BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak "O uçağın orada ne işi vardı, hangi görev için gitti, niye sınır ihlali yaptı, bunların cevabını veremiyorsa bu zaten büyük bir problemdir" dedi.
Türk Hava Kuvvetleri'ne ait uçağın Suriye tarafından düşürülmesini değerlendiren BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, Suriye'deki gelişmelerle ilgili olarak Türkiye'nin son dönemlerde müdahale yanlısı bir tavır sergilediğini söyledi.
Kışanak, "Bunun ne kadar tehlikeli ve riskli bir politika olduğu dün yaşananlarla ortaya çıkmıştır. Öncelikle Türkiye'nin bu müdahaleci, askeri operasyon yanlısı ve bunu da Türkiye eliyle yapma heveslisi olmaktan kurtulması gerekmektedir. Dün yaşadığımız olay gerçekten üzüntü veren, olmaması gereken bir durumdu. Ancak bu, Türkiye'nin Suriye, Ortadoğu politikasını sorgulamamıza vesile olabilecek önemli bir gelişmedir. Tüm Türkiye kamuoyunun, AKP Hükümeti'nin bu politikalarını sorgulaması gerekiyor. Başımıza ne dertler açacağı, Türkiye'yi nerelere sürükleyeceğinin bir işareti olmuştur" dedi.
Kışanak, "Olayın kendisinin karşısında Ankara'nın, iktidarın içine girdiği acziyet de başka bir problemdir. Saat 12.00 gibi uçağın radarla bağlantısı kesiliyor, ama akşam 20.00-21.00'a kadar bu konuda resmi bir açıklama yapamaz halde olan bir iktidar karşımızda. Bir çocuk başını almış da bir yere gitmiş değil, bu ülkenin bir savaş uçağı Malatya hava üstünden havalanmış ve saat 12.00 civarlarında kendisiyle irtibat kesilmiş ama Türkiye kamuoyuna şunun bilgisi verilmedi, bu uçak hangi görev için havalandı, nereye gidiyordu, hedefi neydi? Uçak kaybolacak bir şey değil. Hükümetin izlediği bu müdahaleci, askeri operasyon yanlısı politikayı sürdürebilme kabiliyetinin olmadığı da açığa çıkmıştır. Kendi uçağını 7-8 saat akibetinin ne olduğunu açıklamayacak durumda olan bir iktidarın bu kadar müdahale yanlısı ve heveskar olması Türkiye'yi büyük bir bataklığa sürükleyecek kadar güçlü bir tehlikedir. Herkesin bu tehlikeyi görerek, sorgulaması gerekiyor" diye konuştu.
Kışanak, Suriye'ye yapılacak olası bir müdahale için de şu değerlendirmelerde bulundu:
"Temenni ediyoruz ki, olmasın. Buradan yola çıkarak milli bir gururmuş gibi bu işi tanımlayıp, toplumu böyle hazırlayıp, bir müdahale ve bir sıcak çatışma sürecini başlatma yaklaşımı varsa, herkesin bunun karşısında durması lazım. Bir devlet için savaş uçağının düşürülmesi kolay kabul edilebilir bir şey değildir. Ama bunu kendisi bile 7-8 saat izah edemeyecek haldeyse, o uçağın orada ne işi vardı, hangi görev için gitti, niye sınır ihlali yaptı, bunların cevabını veremiyorsa bu zaten büyük bir problemdir. O nedenle biz bunun bir savaş politikasına vesile edilmesine kesinlikle karşıyız. Bunun Türkiye için, halklarımız için hayırlı bir şey olmayacağını biliyoruz."