Belçika, Kongo'nun öldürülen ilk başbakanı Lumumba'nın dişini 61 yıl sonra ailesine teslim etti

Belçika, Kongo'nun öldürülen ilk başbakanı Lumumba'nın dişini 61 yıl sonra ailesine teslim etti

Yusuf Özkan - Lahey, Hollanda

Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin bağımsızlık mücadelesinin önderi ve ilk başbakanı olan Patrice Lumumba'nın vücudundan geriye kalan tek parça olan dişi, öldürülmesinden 61 yıl sonra ailesine teslim edildi.

Lumumba, 1960 yılında başbakan seçildikten kısa bir süre sonra, Belçika ve ABD'nin desteklediği General Joseph Mobutu tarafından düzenlenen darbe ile düşürülmüş, cesedi sülfürik asitte eritilerek yok edilmişti.

Gerard Soete adlı Belçikalı eski asker, 2000 yılında katıldığı bir televizyon programında, Lumumba'yı öldüren kurşun ile ondan geriye kalan iki dişi sakladığını belirterek, bunları kameraların karşısında göstermişti.

"Mezarsız Kahraman" olarak bilinen Lumumba'nın dişi, Brüksel'deki Egmont Sarayı'ndaki törenle, ailesine teslim edildi.

Törene, Belçika Kralı Philippe ve Kongo Devlet Başkanı Felix Tshisekedi ile Belçika Başbakanı Alexander De Croo da katıldı.

Lumumba'dan kalan son vücut parçası olan dişler, bir kutu içinde bu konuda yasal süreci başlatan Savcı Frédéric Van Leeuw tarafından, Başbakan Lumumba'nın kızı Juliana Lumumba'ya teslim edildi.

Savcı Van Leeuw'un avukatı, teslim töreninden, "sayfayı çevirmeyi değil, ortak tarihe katkıda bulunmayı" büyük bir onur olarak gördüğünü vurguladı. Belçikalı savcı, bunu başarmak ve adalete daha da yaklaşmak için yaptıkları yasal girişim için Lumumba ailesine teşekkür etti.

Patrice Lumumba'nın kızı Juliana Lumumba törende, "Baba, biz ailen, Kongo, Afrika ve dünya, gerçeği bilmeden ölümüne ağladık. Ne zaman ve nerede öldün? Bunu bilmiyoruz. Seni kim öldürdü? Hâlâ arıyoruz" diye başladı, "Sen mezarsız bir kahramansın" diye devam etti.

Törene giden süreçteki çabaları için Belçika Kralı'na teşekkür eden Juliana Lumumba, sözlerini, "Baba, evine hoş geldin" diyerek tamamladı.

Belçika Başbakanı De Croo özür diledi

Belçika Başbakanı De Croo da, "Nihayet. Bu sözcük sabahtan beri herkesin dilinde ve nihayet çok geç demek istiyoruz, çok geç" diye başladığı konuşmasında, Kongo ulusunun önderlerinden birinin kalıntılarının 60 yıl boyunca Belçika'da tutulmasının ve bunun hiçbir zaman açıklığa kavuşturulmamasının "normal olmadığını" söyledi.

"Bugünkü törenin de kendilerini onurlandırmadığını" söyleyen De Croo, Belçika'nın Lumumba cinayetinde oynadığı rol için özür diledi. Belçika Başbakanı, "Bir adam siyasi inançları ve idealleri için öldürüldü. Bir demokrat ve liberal olarak bunu kabul edemem" dedi.

Başbakan De Croo, dönemin Belçikalı yetkililerinin, Lumumba'nın öldürülmesine göz yumduğunun altını çizerek, hükümet olarak bu ahlaki sorumluluğu kabul ettiklerini vurguladı.

Belçika Başbakanı sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bugün resmi veda töreninde bu ahlaki sorumluluğu tekrar ediyorum. Ailesi huzurunda, Belçika'nın bağımsız Kongo'nun ilk başbakanının hayatına son verme kararı üzerindeki ağırlığı nedeniyle özür dilemek istiyorum."

Kongo Başbakanı Jean-Michel Sama Lukonde de, Belçika Kral Philippe'nin Kongo ziyaretinde bahsettiği eşitsizlik ve ırkçılık sistemine de değinerek, "Lumumba, neler olduğu konusunda yıllar önce uyarıda bulunmuştu" dedi.

Lumumba için Kongo'da veda töreni yapılacak

Başbakan Lumumba'nın son kalıntıları, ailesi ve ülkesi açsısından, yas süreci için oldukça büyük önem taşıyor.

