Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç.Dr. Ferlal Örs, 'Yerel Demokrasi Gözlemevi'nin Türkiye'de de oluşturulması gerektiğini söyledi. Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi ve belediyeleri konu alan "Yerelge" kitabının yazarlarından Doç.Dr. Ferlal Örs, Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Dünya Örgütü'nün (UCLG) kuruluş bildirgesinde yer alan "Yerel Demokrasi Gözlemevi"nin Türkiye'de de oluşturulması gerektiğini bildirdi. Eşi, gazeteci-yazar Mehmet Şakir Örs ile "Yerelge" kitabını yazan Doç. Dr. Ferlal Örs, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yerel seçimler yaklaşırken, bazı belediyelerde yaşandığı öne sürülen olumsuzluklar ve bunlarla ilgili başlatılan soruşturmaların, yerel yönetimleri kamuoyunun ilgi odağı haline getirdiğini belirtti. Yerelge'de kentleşme, kentlerde yaşayanların hakları ve sorumlulukları, yerel yönetimlerde katılım ve saydamlık konularını kaleme aldıklarını belirten Doç. Dr. Ferlal Örs, insanın olduğu her yerde bazı olumsuzlukların yaşanabileceğini, bunu genelleştirerek tüm belediyeleri töhmet altında bırakmanın yanlış olduğunu vurguladı. Önemli olanın, yerel yönetimlerin katılımcılık, saydamlık ve şeffaflık ilkelerini etkin biçimde yaşama geçirmeleri olduğunu ifade eden Doç. Dr. Örs, şöyle dedi: "Bazı belediyelerde yaşanan soruşturmalar nedeniyle, önümüzdeki 29 Mart yerel seçimlerinde en çok belediyelerin saydamlığı, şeffaflığı ve bunların nasıl sağlanabileceğini konuşulacak gibi görülüyor. 90'lı yılların başlarında bir partimiz seçim kampanyasında, 'karakol duvarları camdan olacak' demişti ve bu yaklaşım büyük ilgi görmüştü. Önümüzdeki yerel seçimde de bazı adaylar ve partiler 'belediyelerin duvarları da camdan olacak' derlerse şaşırmamak gerekir. Bu konuda yapılabilecek en önemli girişim, Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Dünya Örgütü (UCLG) kuruluş bildirgesinde de yer aldığı gibi 'Yerel Demokrasi Gözlemevi'nin oluşturulmasıdır." Mehmet Şakir Örs de, toplumların gelişim süreciyle kentleşme olgusu arasında yakın bir bağ bulunduğunu, toplumsal gelişim hızlandıkça, beklentilerin de yükseldiğini savundu. İnsanların giderek daha modern yerleşim birimlerinde yaşamayı arzuladığını, daha kaliteli hizmet talep ettiğini, bu sürecin "kent ve kentli" kavramını beraberinde getirdiğini anlatan Mehmet Şakir Örs, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kentlerde yaşayan nüfusun oranı, kırsal kesimde yaşayanları neredeyse katlamaktadır. Türkiye'de yerel yönetim birimleri denince köy, il özel idaresi ve belediye anlaşılmaktadır. Ancak nüfus yapımızın son yıllarda kentlerden yana değişmesiyle ilk akla gelen elbette belediyeler olmaktadır. Yakın geçmişte ülkemizde yoğun biçimde yaşanan ve hala etkileri devam eden kırdan kente göç dalgaları, kentlerin bir yandan nüfusunu artırırken, diğer yandan sorunlarını ve dinamizmlerini de o oranda artırmıştır. Tabii belediyelerin etkinliği de o ölçüde güçlenmiştir." İnsan odaklı belediyecilik Kentlerin, toplumun en dinamik kesimlerinin yaşadıkları alanlar konumunda bulunduğunu, bu dinamik kesimlerin hizmet beklentilerinin de büyük olduğunu dile getiren Mehmet Şakir Örs, yurttaşın talep ettiği hizmetlerin çeşitliliği ve niteliğinin, yurttaşla yerel yönetim arasındaki ilişkilerin temelini belirlediğini söyledi. Kent yaşamının sorumluluklarla birlikte haklar da gündeme getirdiğini işaret eden Örs, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kentte yaşayan insanın kente karşı sorumlulukları olduğu gibi, temel konularda çağdaş, eşit ve hakça hizmet alma hakkı da vardır. Biz buna kısaca kentlinin çağdaş yaşam hakkı diyoruz. Belediyecilik insan odaklı olmalıdır. Üretken, verimli hizmet belediyeciliği anlayışı öne çıkarılmalıdır. Kent yaşamının, yerel yönetimler alanının toplumsal, siyasal, sosyal ve kültürel boyutları vardır. Yerel yönetimlere düşen temel görev, bütün bu boyutları eşdeğerli olarak birleştirerek yönetim politikalarını ve uygulama projelerini oluşturup hayata geçirebilmektir. 21. yüzyıl kent yönetimlerinin temel değerleri saydamlık, demokratiklik ve katılımcılıktır. Saydamlık, şeffaflık, belediyeciliğin, yerel yönetimlerin temel ilkesi olmalıdır. Belediyelerde saydamlığın, şeffaflığın sağlanabilmesi için, başta encümen ve imar çalışmaları olmak üzere, tüm önemli ihalelerin, satın almaların, kararların öncesinde ve sonrasında gerekçeleriyle internetten duyurulması; büyük ihalelerin ve belediye meclis toplantılarının internet ya da televizyondan canlı yayını gibi uygulamalara gidilebilir."