Yaz başında bu belge tartışması gündeme geldiği zaman biz bu konudaki anlayışımızı ortaya koymuştuk. Bu konunun iç yüzünün hukuk aracılığı ile açıklığa kavuşturulmasını istediğimizi çok net söylemiştik. Şimdi geldiğimiz noktada yeni bir manzara ile karşı karşıyayız. Türkiye'de çok tehlikeli gelişmelere yol açabilecek çatışma ortamının temelleri atılıyor. Türkiye'de çok ciddi bir güven kaybını getirmekte olan daha şimdiden çok ağır tahribat oluşturmuş planın sahnelenmesi ile karşı karşıyayız. Bu yaz başlarında albay olarak çıktı şimdi karşımıza ordu komutanı sorunu olarak gelmiştir. Türkiye'de silahlı kuvvetlerin kurumsal kimliğini komuta kademesini doğrudan hedef alan tablo ortaya çıkmıştır. Ortada 4,5 ay önce iç yüzünü ortaya koyma fırsatı olduğu halde neden çözülmedi?
Neyi hazırladık ta 4,5 ay önceki albay problemini genelkurmay başkanı problemi haline getirdik. Kim yaptı bunu tesadüfen mi oldu bu? Bakıyorum ihbar mektubunda bir belge ile ilgili Türkiye'de siyasi partileri hedef alan ve ithamlar yer almış. Eğer bu konuda bir büyük tartışmayı açmak kararı alındıysa biz buna memnuniyetle gideriz. CHP TSK ile ilişkisini büyük bir sorumluluk duygusu içinde kendi demokratik inanç ve ilkelerinin gereği doğrultusunda sürdürmüştür. CHP bu süreç içinde gün olmuştur TSK'nın yaptığı yanlışları ortaya koymakta tereddüt etmemiştir. 1 Mart 2003'teki tezkereleri hatırlayın. O zaman bize diyorlardı ki Genelkurmay Destekliyor bizde demiştik ki herkes işini yapacak. Elbette asker bu konudaki değerlendirmesini sunar ama kararı alacak olan siyasetçidir. Daha sonra çeşitli aşamalarda bu tartışmaları yaşadığımızı biliyorsunuz.
Dolmabahçe buluşmasının hiçbir şekilde devletin bilgisi dışında tutulamayacağını yine biz söyledik. Yine hatırlayınız MGK bu açılım politikasının arkasında olduğu açıklamayı yaptıktan hemen sonra bir an bile tereddüt etmeden en gür sesle ne kadar yanlış olduğunu CHP söylemiştir.
Şimdi TSK’ya karşı CHP'ye karşı orada bir işbirliği içindeymiş gibi ihbar mektubunu CHP hakkında o ithamı yapması dolayısıyla onu sorma hakkını kendimde buluyorum. Yani CHP'ye itham eden bir ihbar mektubunu tartışmaya açmak kaçınılmazdır. Eğer diğer iddialarda bizimki gibi ise her şey ortadadır. Benim ve arkadaşlarımın hiçbir şekilde demokrasi dışında bir şeyle işi olmaz. Danıştay cinayetini de Başbakan CHP ve bana bağlıyordu ortalık artık yayınlanabilir bildirilerle gerçeği görür noktaya gelmiştir. Bunun ne kadar saçma olduğu her türlü atraksiyon yapılmaya devam ediliyor.
Türkiye'yi ayrıştırma projesini kurumlar bazında tezgâhlamak istiyorsa bununda çıkmaz yol olduğunu herkes görecektir. Burada dürüstlük işlemektedir. Devlet imkânlarını elinde bulunduranlar devletin dürüst insanlarına karşı gerekli saygıyı göstermelidirler. Hep beraber buna bakacağız. Şu bir gerçek bu iktidar 7 yıldır tarihte yaşamadığımız sorun sıkıntılarla karşı karşıya bırakmıştır. Bu da o sorunlardan bir tanesidir bununda üstesinden millet olarak geleceğimize inanıyorum" dedi.