Bekir Coşkun: Elinde Kuran ile siyaset kürsüsüne çıkan bir imamdan laiklik beklemeyin

Bekir Coşkun: Elinde Kuran ile siyaset kürsüsüne çıkan bir imamdan laiklik beklemeyin

Sözcü yazarı Bekir Coşkun, TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ın "Yeni anayasada laiklik olmamalı" sözleriyle süregelen laiklik tartışmalarıyla ilgili "Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan laiklik tartışmalarına son koydu" yorumlarına ilişkin olarak, "Elinde Kuran ile siyaset kürsüsüne çıkan bir imamdan laiklik bekleme. Güvenme…Gevşeme…Kanma…İnanma…" görüşünü dile getirdi. Coşkun, "Nasıl ki diktatörlüğün adı millet iradesi oldu. Laikliği de evrensel anlamından alıp kendilerine benzetecekeler" ifadesini kullandı.

Bekir Coşkun'un "Bu Laiklik Kıvırmalarına Kanma" başlığıyla (29 Nisan 2016) yayınlanan yazısı şöyle:

Nasıl ki; diktatörlüğün adı “millet iradesi” oldu… Nasıl ki; Ergenekon, Balyoz gibi rezaletlere “Sivilleşme” dediler… Nasıl ki; PKK ile anlaşmak “Analar ağlamasın”dı… Nasıl ki; anaların ağlaması “Vatan uğruna” döndü… Nasıl ki; yağmanın adı “Kentsel dönüşüm”dür… Nasıl ki; ilkokulda türbanın adına “inanç özgürlüğü” diyorlar… Nasıl ki; kaçak sarayda sultanlık “demokrasi” oldu… Laikliği de evrensel anlamından alıp, kendilerine benzetecekler… * Bakmayın siz “Araplara da laikliği önerdim” diyerek geçiştirmesine… 2011 yılında gitti Mısır’da Araplara laikliği anlattı, kardeşi Mursi “Çok güzel anladık” dedi ve yeni anayasa komisyonu kuran okunarak işe başladı… Yüzde 51.7 oyla cumhurbaşkanı seçilmişti Mursi… Müslüman Kardeşler iktidara gelmişti aslında… Mursi “laiklikten vazgeçmeyiz” demişti, elinde Kuran ile düştü ortalığa, internet sitesinde de namaz kılarkenki fotoğrafı vardı… Arkasından fetvalar gelmeye başladı… Gerçek laiklik isteyenler ayaklandılar… General Sisi gelip devirdi, bu bizimki küplere bindi, hâlâ küpte… * “Dindar” laik olabilir, ama “dinci” asla laik olamaz… “Siyasi İslam”dır adı… * Kanmayın… Asla rehavete düşme cumhuriyetçi… 14 senedir Türkiye’yi Arabistan’a benzeten, 7 yaşında kızların başlarını örten, türbanlı kaymakamların işe başladığı, tüm okulların imam okuluna dönüştüğü, 23 Nisan yerine kutlu doğum haftasının konulduğu, dindar olmayanların kamuda işe alınmadığı, laik cumhuriyetçi tüm kurumların yerine dinci vakıfların kurulduğu, bu ülkeye laikliği getiren Atatürk’ün her yerden silindiği…

Elinde Kuran ile siyaset kürsüsüne çıkan bir imamdan laiklik bekleme… Güvenme… Gevşeme… Kanma… İnanma…