Ben masumum diyenlere 'Masumiyet projesi'

Ben masumum diyenlere 'Masumiyet projesi'

T24 - Prof. Dr. Sevil Atasoy ve ekibinin 5 yıldır devam eden Masumiyet Projesi, haksız yere hapis yatanların umudu oldu. Hukukçu ve biyologlardan oluşan 7 kişilik ekip demir parmaklıklar ardında olan ama ısrarla “Ben masumum” diyenlere gönüllü danışmanlık hizmeti veriyor.

Hırsızlık, cinayet ya da bir tecavüz olayının ardından deliller toplanıyor, görgü tanıkları dinleniyor, soruşturmanın sonunda bir kişi tutuklanıp cezaevine gönderiliyor. Peki ömür boyu demir parmaklıklar arkasında kalacak kişi ya gerçek suçlu değilse? Ya boş yere hapis yatıyorsa? Adaleti sağlarken bir başkasına yapılan adaletsizlik nasıl ortaya çıkarılacak? Ülkemizde boş yere hapis yatanlar için artık umut kapısı var... Masumiyet Projesi...

İlk defa 1992’de Amerika’da hayata geçirilen ve şimdiye kadar boş yere hapis yattıkları anlaşılan 258 kişinin serbest kalmasını sağlayan projeyi Türkiye’de Prof. Dr. Sevil Atasoy yıllardır sessiz sedasız bir şekilde yürütüyor.

Masumiyet Projesi nedir?

Türkiye’nin değişik cezaevlerinde büyük ölçüde cinsel saldırı ile bağlantılı cinayet olaylarından hüküm giyen ve hâlâ “Fail ben değilim” diyenlerin suçsuz olup olmadıklarını araştırıyoruz. Öncelikle bir cinsel saldırı vakası ve ona bağlı o tarihten kalan DNA analizi yapılmamış bir biyolojik delil olmalı. DNA analizi ile yeniden yargılanmalarını sağlıyor ve suçsuz oldukları anlaşılırsa serbest kalıyorlar.

Niye bu vakalarda ille de biyolojik delil arıyorsunuz?Çünkü bundan 6-7 sene öncesinde DNA analizleri her olayda rutin olarak yapılmıyordu. O zaman daha çok parmak izi, görgü tanıklığı ya da failin ikrarıyla neticeye varılıyordu.

Şimdiye kadar kaç kişi bu proje sayesinde kurtuldu?Önceleri sadece tanıdıklar vasıtasıyla bize ulaşanlara verdiğimiz hukuki destek, giderek daha profesyonel bir hal almaya başladı, zaman içinde başvuru sayısı arttı. 5 yılda 5 kişinin suçsuz yere hapis yattığı anlaşıldı. Bu kişiler bizim yardımımızla yeniden yargılandı ve suçsuz oldukları anlaşılınca serbest bırakıldılar.

Proje nasıl işliyor?

Üç hukukçu, dört biyologdan oluşan ekibimizle öncelikle ciddi bir dosya incelemesi yapıyoruz. Dosyayı hem hukuki yönden inceliyoruz hem de DNA analizine uygun biyolojik örnek olup olmadığını araştırıyoruz. Tabii bütün bunları gerçekleştirmek çok uzun zaman alıyor.

Türkiye mutlaka DNA bankası kurmalı

İngilizler, olay yeri ve mağdurlardan elde edilen biyolojik delillerin DNA bilgisini, ileride yakalanacak şüpheliyle karşılaştırabilmek için bir veri tabanında arşivlediler. Böylelikle, dünyanın ilk DNA veri bankası kurulmuş oldu. 1994’ten bu yana ülkeler birbiri ardına DNA bankası yasaları çıkarıyor. Prof. Dr. Sevil Atasoy, “DNA bankası kurulması ve yasa çıkması şart” diyor.

40 ay boşuna hapis yattılar

İstanbul’da cinayete kurban giden alt komşularının öldürülmesinin ardından tutuklanan Bircan ve Cemal Başak çifti, Prof. Dr. Sevil Atasoy’un Masumiyet Projesi kapsamında özgürlüklerine kavuştu. Komşuları öldürülen Başak çifti, olay yerindeki kan, doku, saç teli, sperm, parmak izi ve sigara izmariti gibi somut deliller bulunmasına rağmen cesedin yüzündeki ısırık izi yüzünden 40 ay hapis yattı. Bircan Başak’a bir şeftali ısırtıldı ve diş kalıbı alındı. Adli Tıp raporuyla cesetteki ısırığın Bircan Başak’a ait diş izleriyle uyuştuğu iddia edildi. Biri ısırdı biri öldürdü denilerek karı koca 2002’de tutuklandı.

Suçsuz olduklarını söyleseler de onlara kimse inanmadı. Sevil Atasoy’un hukukçu asistanlarından biri balık almaya gittiği balıkçıdan çiftin hikâyesini öğrenince, olayı Sevil Atasoy’a anlattı. Dosya üzerinde inceleme yapan Atasoy ve ekibi, şeftali ısırtılarak mukayese yapılamayacağını belirten bir rapor hazırladı. İşte bu rapor sayesinde yeniden yargılanma hakkı elde eden Başak çiftinin DNA analizlerinin sonuçlarının da alınmasıyla suçsuzluğu ispat edildi ve 40 ay sonra özgürlüklerine kavuştular. Cinayeti işleyen gerçek katilse olaydan tam dört yıl sonra yakalandı ve cinayeti itiraf etti.

Kimlik kartı

Prof. Dr. Sevil Atasoy 1949’da İstanbul’da doğdu. Alman Lisesi ve İstanbul Üniversitesi Kimya Fakültesi’nden mezun oldu, biyokimya alanında uzmanlık ve tıp bilimleri doktorası yaptı. Türkiye’de olay yeri inceleme, kriminal laboratuvarların gelişmesi ve DNA delillerine katkısı nedeniyle yılın bilim insanı ödülüne layık görüldü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adli Tıp Enstitüsü emekli öğretim üyesi olan Atasoy 1980-1993 yılları arasında Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Kimyasal Tahliller İhtisas Dairesi başkanlığını, İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü’nün 1988-2005 yılları arasında müdürlüğünü yürüttü. Geçen yıl Birleşmiş Milletler Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu’nun başkanlığını yaptı. Uluslararası Adli Bilim Hizmetleri’nin (IFSS) sahibi olan Sevil Atasoy, televizyonda ilgiyle izlenen Kanıt dizisinin danışmanı ve sunucusu.