Batan Karaköy İskelesi için soru önergesi

Batan Karaköy İskelesi  için soru önergesi
CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen, İçişleri Bakanı Beşir Atalay’a, Karaköy Vapur İskelesi’nin batmasıyla ilgili sorumluluğu bulunan yetkililer hakkında soruşturma başlatıp başlatmayacağını sordu. Sevigen, TBMM Başkanlığı’na verdiği soru önergesinde, Karaköy Vapur İskelesi’nin batmasının “AKP’nin belediyecilik anlayışının iflas ettiğini” gösterdiğini savundu. Sevigen, 1984 yılından bu yana onca fırtınaya, lodosa dayanan Karaköy İskelesi’nin, 2005 yılında özelleştirmeyle Türkiye Denizcilik İşletmeleri’nden (TDİ) alınarak İstanbul Büyükşehir Belediyesinin şirketi olan İstanbul Deniz Otobüsleri AŞ’ye (İDO) bedelsiz devredilmesinin ardından ancak “3 sene yaşayabildiğini” belirtti. İDO’nun, “İhmalimiz yok, bakımları yapıldı” açıklaması yaptığını aktaran Sevigen, bakım ihalesini alan şirketin, “Onarım yapmadık, sadece ölçüm yaptık” şeklindeki açıklamalarının ortada nasıl bir ihmal olduğunu gözler önüne serdiğini ileri sürdü. Suçun lodosa atılması inandırıcı mı? Sevigen, yıllarca nice lodosa dayanmış, Karaköy İskelesi’nin orta ölçekli bir lodostan dolayı battığı açıklamasını inandırıcı bulmadıklarını belirterek, şu soruları sordu: “Vatandaşların ve özellikle uzmanların ‘Karaköy İskelesi’nin su aldığı, dengesinde ciddi bozulma yaşandığı ve bu durumun tehlike arz ettiği’ yönündeki hem İDO hem de İBB yetkililerine yaptığı şikayetlere rağmen belirtilen sorunlara yönelik kalıcı, sürekli çözüm ve tedbirler neden alınmamıştır? Olayda sorumluluğu bulunan yetkililer hakkında soruşturma başlatmayı düşünüyor musunuz? Uzmanlar iskelenin sadece bakım ve onarımının düzenli olarak yapılmadığı için batabileceğini belirtirken, İDO Genel Müdürü Ahmet Paksoy’un suçu lodosa atması size inandırıcı geliyor mu? Milyonlarca YTL değerindeki iskelenin ihmal nedeniyle bugün sulara gömülmüş olmasının hesabı sizce kimden sorulmalıdır? Uzmanlar iskelenin bakımsızlık ve ihmalden battığına dikkat çekerken, İstanbul Deniz Otobüsleri Genel Müdürü’nün ‘iskele ve vapurların onarımı için 150 milyon YTL’nin üzerinde harcama yaptık’ şeklindeki açıklaması çelişmiyor mu? Bu harcama nerelere ve ne şekilde yapılmıştır? Sözde yapıldığı iddia edilen iskele bakım ve onarımı hangi şirketlere, kim tarafından yaptırılmıştır? Bunların denetimini kim yapmaktadır? Uzmanlar normal gemilerin bile yılda bir kez karaya alınıp alt bakımlarının yapılarak denize indirildiğini belirtirken, bu iskele için neden bir onarıma ihtiyaç duyulmamış ve ihmal edilmiştir? İskele üzerinde bulunan binlerce YTL’lik Trafik Kontrol Merkezi de iskele ile birlikte batmış mıdır? Trafik Kontrol Merkezi’nin akıbeti ne olmuştur?”