Almanya'da yapılan bir araştırma, kafeinin kalp sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olduğu düşüncesinin doğru olmayabileceğini gösterdi. Kahve ve kalp sağlığı arasındaki bağlantıyı araştıran bilim insanları, özel bir düzenleyici proteinin, hücrelerin enerji merkezi olarak bilinen mitokondriye taşınmasına kafeinin yardımcı olduğunu gösterdi.
Gazete Duvar'da yer alan ahbere göre düzenleyici proteinler, DNA'nın belirli kısımlarına bağlanıyor ve gen ekspresyonunda rol oynuyorlar. Bu, kardiyovasküler hücreleri hasara karşı korumaya yardımcı olmayı da içeriyor.
Almanya merkezli ekip, kafeinin kalbin majör hücrelerindeki mitokondride bulunan p27 isimli bir proteini nasıl etkilediğini araştırdı. Araştırma sonucunda dört espresso çekimine eşit ya da daha fazla miktarda kafeinin, hücre ölümünden korunmaya yardımcı olduğu belirlendi. Kafein, kalp krizinden sonra organın iyileşmesini destekleyen süreçler üzerinde de olumlu etkide yarattı.
Yaşlı, pre-diyabetik, obez, fareler; insan hücreleri ve yaklaşık 400 bin kişinin katıldığı epidemiyolojik çalışmaların sonuçlarını içerdiği belirtilen araştırma, PLOS Biology adlı dergide yayımlandı.
Çalışmanın yazarlarından Judith Haendeler, Newsweek'e yaptığı açıklamada "Bu sonuçlar, yaşlı nüfus için ek bir diyet faktörü olarak kahve tüketimi veya kafeinin de dikkate alınması dahil olmak üzere, kalp kasının hasar görmesini önlemek için daha iyi stratejiler geliştirilmesine yol açmalı" ifadesini kullandı.
Haendeler, mitokondriyal p27'yi geliştirmenin sadece kardiyovasküler hastalıklar için değil, aynı zamanda sağlıklı yaşam süresinin uzatılmasında da bir tedavi stratejisi olabileceğini belirtti.
Araştırmanın sonuçlarının ‘kalbi korumak için tek gerekli şeyin kahve olduğu' yanılsamasına yol açmaması gerektiğinin altını çizen bilim kadını "Kafein hapları almayın, sağlıklı bir diyeti ve egzersizi bırakmayın ve miskin bir insan olmayın" uyarısında bulundu.