T24 - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ''iş başında iken mevcut anayasa ile idare eden iktidarın, gideceğini anlayınca kendisini güvence altına almak için kendisine uygun bir yargı yaratma ihtiyacına girdiğini'' ileri sürerek, ''Bunun da altında yatan mahkemede hesap verme korkusudur. Bu Anayasa değişikliği bir korku anayasası değişikliğidir'' dedi. Bedelli askerliğin bir istismar konusu haline dönüştürüldüğünü savunan Baykal, Bu iktidarın bundan önceki açılımları gibi, bedelli açılımı da aynıolumsuz sonucu ortaya koymuştur. Hükümet bedelli konusunu da maalesefyüzüne, gözüne bulaştırmıştır" dedi. MHP lideri Bahçeli'nin dün akşam (23 Nisan 2010) TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin'in verdiği 23 Nisan resepsiyonunda dile getirdiği "çocuk affı" önerisiyle ilgili olarak da, "Çocukların uluslararası anlaşmalara uygun olarak çocuk mahkemelerindeyargılanması ve cezalarını özel yapılmış ıslahhanelerde çekmeleri içingerekli düzenlemelerin sonuçlandırılması öncelikli konu olarak duruyor" açıklamasında bulundu. Baykal, İstanbul Kozyatağı'nda Kozzy Alışveriş ve Kültür Merkezi ile Kadıköy Belediyesi Meclis Binası'nın açılışında yaptığı konuşmada, sandığın milletin önüne gelmesine bir yıl kaldığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Ama hiç belli olmaz. Bir bakarsınız daha önceden bir sandık gelebilir. Sadece erken seçim sandığını söylemiyorum. Referandum sandığı gelir. Bir bakarsınız bu Anayasa değişikliği konusu referanduma dönüşür. O sandık referandum sandığıdır, bazıları öyle düşünecektir. Ama o bir Anayasaya yönelik referandum sandığı olmaktan çıkacaktır. 'Bu gidişe artık dur diyelim mi demeyelim mi' kararının alınacağı, bu iktidara 'dur' demek için fırsatın değerlendirilip değerlendirilmeyeceğinin oylanacağı bir seçim haline dönüşecektir. Sandığa giden insanlar şuna bakacaktır: 'Tayyip Erdoğan vatandaşlar gibi yargılansın mı yargılanmasın mı?''Bu iktidara tamam mı devam mı? Tayyip Erdoğan iş başında kalsın mı kalmasın mı?' Şimdi Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nı Tayyip Erdoğan'ın yasası haline dönüştürmesine izin verelim mi vermeyelim mi? Tayyip Erdoğan da bütün vatandaşlar gibi yargılansın mı yargılanmasın mı? Onun hesabına uygun Anayasa Mahkemesi kurulsun mu kurulmasın mı? Şimdiden kendinizi buna hazırlayın. Hiç belli olmaz ayağınıza sandık geliverir, hep birlikte, bunu, iktidara hesap sorma ve son verme fırsatı olarak da değerlendirebiliriz.'' Siyasetin yeni bir dönüm noktasına gelip dayandığını ifade eden Baykal, ''Şu anki kavga da iktidarın gidiciliğini anlamasının sonucunda ortaya çıkmıştır. İktidar iş başında kaldığı sürece bu Anayasa'yla idare etti. Artık gidici olduğunu görmeye başlamıştır. Şimdi iktidardan uzaklaşacağı dönemde, kendisini güvence altına almak için kendisine uygun bir yargı yaratma ihtiyacı içindedir. Bunun da altında yatan mahkemede hesap verme korkusudur. Bu Anayasa değişikliği bir korku anayasası değişikliğidir'' dedi.Baykal, 'çocuk affı'nda Bahçeli'den farklı düşünüyorBaykal, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin çocuk affı önerisiyle ilgili olarak, "Çocuklarla ilgili atılması gereken ciddi adımlar var. Bunların en önemlilerinden birisi, çocukların uluslararası anlaşmalara uygun olarak çocuk mahkemelerinde yargılanması ve cezalarını özel yapılmış ıslahhanelerde çekmeleri için gerekli düzenlemelerin sonuçlandırılması öncelikli konu olarak duruyor" dedi. Hükümetin bu konudaki girişimini askıya aldığını belirten Baykal, "Bunun bir an önce sahiplenilmesi lazımdır. Sadece bir kez uygulanmak üzere gelip geçici bir düzenleme yerine, çocuklara özel dünyanın her yerinde olduğu gibi çocuk mahkemelerinde yargılanma imkanı sağlayacak düzenlemenin yapılması asıl öncelikli konudur" dedi.'Bedelli askerlik isitismar konusu haline dönüştürüldü'CHP lideri Baykal, bedelli askerlik konusunun bir istismar konusu haline dönüştürüldüğünü savundu. Bunun üzüntü verici olduğunu savunan Baykal, "Bedelli askerlik konusu siyasetimizin artık klasik bir istismar konusu olarak uzun bir süreden beri kullanılmaktadır. Bundan büyük üzüntü duyuyorum" dedi. Baykal sözlerine şöyle devam etti:"Bu konunun sorumlular arasında gerekli anlayış birliği sağlanmadan, seçim öncelerinde bir destek umuduyla gündeme getirilmesi, sonra da gerçekleştirilememesi aslında Türkiye'de çok ciddi yaralar açmaktadır. Bir istismrar konusu haline dönüştürülmüştür, gereği yapılamamıştır. İnsanlara umut verilmiştir, pozisyon alınmıştır ama bir süre sonra 'olmuyor, yapamıyoruz' deme noktasına gelinmiştir. Bu, hayal kırıklığı yaratmıştır. Bu iktidarın bundan önceki açılımları gibi, bedelli açılımı da aynı olumsuz sonucu ortaya koymuştur. Hükümet bedelli konusunu da maalesef yüzüne, gözüne bulaştırmıştır" dedi.