ABD’de yaşayan Türkler, başta Can Dündar ve Erdem Gül olmak üzere tutuklu bulunan gazetecilere destek olmak için Beyaz Saray önünde bir araya geldi. Cumhuriyet Halk Partisi ABD Temsilciliği’nin düzenlediği protestoya katılan vatandaşlar, “Özgürlük yoksa diktatörlük vardır” yazılı pankartlar taşıdı.
Pazar günü gerçekleşen protestoda vatandaşlar, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül’ün MİT TIR’ları ile ilgili yaptıkları haberlerden dolayı tutuklanmasına tepki gösterdi. Protestocular, “Hapisteki gazeteciler için özgürlük talep ediyoruz” ve “Özgürlük yoksa diktatörlük vardır” yazılı pankartlar açtı. Burada bir açıklama yapan CHP ABD Koordinatörü Cem Yolbulan, öncelikle Can Dündar ve Erdem Gül için toplandıklarını ancak Türkiye’de tutuklu ya da baskı altında olan her gazeteciye destek olduklarını söyledi. Yolbulan, “Buradan hükümete bir çağrı yapıyoruz, sadece gazetecilik yaptıkları için, sadece doğruları söyledikleri için hapiste bulunan gazetecilerin hepsinin bırakılmalarını istiyoruz. Bunun dışında, dünyada insan haklarına, demokrasiye, hukukun üstünlüğüne inanan bütün insanlara bu çağrımız. AKP hükümetinin otoriterliğine ve faşizmine artık karşı çıkmamız gerekiyor. Sesimizi daha da gür çıkarmamız gerektiği konusunda çağrı yapıyorum” şeklinde konuştu.
Washington’da bulunan Amerika Atatürk Toplumu Derneği kurucu başkanı Hüdai Yavalar, AKP hükümeti ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a karşı tepkisini dile getirerek, Erdoğan’ın Hitler’in yolundan gittiğini ifade etti. Yavalar, “Bu son hadiseler tamamen dünya prensipleri ve hürriyetine aykırı. Bu bizi bütün dünyaya rezil etti. Hürriyet diye bir şey kalmadı, demokrasi diye bir şey kalmadı, çağdaşlık diye bir şey kalmadı. Ben 57 senedir Amerika’dayım. Eskiden Türk deyince herkes sarılırdı, şimdi uzak duruyorlar” dedi.
Hakkında yakalama kararı bulunan Taraf Gazetesi yazarı Emre Uslu da protestocular arasındaydı. “Erdem Gül ve Can Dündar’ın başına gelenler Türkiye’de gazeteciler için ilk değil ve son da olmayacak” diyen Uslu “Artık görüş ayrılıklarının zamanı ve yeri değil. Bugün Can Dündar’ı da Mehmet Baransu’yu da aynı yerde konuşup başlarına geleni aynı şekilde protesto edebilmeliyiz” şeklinde konuştu.