Bengal kaplanı ile karşı karşıya kaldı, kartalla tilki avına çıktı

Bengal kaplanı ile karşı karşıya kaldı, kartalla tilki avına çıktı

Yüzme antrenörü Özlem Ulusan (34), hayallerini gerçekleştirmek için tek başına dünyayı gezmeye karar verdi. Yaban hayatına olan ilgilisi nedeniyle gezilerinde tehlikeli rotalar belirleyen Ulusan, bir sonraki rotasında gorilleri görmek için Afrika'ya gidecek.

Marmara Üniversitesi Spor Yöneticiliği bölümü mezunu Özlem Ulusan,  yüzme antrenörlüğü yapıyor. Yaklaşık 7 sene su altı hokeyi ile ilgilenen Ulusan, son 10 senedir yüzme eğitmenliği yaparak geçimini sürdürüyor. Belgesellere olan ilgisi dolayısıyla yaban hayatını yakından görmek isteyen genç kadın, dünyayı gezmeye karar verdi. Şu ana kadar ise 9 ülke, 19 şehir dolaştı. Ulusan, vakit buldukça dünyanın çeşitli yerlerine seyahat ediyor, doğal ortamlarında vahşi hayvanları görüntülüyor. Oldukça tehlikeli rotalara yolculuk eden Ulusan, Nepal'e yaptığı seyahatte bir Bengal kaplanı ile karşı karşıya geldi, zırhlı gergedanları fotoğrafladı. 

Moğolistan'a Kartal Festivali'ne gitti

Dünyayı gezmeye karar verdiğini ama bunu işi dolayısıyla tek sefer değil, izin alabildikçe yaptığını ifade eden Ulusan, "Dünyayı gezmeye karar verdim. Tabii bir anda bir sürü ülke değil. Çünkü çalışıyorum. Çalıştığım için git gel yapıyorum ülkelere. İznim olduğu kadar gezebiliyorum. Ve olabildiğince enteresan yerlere gitmeye karar verdim. Çünkü daha çok o ülkeler dikkatimi çekiyor. Doğa ile iç içe olmayı çok seviyorum. Doğal ortamlarında vahşi hayvanları görmeyi çok seviyorum. Onlardan birisini Nepal'de yakaladım. Daha sonra Moğolistan'a gittim. Son gezim Moğolistan'dı. Kartal festivali. Bunu da izlediğim bir belgeselden öğrendim. Belgesel beni çok heyecanlandırdı. Hemen tarihleri öğrendim. Festival tarihlerini. 5-6 Ekim tarihlerindeydi. 2 gün kadar sürüyordu. Biletlerimi aldım, gittim" şeklinde konuştu.

Moğollar ile otobüste 32 saat yolculuk

Moğolistan'ın "Bayan Ölgii" şehrine gitmek için zorlu ve  uzun bir yolculuk yaptığını dile getiren Ulusan, şöyle devam etti:

"Uzun bir yolculuk yaptım. Önce Ulanbatur'a gittim. Başkentine. Orada bir gün dinlendikten sonra otobüs bileti aldım. Otobüs biletini aldıktan sonra ne kadar vakit geçireceğimi sordum. 32 saat dediler. Hayatımda hiç bu kadar yolculuk yapmayacağım için biraz stres oldum ama bir yandan da tabii ki çok merak ettim. 32 saat otobüste Moğollar ile nasıl geçecek acaba diye. Hakikaten de çok enteresan geçti ve güzeldi. İyi ki böyle bir şey yapmışım. Bu arada Ulanbatur'dan Bayan Ölgii şehrine gittim. Şehire uçak var fakat çok az. Almak istersen de çok pahalı. Tabii ki öyle muhteşem bütçelere sahip değilim. O bütçemi ayarlayabilmek için de aslında otobüs bileti aldım. İyi ki öyle olmuş. Yol esnasında bir sürü insan ile tanıştım. Gece belirli bir saatten sonra yol değil bozkırdan devam ediyorsunuz saatlerce. Otobüs ne seni uyutuyor, ne rahat bırakıyor, tedirginsin. Bir yandan bozkırda bir otobüs içinde hiç tanımadığın insanlarlasın. Sürekli yolun bir taraflarından tilkiler geçiyor. Bazı hayvanlar görüyorsun anlam veremiyorsun hangi hayvan acaba diye. 32 saat sonra ulaştım Bayan Ölgii'ye."

