarahisar Kocatepe Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim görevlileri tarafından Genelkurmay ATESE Başkanlığı arşivleri taranarak hazırlanan bilimsel çalışmada; 26 Ağustos 1922’ de başlayıp 30 Ağustos 1922’de son bulan muharebeler ile doğrudan alakalı olan bazı sahaların milli parka dahil edilmesi gerektiği, bunun yanında muharebe ile alakası bulunmayan bazı sahaların ise milli park sınırları dışına çıkarılması gerektiği anlaşılmıştır.
"Keza 26 Ağustos sabahı ilk topçu ateşimizin başladığı ve askerlerimizin son toplanma merkezi olan Avlağı Yaylası ve şehit olan askerlerimizin meftun bulunduğu Giresunlular Şehitliği, Akdeğirmen Şehitliği, Anıtkaya Şehitliği ve Çalışlar Şehitliği de milli park sınırlarına dahil edilmiştir.
"Yine bu bilimsel çalışma neticesinde muharebe ile alakalı olmayan bazı sahalar da milli park sınırları dışına çıkarılmıştır. Sınır değişikliğiyile Başkomutan Meydan Muharebesi ile doğrudan alakalı bulunan tarihi kaynak değerlerimizin milli park içerisine dahil edilerek muhafaza edilmesi ve gelecek nesillere intikal ettirilmesi hedeflenmektedir.”
Eyüp Muhcu (Mimarlar Odası Başkanı): "Cumhuriyet’in simgelerini ortadan kaldıran bir anlayışla karşı karşıyayız. Bu ülkede en büyük yağma kararları oy birliğiyle verilmiştir. Onun için CHP, MHP, AKP’si ortaklaşa bu kararın alınmasını istemiş olabilir. Siyasetin böyle bir yükü var. Ancak popülist politikalarla tarihsel ve doğal sit alanının bir bölümünün bile olsa milli park statüsünden çıkarılması kabul edilemez.
"Bu popülist politikalar, işin esasını unutup onun yerine küçük çıkarları, beklentileri ikame eden çarpık bir anlayış. Hem birtakım imar rantları söz konusu hem de bu vesileyle vatandaştan oy alma kaygıları öne çıkıyor. Ama ortada bir tarihsel sürecin belgeleri de olan, Kurtuluş Savaşı’nın geçtiği, doğal, kültürel varlıkların tahrip edilmesinin yolu açılıyor. Oysa vatandaşın ihtiyaçlarını milli park statüsü içindeyken de karşılamak mümkün. Bugün farklı siyasi anlayışların bu suça ortak olması düşündürücüdür. Buralar gelecek nesillere bırakmamız gereken mirastır.”
Zeliha Aksaz Şahbaz (CHP Kütahya İl Başkanı): “Dumlupınar ilçe başkanımızla da konuştuk. Bu, 1990’ların başından itibaren, koalisyon hükümetleri döneminden beri bölge halkının talebiydi. "Kurtuluş Savaşı, yerleşim yerlerinin dışında gerçekleştiği için buralarda savaşın izleri yok. Milli Parkların korunması yasası sert hükümler içerdiğinden vatandaş evlerinin tadilatını ya da yeni bir ev yaparken izin süreci nedeniyle sıkıntı yaşıyordu. Hayvan otlatmada bile sorun yaşadığını belirten vatandaş, Dumlupınar’ın yıllardır gelişmemesini de buna bağlıyor. Bu nedenle değişikliği biz de olumlu karşılıyoruz.”
Mehmet Kemal Demirkıran (CHP Afyon İl Başkanı): “Sadece yerleşim yerleriyle sınırlı olması nedeniyle bizim açımızdan da doğru bir girişim. Milli Park’ın geneline zarar vermeyecek ama orada yaşayan insanların sorunlarına çözüm getirecek bir değişiklik oldu.”