"Biden'a yıkık Meclis gezdirilirken 'Yaptığımız hatalar darbeye yol açtı' diye övünülüyor mu?"

Milliyet yazarı Melih Aşık, planlayıcısının Fethullah Gülen'in olduğu ileri sürülen darbe girişimi sırasında bombalanan Meclis'in ABD Devlet Başkanı Yardımcısı Joe Biden ve Irak Kürdistanı Başkanı Mesud Barzani'ye gezdirilmesini eleştirdi. "Bir ülkenin darbeye maruz kalması övünülecek şey midir?" diye soran Aşık, "'Biz Cemaat ile ortaklık kurmuştuk, aramızda anlaşmazlık çıkınca onlar darbeye kalkıştı, buraları bombaladı' falan mı deniliyor? 'Yaptığımız hatalar darbeye yol açtı' diye övünülür mü?" ifadelerini kullandı.

Melih Aşık'ın Milliyet gazetesinin bugünkü (26 Ağustos 2016) nüshasında yayımlanan 'Köprü kılçığı!' başlıklı yazısı şöyle:

Üçüncü Boğaz Köprüsü bugün törenle açılıyor... Vatana millete hayırlı olsun.

İzmit’teki Osmangazi Köprüsü’nün zarar edeceği, halka yük olacağı yolunda hayli yayın yapıldı. Peki bu köprü kazanç ve bereket vaat ediyor mu? Beklenti nedir?

Deneyimli İşletme Mühendisi Şevket Atalay bu köprüyle ilgili hesapları çıkarmış. Okuyalım bakalım:

“Bu yılın ilk 6 ayında İstanbul’da mevcut iki köprüden günde ortalama 380.000 araç geçmiş. 

Tek yönde geçiş sayısı 190.000 araç. 

Yeni yapılan köprüden bir günde para ödenmesi garanti edilen tek yöndeki araç sayısı ise 135.000. 

Bunun yanında Kazlıçeşme - Göztepe arasına yapılan Avrasya Tüneli de yıl sonunda hizmete girecek hayırlısıyla. Orada da verilen garanti günlük 68.500 civarında. Günlük tek yönde 34.000 araç eder. 

Devletin verdiği iki garanti geçiş rakamını toplarsak tek yönde ortalama 170.000 civarında araç ediyor. Mevcut iki köprüdeki 190 bin geçişten üçüncü köprü ve tünele 170 bin araç aktarmak mümkün mü? Üstelik mevcut köprülerden 4,75 TL’ye geçilirken 3. köprüden bunun iki katı, Avrasya Tüneli’nden ise 4 katı ücretle geçilecek...” 

***

Her iki köprünün trafiğinden kaçmak isteyenler yeni köprü ve Avrasya Tüneline yönelse de verilen garanti ölçeğinde bir yoğunluk sağlanması çok zor. Garanti edilenle gerçekleşen geçiş arasında belli ki hatırı sayılı bir fark olacak ve bu fark için yine halkın cebine başvurulacak.

Fırat Kalkanı

Türk askeri Cerablus ve çevresini kontrol altına alırken... 

YPG, ABD’nin de baskısı sonucu, “Menbic’in alınmasında görev alan güçlerinin üslerine geri döndüklerini” açıkladı.

Böylece Kürt koridoru kesintiye uğruyor...  Bizim açımızdan işler şimdilik iyi gidiyor (gibi görünüyor).

Bu noktada emekli general Nejat Eslen’in bir önerisini ekleyelim...

Eslen, Cerablus’la sınırımız arasında oluşan güvenli bölgeye Türkiye’deki Suriyeli sığınmacıların bir bölümünün yerleştirilmesini öneriyor... Böylece hem bir güvenlik kalkanı oluşacağını, hem de mülteci göçünden korkan Batı’nın sempatisinin sağlanacağını söylüyor. 

Dikkate değer bir öneri...

Övgü

Üçüncü Köprünün reklam filminde iki Batılı yabancı konuşuyor. Sakallı olan diyor ki:

“Tam bir mühendislik harikası. Dünyada böylesini görmedim. Bakalım Türkler daha neler yapacaklar.” 

Köprüyü tanıtan internet sitelerine giriyoruz. Şu sözler dikkatimizi çekiyor:

“Konsept tasarımı, yapı mühendisi ‘Fransız köprü üstadı’ olarak nitelendirilen Michel Virlogeux ile İsviçreli T-Engineering firması tarafından ortak olarak yapıldı.”

Darp 

Meclis’in ve Saray’ın bombalanan bölümleri tamir edilmiyor. Teşhir ediliyor.

ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’a iki gün önce Meclis’in bombalanan bölümü gösterildi. Bir gün sonra da Barzani aynı mekanda gezdirildi. Yıkık bölüm daha önce ABD Genelkurmay Başkanı’na gösterilmişti. İran Dışişleri Bakanı Zarifi’ye de Saray’da bombalanan bölüm gösterilmişti.

Neden bu çaba? Acaba yabancıların darbeye inanmadığı mı düşünülüyor?

Ayrıca kendilerine ne anlatılıyor:

- Biz Cemaat ile ortaklık kurmuştuk, aramızda anlaşmazlık çıkınca onlar darbeye kalkıştı, buraları bombaladı, falan mı deniliyor.

Bir ülkenin darbeye maruz kalması övünülecek şey midir?

“Yaptığımız hatalar darbeye yol açtı”, diye övünülür mü?

Suriye politikasındaki değişikliği gözleyenler soruyor:

- Esed’e tekrar Esad diyecek miyiz?

Hayır, iktidar ona “Yes’ed” demeye hazırlanıyor...

Akif Kökçe

Kurşun

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu dün vahim bir suikasttan kıl payı kurtulurken, maalesef bir jandarma eri şehit oldu. Kemal Bey’e geçmiş olsun diyor, şehit erin ailesine başsağlığı diliyoruz.

Bu saldırı Türkiye’ye yapılmıştır... Bu kurşun demokrasiye sıkılmıştır...Lanetliyoruz...Kahrolsun diyoruz... Gibi laflar artık karın doyurmuyor.

Türkiye’de en sıkı korunan liderler dahil kimsenin can güvenliği kalmamıştır. Soru: Türkiye’yi bu noktaya getirenler acaba bundan sonrası için ne düşünüyor?  

Ve... Suikastı PKK yaptı diye olaya jet hızıyla teşhis koyabilen İçişleri Bakanı’na bir soru: Bölgede teröristler varsa CHP konvoyu neden uyarılmadı, neden yoldan alıkonmadı? 

Eskiden sorunların üzerine gidiyorduk

Şimdi sorunlar üzerimize geliyor!