4 saat boyunca ata bindi, kartalla tilki avına çıktı

Bayan Ölgii'de bir ailenin yanında kalarak kartalla tilki avına çıktığını ifade eden Ulusan, "Bayan Ölgii kazakların yaşadığı bir şehir. Türkleri çok seviyorlar. Beni çok iyi karşıladılar. Onlar biraz avcı-toplayıcı zamanında kalmışlar. Hala avlanarak hayatlarını geçiriyorlar. Eğittikleri kartallar ile tilki avlayıp, o tilkilerin kürkünü satarak geçiren bir sürü köy halkı var mesela. Ben de deneyimledim. 2 gün kadar lokal bir ailenin yanında kaldım. İkinci gün beraber ava çıktık. Yaklaşık 4 saat kadar ata bindim. Daha önce ata binmemiştim tabii ki şehirde yaşayan bir insan olarak. Çok keyifliydi. Aslında tilki avlayamadık o gün. İşler iyi değildi ev sahipleri için ama benim için muhteşem bir deneyimdi. Festival harikaydı. Yani zamanda yolculuk yapmış gibiydim. Herkes kürklerden şapkalar, kürkler giyiniyor. Atların üzerinde ellerinde kartallar ile bir sürü insan var. Çok turist geldi diyemem ama bu festivale göre çok turist vardı. Sanırım tek Türk de bendim" ifadelerini kullandı.

"Bengal kaplanı ile karşı karşıya gelince donup kaldım"

Ulusan, daha önce gittiği Nepal gezisinde yaşadığı aksiyonlu dakikaları ise şöyle anlattı: "Moğolistan'da çok tehlike ile karşı karşıya kalmadım. Sadece kendim tedirgin olmuş olabilirim. Nepal'de aslında bayağı aksiyonlu anlar yaşadım. İlk başta Katmandu'ya gittim. Orada bir park olduğunu gördüm ki tam benlik. Orada koruma altına alınan hayvanları araştırdım. Bengal kaplanı, ayı, zırhlı gergedan, kartal… aklınıza gelebilecek bütün vahşi hayvanlar var. Gitmeden önce tabii ki çok istiyordum kaplanı görmeyi ama bir yandan da ürkütücü. Bir yer tercih ettim, el yapımı bir bungalov ve hemen sol  tarafında bir nehir vardı. Nehirin içi bayağı timsah kaynıyor ama herkes çok alışmış tabii. Ertesi gün o bölgeyi çok iyi bilen insanlar ile yürüyüşe çıktık. 4 saat kadar sürdü. Giderken zırhlı gergedan gördüm. Doğal ortamında görüntüledim. Tam dönerken, hayvanların yaptığı patika bir yolda 70 metre kadar ilerimde kaplanı gördük. Donduk kaldık. Bir şey çekmeyi bırak, hareket dahi edemedim. O anı unutmam pek mümkün değil galiba" şeklinde konuştu.

Bir sonraki rotası Afrika

Bir sonraki rotasında gorilleri görmek istediğini ifade eden Ulusan, Yurtdışında olduğu gibi, Türk gezginlere de destek olunması gerektiğini vurgulayarak, "Bir sonraki rotamda gorilleri görmek istiyorum ve bunun için Afrika'ya gezi planlayacağım. Fakat çalıştığım için bir zaman ayırmam hem de bunun için bütçe ayırmam gerekiyor. Benim her gezim direkt ülkeden ülkeye bağlantılı olmadığı için, tekrar kendi ülkeme dönüp bir süre çalışıp sonra tekrar seyahat etmek zorunda olduğum için birazcık daha bütçemi zorlayan geziler açıkçası. Bu anlamda keşke Türk gezginlere de yurt dışında gezen insanlar kadar destek olsa" dedi. (DHA)