Beyazıt katliamına zamanaşımı

İstanbul Üniversitesi'nde 16 Mart 1978'de 5 öğrencinin yaşamını yitirdiği dava zamanaşımı nedeniyle düşürüldü. Dava olaydan 19 yıl sonra bulunan belgelerle tekrar açılmıştı İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi, Beyazıt’ta 30 yıl önce 7 öğrencinin ölümü, 41 öğrencinin de yaralanmasıyla sonuçlanan bombalı ve silahlı saldırıya ilişkin 3 sanığın yargılandığı davayı, zamanaşımı süresi dolduğu gerekçesiyle ortadan kaldırdı. Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanıklar Mustafa Doğan, Latif Aktı ve Özgün Koç hakkında, "16 Mart 1978’de bomba atarak ve silahla tarayarak 7 kişiyi öldürmek ve tasarlayarak öldürmeye kalkışmak" suçlarından 765 sayılı eski TCK uyarınca açılan kamu davasında zamanaşımı süresinin dolduğunu bildirdi. Mahkeme heyeti, bu nedenle davanın, "Zamanaşımı" hükmünü içeren eski TCK’nın 102/1 ve 104/2 maddeleri uyarınca düşürülmesine karar verdi. 16 Mart 1978'de ne olmuştu? 16 Mart 1978 günü İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi önüne ülkücüler tarafından düzenlenen bombalı ve silahlı saldırı sonucu Hatice Özen, Cemil Sönmez, Baki Ekiz, Turan Ören, Abdullah Şimşek, Hamit Akıl ve Murat Kurt öldü. Polisin katliamdan dokuz gün gün önce bir yazıyla haberdar edildiği ortaya çıktı. Emniyet Teşkilatı Toplum Zabıta Müdür Vekili Murat Naiboğlu'nun 07.03.1978 gün ve 1982 sayılı yazısında şöyle denildi: "İÜ hukukta 08.03.1978 günü ülkücü gruba mensup gençler karşı görüşlü gençlere Anfi 1'de saldıracaklar. Solcular okula gelmeye devam ederse 8-10 gün içinde bu grup üzerine bomba atılacağı..." Olaydan sonra Ülkü Ocakları İstanbul İl Başkanı Orhan Çakıroğlu, o dönem Ülkü Ocakları'nda görevli Mehmet Gül, dönemin MHP İstanbul İl Başkanı Kazım Ayaydın ve Ahmet Hamdi Aksoy gözaltına alındı. Sanıklardan Sıddık Polat ise Elazığ'da yakalandı. 1978 yılında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturma başlattı. 17 kişi hakkında takipsizlik kararı verilirken, diğer sanıklar hakkında 'idam' istemiyle İstanbul 1 No'lu Sıkıyönetim Mahkemesi'nde dava açıldı. 15 ay süren yargılama sonunda, Polat 11 yıl hapis cezasına mahkûm edilirken, diğer sanıklar delil yetersizliğinden beraat etti. Askeri Yargıtay'ın 5 Ekim 1982 tarihli kararından sonra Polat da beraat etti. 1995’te yeni dava açıldı Davanın 14 yılda sonuçlanmasından sonra olayın zanlılarından Zülküf İsot'un öldürülmesi, dosyayı yeniden açtırdı. İsot'un ailesi oğulları ile birlikte Latif Aktı, Sıddık Polat ve polis memuru Mustafa Doğan'ın katliama karıştığını açıkladı. Yedi öğrencinin okul arkadaşları 10 Eylül 1992 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Ve 2 Ekim 1995'te dava yeniden açıldı. İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davada polis memuru Mustafa Doğan, Latif Aktı ve Özgün Koç'un 'Taammüden adam öldürmek ve yaralamak' suçlarından sanık oldu. Polat hakkında daha önce kesinleşmiş yargı kararı olduğu için dava açılamadı. Sonunda bu dava da zamanaşımından düştü.