Kongo ağacından yapılmış bir tabuta konan kalıntılar, ailesinin omuzlarında Kongo'nun Brüksel Büyükelçiliği'ne götürüldü. Burada ulusal marş eşliğinde çok sayıda Kongolu tarafından karşılanan tabut, Lumumba'nın doğduğu topraklara gönderilecek.

Kongo'da tüm ülkeyi dolaşacak. Daha sonra Limite'deki bir anıt mezara defnedilecek.

Lumumba'nın kalıntılar nasıl ele geçirildi?

Kalıntıları aileye teslim eden Savcı Frédéric Van Leeuw, dişlerin Lumumba ailesine dönmesinde etkili olan bir isim.

Lumumba'ya ait ait dişlerin, Belçikalı eski asker Gerard Soete'nın ölümünden sonra kızı Godelieve Soete'ye kaldığının ortaya çıkması üzerine, eski liderin ailesinin talebi üzerine 2012 yılında Belçika'da Federal Savcı De Leeuw tarafından cinayet soruşturması başlatıldı.

De Leeuw,'un talimatı ile 2016 yılında eski askerin kızı Godelieve Soete'nin evinde yapılan aramada Patrice Lumumba'dan geriye kalan dişler bulundu.

Bu gelişmenin ardından Juliana Lumumba, Belçika Kralı Philippe'ten, bu dişleri geri istedi.

Belçika'ya ait sömürge polisinin bir üyesi olan Gerard Soete, Lumumba'nın cesedini parçalayıp 200 litre sülfürik asitle dolu bir fıçıda eritildiğini söylemişti.

Lumumba'ya ait olduğu belirtilen dişlere DNA testi yapılmadı. Ailesi de zaten bunu istemedi.

Oğlu Roland Lumumba, Belçika medyasına verdiği demeçte, bu konuda risk almak istemediklerini vurgulayarak, "Bu, muhtemelen babamdan kalan son şeye geri dönülmezi bir şekilde zarar verir ya da yok eder" dedi.

Patrice Emery Lumumba, Belçika'nın eski sömürgesi olan Batı Afrika ülkesi Kongo'nun bağımsızlık mücadelesindeki önderlerden biriydi. Kongo'nun 30 Haziran 1960 tarihinde bağımsızlığını elde etmesinden sonra ülkenin ilk başbakanı oldu.

Ancak Belçika bu kez, Kongo'nun kaynaklar bakımından en zengin bölgesi olan Katanga'nın, bağımsızlığını ilan etmesine destek verdi.

Sovyetler Birliği ile yakınlaşması Lumumba'nın sonu oldu

Bunun üzerine uluslararası alanda destek arayışına giren Lumumba, önce ABD ve Birleşmiş Milletler'den (BM) yardım istedi. Olumsuz yanıt alınca da, bu kez Sovyetler Birliği'ne yöneldi. Moskova ile ilişkiye geçmesi, Lumumba'nın başbakanlık görevinin kısa sürmesine neden oldu.

Başbakan Lumumba, 14 Eylül 1960'ta ABD Merkezi Haber Alma Teşkilatı (CIA) ve Belçika tarafından desteklenen General Joseph Mobutu'nun gerçekleştirdiği askeri darbe sonucu iktidardan uzaklaştırıldı.

Mobutu güçlerince 1 Aralık 1960'da tutuklanan Lumumba, uzun süren işkencelerin ardından 17 Ocak 1961'de 2 arkadaşıyla birlikte kurşuna dizildi.

Eski Başkan'ın infazı sırasında hazır bulunan Belçikalı eski asker Gerard Soete, 2000 yılında Belçika Televizyonu'nda katıldığı bir programda, Lumumba'nın cesedinin sülfürik asitte eritildiğini anlattı.

Belçika Parlamentosu Soruşturma Komisyonu, 2000'lerin başında yaptığı araştırmada, Belçika hükümetinin Lumumba cinayetinde "inkar edilemez bir sorumluluğu" bulunduğu sonucuna vardı..

Ancak, Belçika yönetimi, cinayetle ilgili resmi olarak sorumluluk üstlenmedi. Belçika, Lumumba'nın ailesinden "ahlaki sorumluluk nedeniyle özür" diledi. Ancak yakınlarına vadedilen maddi tazminat hiçbir zaman ödenmedi.

ABD hükümeti de, 2002 yılında, "Lumumba'nın, CIA tarafından sağlanan maddi, siyasi destek ve eğitim sonucu öldürüldüğüne" ilişkin belgeleri açıkladı.